13. Hukuk Dairesi 2016/19181 E. , 2019/9167 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile 13/03/2012 tarihli turşuluk biber alım satımına ilişkin sözleşme imzalandığını, bu sözleşmeye göre davalı alıcıya ihracata hazır hale getirilmiş olarak toplam 350 ton kırmızı kardola ve makedon cinsi biber temin edeceğini, teslim edilen kardola cinsi biberin kilogram fiyatının 1,75 TL, makedon cinsi biberin kilogram fiyatının 1,50 TL üzerinden hesaplanacağı, haziran ayında hasadın başlamasından sonra davalıya ürün teslim etmeye başladığını, 10/08/2012 tarihine kadar davalıya yaklaşık olarak 35 ton biber ile 12 ton da saplı biber teslim ettiğini, davalının kalan biberleri teslim almadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı, davacının sözleşme konusu ürünleri teslim etmediğini, davacıya yüklü miktarda avans verdiğini ve avanslar karşılığında kendisine senetler verildiğini, ancak davacı tarafın buna rağmen ürünleri teslim etmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 10.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı ile yapılan sözleşme uyarınca davalıya satmak için ürettiği biberlerin davalı yanca teslim alınmaması nedeniyle uğradığı zararın tazminini istemiştir. Davalı, davacının sözleşme konusu ürünleri teslim etmediğini savunmuştur. Mahkemece, yapılan yargılama, benimsenen bilirkişi raporu ve tanık beyanlarına göre davalının, sözleşme hükümleri uyarınca taahhüt ettiği ürünü üretici davacıdan almaması nedeniyle oluşan 318.900,00 TL zarardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davacının talep miktarı gözetilerek 10.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Somut olayda uyuşmazlık sözleşme konusu ürünlerin kalan kısmının davacı yanca davalıya tesliminin mi gerektiği yoksa davalı yanca davacıdan teslim alınmasının mı gerektiği noktasında toplanmaktadır. Davacı yanca davalıya teslim edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. Taraflar arasında yapılan 13.03.2012 tarihli sözleşmeye göre davacı sözleşme konusu biberleri davalıya veya davalının göstereceği firmaya teslim edecektir. Sözleşme hükmüne göre sözleşme konusu malların alıcı davalı tarafından teslim alınmaktan imtina edildiğinin usulüne uygun deliller ile ispat yükü davacı tarafa aittir. Hal böyleyken mahkemece, ispat yükünün davacı üzerinde olduğu gözetilerek davacıdan bu yöndeki delillerinin neler olduğu sorularak, bildirilen deliller toplanıldıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.