17. Hukuk Dairesi 2015/10108 E. , 2015/10239 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Erciş 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/06/2013
NUMARASI : 2012/985-2013/581
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı .... Sigorta AŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin 30.06.2006 tarihinde satış yolu ile davaya konu bağımsız bölümü edindiğini, aynı tarihte davalı şirkete zorunlu deprem sigortası yaptırdığını, 02.07.2008,2009 ve 2010 yıllarında poliçenin yenilendiğini, ancak daha önceki yıllarda davalı sigorta şirketi tarafından kendisine hatırlatılması nedeniyle yenilediği poliçesini, 2011 yılı için davalı sigorta şirketi hatırlatmadığı için yenilemeyi unuttuğunu, 23.10.2011 tarihinde Erciş"te meydana gelen depremde evinin ağır hasar gördüğünü, davalının basiretli bir tacir gibi davranmayıp kendisine poliçenin süresinin bitmesine yakın hatırlatmadığını, yaklaşık olarak zararının 70.000,00 TL olduğunu ancak tam olarak ne kadar olacağının ancak keşifte belli olacağı için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak şartıyla şimdilik 300,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı .... Sigorta AŞ vekili, deprem sigortası yaptırmanın 587 sayılı KHK"ye göre bina maliklerine yüklenen bir sorumluluk olduğunu, davacının sigortasını yeniletmemesinden müvekkil şirketin sorumlu tutulamayacağını, kendisinden beklenen özeni göstermeyen davacının iyiniyet iddiasında bulunamayacağını, davacının sigorta süresinin bitim tarihi olan 02.07.2011 tarihinden depremin meydana geldiği 23.10.2011 tarihine kadar geçen 110 günlük sürede poliçesini yenilemesi gerektiğini bilmesine rağmen yenilememesinin kendi kusuru olduğunu, daha önceki yenilemelerin de davacının talebi ile gerçekleştiğini, müvekkil şirketin tazminattan sorumlu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacının poliçeyi yeniletmeyi unuttuğu iddiasının dürüstlük kuralına aykırı olduğu, poliçeyi yenileme yükümlülüğünün davacı bina sahibine ait olduğu, kendisinden beklenen özeni göstermeyen davacının iyiniyet iddiasında bulunamayacağı, kaldı ki 6305 sayılı yasanın 10/3 fıkrasına göre zorunlu deprem sigortası yaptırma yükümlülüğün bina sahiplerine ait olduğu ve bu yükümlülüğe dahil olan kişileri tespit etmenin ise DASK"na ait olduğu, bu nedenle davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle subut bulmayan davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili ve Davalı ....z Sigorta AŞ vekili tarfından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, zorunlu deprem sigortasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda; Mahkemece davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı sigorta şirketi lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"ne göre 36,00 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"nin 12/2 maddesinde “Şu kadar ki asıl alacak miktarı 3.666,66 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücrettir. Ancak bu ücret asıl alacağı geçemez” şeklinde düzenlenmiştir. Ayrıca davanın reddine karar verilmiş olup davalı taraf lehine vekalet ücreti taktir edilmiş olmasına rağmen hükmedilen red vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Açıklanan nedenle 36,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi ve red vekalet ücretinin davalıdan tahsili doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgıların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 438/7 maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ....Sigorta AŞ vekilinin
temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 4. fıkrasındaki "36,00" nin yerine "300,00" ve “davalıdan alınarak davacıya“ ibaresinin yerine “ davacıdan alınarak davalıya” yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 27,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..... Sigorta AŞ"ye geri verilmesine 06.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.