Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/15233
Karar No: 2015/10680
Karar Tarihi: 15.10.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/15233 Esas 2015/10680 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2013/15233 E.  ,  2015/10680 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Konya(Kapatılan) 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
    TARİHİ : 09/05/2013
    NUMARASI : 2013/31-2013/158

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı A.. A.. vekili ve davalı .... Sigorta Aracılık Hizmetleri AŞ vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkili şirketin dava dışı şirkete ait emtiayı icradan temlik yoluyla satın alındığını, davacının işyerini satın aldıktan sonra kilidini değiştirdiğini, 06.01.2009 tarihinde Murat Çoban"a işyerinin anahtarını verdiğini, işyerinden malzeme alıp Konya"ya getirmesini rica ettiğini, M. Ç."ın işyerine geldiğini ve anahtar ile kilidi açamadığını, bunun üzerine davacıya bilgi verdiğini, davacının işyerinin önceki sahiplerinin kilidini değiştirmiş olabileceğini belirterek şikayette bulunduğunu, polisle birlikte çilingir marifetiyle işyeri açıldığında bir kısım emtianın olmadığını gördüğünü, davacının tesisinin 03.11.2008 tarihinde 1 yıl süre ile davalı sigorta şirketince sigortalandığını, davalı sigorta şirketinin çalınan malların toplam bedeli olan 17.000,00 TL"ni ödemediğini ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL"nin hırsızlık olayının ihbarı tarihinden itibaren bankaların ticari kredilerine uygulanan en yüksek oranda ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı A.. A.. vekili, dosyadaki belgelerden davaya konu bir kısım malların halen yediemin sıfatıyla davalıda olduğunun anlaşıldığını, "Yediemin sıfatıyla bulunan malların teminat dışında olduğunu, süt alım tankerinin işyerinin dışında bulunduğu için teminat kapsamında olmadığını, listedeki diğer malların ise haciz tutanağında tespit edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı E.. A.. davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada davanın kısmen kabulü ile 6.200,50 TL"nin 17.07.2009 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, her iki davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    1-Davalı A.. A.."nin temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı A.. A.. vekilinin yerinde olmayan tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2-Dava, hırsızlık sigorta poliçesi kapsamında oluşan hasar bedelinin sigortacı ve acentadan tahsili istemine yöneliktir.
    Acente, "Ticari mümessil ticari vekil, satış memuru veya müstahdem gibi bir sıfatı olmaksızın bir mukaveleye dayanarak muayyen bir yer veya bölge içinde daimi bir surette ticari işletmeyi ilgilendiren akitlerde aracılık etmeyi veya bunları bu işletme adına yapmayı meslek edinen kimse" olarak tanımlanmıştır. Görüldüğü üzere, acenteler imzaladıkları ya da aracılık ettikleri sözleşmeleri kendi nam ve hesaplarına değil, acentesi bulundukları kişi adına düzenlerler. Dolayısıyla kural olarak bu sözleşmelerden dolayı kendi sorumluluklarının olmayacağı kuşkusuzdur. Poliçeyi düzenleyen acentenin tazminattan sorumlu tutulabilmesi için poliçenin düzenlenmesinde, primin tahsilinde ya da davalı sigorta şirketinin sigorta tazminatını ödememesinde şahsi kusurunun kanıtlanmış olması gerekir. TTK"nun 119/2 (6192 sayılı TTK"nun 105.md.) maddesine göre, sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklardan dolayı acente müvekkili adına dava açabileceği gibi kendisine karşı da aynı sıfatla müvekkiline izafeten açılabileceği hüküm altına alınmıştır. Acente aracılıkta bulunduğu işlemleri müvekkili namına yaptığından doğrudan sorumluluğu bulunmamakta ise de şahsi kusuru nedeniyle kendisinden tazminat edilebilecektir.
    Somut olayda ise, acentanın şahsi kusuru olmadığından acenta hakkındaki davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.
    SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı A.. A.. vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..... Sigorta Aracılık Hizmetmleri AŞ vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı E.. A.."ye geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 317,65 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı A.. A.."den alınmasına 15/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi