
Esas No: 2016/2464
Karar No: 2021/1802
Karar Tarihi: 24.03.2021
Danıştay 8. Daire 2016/2464 Esas 2021/1802 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/2464
Karar No : 2021/1802
DAVACILAR : 1- …
2- …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVALILAR : 1- … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU :
1-Üniversitelerarası Kurul tarafından 31/12/2015 tarihinde resmi internet sitesinde duyurulan "2016 Ekim Dönemi Doçentlik Başvuru Sınavı Şartları" başlıklı duyuruda yer alan "Aday sadece doktora yaptığı bilim alanından doçentlik sınavına başvurabilir." ibaresinin,
2-"Aday başvurusunda, bir bilim alanı ve bilim alanına bağlı en az 1 (bir) anahtar kelime belirtmelidir." ibaresi ile,
3-Başvuru işlemleri sayfasında Bilim Alanı ve Anahtar Sözcükler arasından "Karşılaştırılmalı Hukuk" ifadesinin çıkartılması nedeniyle "2015 Ekim Dönemi Yayın Aşaması Başvurularına ait Bilim Alanları ve Anahtar Kelimeler" isimli listenin belirlenmesine ilişkin düzenlemenin iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI :
Dava konusu düzenlemenin Ekim/2016 döneminden itibaren geçerli olmasının bir geçiş hükmü şeklinde yorumlanamayacağı, sadece hukuk alanında yapılan diğer bir değişikliğin ise adayların sadece doktora yaptığı bilim alanından doçentlik sınavına başvurabilmesi olduğu ve bu nedenle Karşılaştırmalı Hukuk alanından doktora yapan adayların önü tamamen kapatıldığından dava konusu düzenlemelerin hukuka ve kamu yararına aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
DAVALILARIN SAVUNMASI :
… Başkanlığı'nın Savunmasının Özeti: Usule ilişkin olarak hasım mevkiinden çıkarılmaları gerektiği; esasa ilişkin olarak ise "Doçentlik Sınavı Başvuru Şartları" ve "Bilim alanları ve Anahtar Kelimeler" başlıklı düzenlemenin alanında uzman olan kişilerden oluşan "Doçentlik Çalışma Grubu" tarafından hazırlandığı, dava konusu düzenlemenin kamu yararı ve hizmetin gereklerine aykırı olmadığı, 2547 sayılı Kanuna uygun olan dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
… Başkanlığı'nın Savunmasının Özeti : Dava konusu düzenlemeler ile davacıların akademik olarak yükselmesinin engellenmediği, bilim alanlarının tasnif edilmesinin amaçlandığı, dava konusu düzenlemelerin kamu yararı ve hizmetin gereklerine aykırı olmadığı, 2547 sayılı Kanuna uygun olan dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Üniversitelerarası Kurul tarafından 31/12/2015 tarihinde resmi internet sitesinde duyurulan "2016 Ekim Dönemi Doçentlik Başvuru Sınavı Şartları" başlıklı duyuruda yer alan "Aday sadece doktora yaptığı bilim alanından doçentlik sınavına başvurabilir." ibaresinin ve başvuru işlemleri sayfasında Bilim Alanı ve Anahtar Sözcükler arasından "Karşılaştırılmalı Hukuk" ifadesinin çıkartılması nedeniyle "2015 Ekim Dönemi Yayın Aşaması Başvurularına ait Bilim Alanları ve Anahtar Kelimeler" isimli listenin belirlenmesine ilişkin düzenlemenin iptaline, "Aday başvurusunda, bir bilim alanı ve bilim alanına bağlı en az 1 (bir) anahtar kelime belirtmelidir." ibaresi yönünden ise davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Üniversitelerarası Kurul tarafından 31/12/2015 tarihinde resmi internet sitesinde duyurulan "2016 Ekim Dönemi Doçentlik Başvuru Sınavı Şartları" başlıklı duyuruda yer alan "Aday sadece doktora yaptığı bilim alanından doçentlik sınavına başvurabilir." ibaresinin ve "Aday başvurusunda, bir bilim alanı ve bilim alanına bağlı en az 1 (bir) anahtar kelime belirtmelidir." ibaresi ile başvuru işlemleri sayfasında Bilim Alanı ve Anahtar Sözcükler arasından "Karşılaştırılmalı Hukuk" ifadesinin çıkartılması nedeniyle "2015 Ekim Dönemi Yayın Aşaması Başvurularına ait Bilim Alanları ve Anahtar Kelimeler" isimli listenin belirlenmesine ilişkin düzenlemenin; hukuka ve kamu yararına aykırı olduğu ileri sürülerek iptali istenilmektedir.
Üniversitelerarası Kurul tarafından 31/12/2015 tarihinde resmi internet sitesinde duyurulan "2016 Ekim Dönemi Doçentlik Başvuru Sınavı Şartları" başlıklı duyuruda yer alan "Aday başvurusunda, bir bilim alanı ve bilim alanına bağlı en az 1 (bir) anahtar kelime belirtmelidir." ibaresinde hukuka, hizmet gereklerine ve üst normlara aykırılık ve iptali gerektirecek bir husus bulunmadığından davanın bu kısmının reddine karar verilmesi gerekeceği,
Üniversitelerarası Kurul tarafından 31/12/2015 tarihinde resmi internet sitesinde duyurulan "2016 Ekim Dönemi Doçentlik Başvuru Sınavı Şartları" başlıklı duyuruda yer alan "Aday sadece doktora yaptığı bilim alanından doçentlik sınavına başvurabilir." ibaresi ile başvuru işlemleri sayfasında Bilim Alanı ve Anahtar Sözcükler arasından "Karşılaştırılmalı Hukuk" ifadesinin çıkartılması nedeniyle "2015 Ekim Dönemi Yayın Aşaması Başvurularına ait Bilim Alanları ve Anahtar Kelimeler" isimli listenin belirlenmesine ilişkin düzenlemeye gelince;
Davalı idareler tarafından; dava konusu düzenlemelerin kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek yapıldığı ve bu konuda idarenin takdir yetkisi olduğu iddia edilmekte ise de, bu iddiaları destekleyen ve düzenlemenin yapılmasına esas teşkil eden gerekçelerin ve akademik gerekliliğin
varlığını ortaya koyan verilerin veya bu yöndeki akademik çevrelerden alınmış bilimsel görüşlerin dikkate alınarak düzenleme yapıldığını gösteren bilgi ve belgelerin sunulmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu düzenlemelerin birlikte değerlendirilmesi sonucu "Karşılaştırmalı Hukuk" alanında doktora yapanların hukuk doçenti olma yolunun kapatılmasının hukuken kabul edilebilir bir gerekçeye dayanmadığı ve "Karşılaştırmalı Hukuk" bilim alanına eşdeğer olarak hangi bilim alanının davalı idarece uygun görüldüğünün ortaya konulamadığı anlaşıldığından dava konusu düzenleyici işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı anlaşıldığından davanın bu kısmına ilişkin düzenlemelerin ise iptaline karar verilmesi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince duruşma için taraflara önceden bildirilen 24/03/2021 tarihinde, davacı vekili Av. … ve davalı idarelerden … Başkanlığı vekili Av. … ve … Başkanlığı vekili Av. …'nin geldiği, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ :
Dava, Üniversitelerarası Kurul tarafından 31/12/2015 tarihinde resmi internet sitesinde duyurulan "2016 Ekim Dönemi Doçentlik Başvuru Sınavı Şartları" başlıklı duyuruda yer alan "Aday sadece doktora yaptığı bilim alanından doçentlik sınavına başvurabilir." ibaresinin ve "Aday başvurusunda, bir bilim alanı ve bilim alanına bağlı en az 1 (bir) anahtar kelime belirtmelidir." ibaresi ile başvuru işlemleri sayfasında Bilim Alanı ve Anahtar Sözcükler arasından "Karşılaştırılmalı Hukuk" ifadesinin çıkartılması nedeniyle "2015 Ekim Dönemi Yayın Aşaması Başvurularına ait Bilim Alanları ve Anahtar Kelimeler" isimli listenin belirlenmesine ilişkin düzenlemenin iptali istemiyle açılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Karşılaştırmalı Hukuk Anabilim dalında doktorasını tamamlayan davacıların Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Karşılaştırmalı Hukuk Anabilim dalında yardımcı doçent olarak görev yaptığı, dava konusu düzenlemeler nedeniyle "Karşılaştırmalı Hukuk" alanında doktora yapanlara hukuk doçenti olma yolunun kapatıldığı iddiasıyla işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
Davalı idarelerin usule ilişkin itirazları yerinde görülmemiştir.
ESAS YÖNÜNDEN:
İlgili Mevzuat:
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihteki haliyle; 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 11. maddesinde, doçentlik sınavlarını düzenlemek ve ilgili yönetmelik gereğince doçent adaylarının yayın ve araştırmalarının değerlendirilmesi ve doçentlik sınavı ile ilgili esasları tespit etmek ve jürileri seçmek, Üniversitelerarası Kurul'un görevleri arasında sayılmıştır.
Anılan Kanunun ''Doçentlik Sınavı'' başlıklı 24. maddesinde ise "a) Doçentlik sınavı, Üniversitelerarası Kurulca yılda iki kere yapılır. Aşağıdaki şartları haiz adaylar, Üniversitelerarası Kurulun tespit edeceği tarihe kadar, Üniversitelerarası Kurula gerekli belge ve yayınlar ile birlikte başlıca bilim dalı ile uzmanlık ve araştırma konularını da bildirerek başvururlar. b) Doçentlik sınavına başvurabilmek için aşağıdaki şartlar aranır:
1) Bir lisans diploması aldıktan sonra, doktora veya tıpta uzmanlık unvanını veya Üniversitelerarası Kurulun önerisi üzerine Yükseköğretim Kurulunca tespit edilen belli sanat dallarının birinde yeterlik kazanmış olmak.
2) Üniversitelerarası Kurulun her bir bilim disiplininin özelliklerini dikkate alarak belirteceği görüş çerçevesinde Yükseköğretim Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmelikte belirtilen şartları taşıyan özgün bilimsel yayın ve çalışmalar yapmak.
3) Yükseköğretim Kurulunun belirlediği kıstaslar çerçevesinde yapılan merkezi yabancı dil sınavında başarılı olmak. Bu sınavın, adayın bilim dalı ile ilgili olması şartı aranmaz. Bilim alanı bir yabancı dille ilgili olanlar bu sınavı başka bir yabancı dilde vermek zorundadırlar.
c) Üniversitelerarası Kurul, adayın başvurduğu bilim veya sanat dalından beş kişilik bir jüri ve bu jüri için iki yedek üye tespit eder. İlgili bilim veya sanat dalında yeterli öğretim üyesinin bulunmaması halinde, jüri üç üye ile teşkil edilebilir.
Doçentlik sınav jürisinde yer alan asıl ve yedek üyeler, adayın akademik çalışmalarının her birini değerlendirerek hazırladıkları ayrıntılı ve gerekçeli kişisel raporlarını Üniversitelerarası Kurula gönderirler. Asıl üyelerin hukuken geçerli bir mazerete dayalı olarak raporunu verememesi halinde, yedek üyelerin raporları, sırasına göre değerlendirmeye esas alınır. Değerlendirmeye esas alınan bu raporların birer örneği, eser incelemesi sonucuna ilişkin bildirim yazısı ile birlikte adaya gönderilir.
Eser incelemesinde başarılı bulunan aday, doçentlik sınav jürisi tarafından, sözlü sınava tabi tutulur. Jüri üyeleri, yapılan sözlü sınavın denetlenebilirliğini sağlamak için gerekli tedbirleri alır. Sözlü sınavda başarılı olması halinde, adaya ilgili bilim dalında doçentlik unvanı verilir.
Doçentlik sınavına ilişkin esas ve usuller, Üniversitelerarası Kurulun görüşü alınmak suretiyle Yükseköğretim Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir." hükmüne yer verilmiştir.
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan 07/02/2015 tarihli ve 29260 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Doçentlik Sınav Yönetmeliği'nin 3. maddesinde "Doçentlik sınavı, Üniversitelerarası Kurulca belirlenen ve Yükseköğretim Kurulu tarafından onaylanan bilim/sanat alanları ve doçentlikle ilgili kriterler çerçevesinde yapılır. Bilim/sanat alanlarındaki güncellemeler izleyen dönemde, doçentlik kriterlerindeki güncellemeler ise kabul edildikleri tarihten sonraki ikinci doçentlik başvuru döneminde uygulanır."hükmüne yer verilmiştir.
Üniversitelerarası Kurul tarafından 31/12/2015 tarihinde resmi internet sitesinde duyurulan "2016 Ekim Dönemi Doçentlik Başvuru Sınavı Şartları" başlıklı duyuruda yer alan "Aday sadece doktora yaptığı bilim alanından doçentlik sınavına başvurabilir." ibaresi ve başvuru işlemleri sayfasında Bilim Alanı ve Anahtar Sözcükler arasından "Karşılaştırılmalı Hukuk" ifadesinin çıkartılması nedeniyle "2015 Ekim Dönemi Yayın Aşaması Başvurularına ait Bilim Alanları ve Anahtar Kelimeler" isimli listenin belirlenmesine ilişkin düzenlemenin incelenmesi;
İdareler, normlar hiyerarşisine aykırı olmayacak şekilde, hizmet etkinliğinin sağlanması için gerekli önlemleri alma, bu kapsamda mevzuat değişikliği yapma hususunda takdir yetkisine sahiptirler. Kamu hizmetlerinin hangi koşullar altında ve nasıl yürütüleceğini önceden saptamak her zaman mümkün olmadığı için, gelişen durumlara ayak uydurmak ve ortaya çıkan ihtiyaçları karşılayabilmek amacıyla düzenleyici işlemler üzerinde gerekli değişiklikleri yapma hususunda idarelerin takdir yetkisi bulunduğu hususunda kuşku bulunmamaktadır.
İdareye tanınan bu takdir yetkisinin, idarenin keyfi olarak hareket edebileceği anlamına gelmeyeceği de izahtan varestedir. Takdir yetkisinin yargısal denetimi, bu yetkinin hukuka, eşitlik ilkesine ve kamu yararına uygun olup olmadığı ile sınırlıdır.
Üniversitelerarası Kurul Başkanlığınca gönderilen savunma dilekçesinde; Yükseköğretim Kurulu tarafından doçentlik sınavı başvuru şartları, doçentlik bilim alanları ve anahtar kelimeler hakkında çalışma yapmak üzere doçentlik çalışma grubu oluşturulduğunun belirtilmesi üzerine Dairemizce yapılan 28/09/2016 tarihli ve E:2016/2464 sayılı ara karar ile davalı idarelerden; "Doçentlik Çalışma Grubu" tarafından hazırlanan rapor ve varsa bu raporun hazırlanmasına esas teşkil eden bilimsel çalışmalara ilişkin tüm bilgi ve belgelerin gönderilmesi istenilmiştir. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından ara karara cevaben gönderilen … tarihli ve … sayılı Yükseköğretim Kurulu Başkanlık kararında "Üniversitelerarası Kurul tarafından yürütülmekte olan doçentlik başvuru ve sınav sisteminin 2014 yılından itibaren web tabanlı olarak yapılmasına yönelik çalışmalar çerçevesinde gerek sistem için gerekli olan Yükseköğretim Bilgi Yönetim Sistemi içerisindeki özgeçmiş modülünün gerekse sistemin bilgi işlem altyapısının YÖK bünyesinde bulunması dolayısıyla kurulmakta olan yeni sistemin sağlıklı işlemesini temin etmek amacıyla süreç hakkında gözlem ve tavsiyelerde bulunmak, bu kapsamda YÖK ve ÜAK'ta yürütülen çalışmaları koordine etmek üzere her iki kurumdan temsilci ve üyelerin katılımıyla doçentlik çalışma grubunun kurulmasının uygun bulunduğu" belirtilmiş olup; davalı idarelerce dava konusu düzenlemenin kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek yapıldığı ve bu konuda idarenin takdir yetkisi olduğu iddialarını destekleyen ve düzenlemenin yapılmasına esas teşkil eden gerekçelerin ve akademik gerekliliğin varlığını ortaya koyan verilerin veya bu yöndeki akademik çevrelerden alınmış bilimsel görüşlerin dikkate alınarak düzenleme yapıldığını gösteren bilgi ve belgelerin sunulmadığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar bakılan davada; Dairemizce verilen E:2016/2464 sayılı ve 02/03/2017 tarihli yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne ilişkin kararın gerekçesi doğrultusunda dava konusu düzenlemelerin yapılmasına esas teşkil eden gerekçelerin ve akademik gerekliliğin varlığını ortaya koyabilmek bakımından davalı idarece alanında uzman üç öğretim üyesinden müşterek bilimsel görüş alınmış ise de; anılan bilimsel görüşün dava konusu edilen düzenlemenin hazırlık aşamasında alınmadığı bir başka anlatımla işbu davada verilen yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne ilişkin kararın sonrasında yargı kararının gereğinin tesis amacıyla alındığı anlaşılmaktadır.
Diğer yandan; idarelerin düzenleyici işlemler yapabilme yetkisi Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 124. maddesine dayanan anayasal bir yetki olması nedeniyle, idareler tarafından mevzuatla verilen görevlerin yerine getirilmesi amacıyla düzenleyici işlemler yapılabileceği kuşkusuzdur. Ancak, bu düzenlemeler yapılırken, Anayasa'da yer alan hukuk devleti ilkesi uyarınca, kazanılmış hak, haklı beklenti, idari faaliyetlerin belirliliği ve hukuki güven ilkesi gibi ilkelerin de göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır.
Hukuk devleti ilkesinin ön koşullarından biri olan "hukuk güvenliği" ile kişilerin hukuki güvenliğinin sağlanması amaçlanmaktadır. Hukuk güvenliği ilkesi, hukuk normlarının öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerinde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılmaktadır. Bu bağlamda, önceden oluşmuş hukuksal durumların, sonradan yapılacak işlemlerle değiştirilmesi, hukuktan beklenen güvenle bağdaşmayacaktır.
İdarenin ister düzenleyici işlem, ister bir taahhüt, isterse uzun süren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin çıkarlarına ya da lehlerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ümit etmeleri olarak tanımlanan haklı beklentilerinin de idarelerce düzenleyici işlemlerinin kaldırılmaları ve değiştirilmeleri aşamasında gözardı edilmemesi gerekmektedir.
Bu bağlamda; davalı Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı'nın internet sitesinde yer alan "2015 Nisan ve Öncesi Dönemlerin Yayın Aşaması Başvurularına Ait Anahtar Kelimeler" başlığı altında 2.072 kod numarası ile karşılaştırmalı hukuka yer verilmiş iken; dava konusu edilen "2015 Ekim Dönemi Yayın Aşaması Başvurularına ait Bilim Alanları ve Anahtar Kelimeler" başlığı altında karşılaştırmalı hukuka yer verilmediği ve anılan değişiklik yapılırken idarenin daha önceki uygulamasına güvenerek doçentlik başvurusu için bilimsel hazırlık sürecini tamamlayan adaylar yönünden haklı beklentilerini karşılayacak bir geçiş hükmüne yer verilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; dava konusu düzenlemelerin birlikte değerlendirilmesi sonucu "Karşılaştırmalı Hukuk" alanında doktora yapanların hukuk doçenti olma yolunun kapatılmasının hukuken kabul edilebilir bir gerekçeye dayanmadığı ve dava konusu düzenleme yapılırken doçent adaylarının haklı beklentilerinin gözardı edildiği sonucuna varıldığından anılan düzenlemelerde hukuka uyarlık bulunmamıştır.
"Aday başvurusunda, bir bilim alanı ve bilim alanına bağlı en az 1 (bir) anahtar kelime belirtmelidir." ibaresinin incelenmesi;
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Doçentlik Sınav Yönetmeliği uyarınca; eser incelemesi ve sözlü sınav olmak üzere iki aşamadan oluşan Doçentlik sınavının, Üniversitelerarası Kurulca belirlenen ve Yükseköğretim Kurulu tarafından onaylanan bilim alanları ve kriterleri çerçevesinde yapıldığı görülmüş olup; doçent adaylarının doçentlik başvurusunda bir bilim alanı ve bu bilim alanına bağlı en az bir anahtar kelimesi belirtmesi gerektiğine ilişkin düzenlemede kamu yararı ve hizmet gerekleri ile hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Üniversitelerarası Kurul tarafından 31/12/2015 tarihinde resmi internet sitesinde duyurulan "2016 Ekim Dönemi Doçentlik Başvuru Sınavı Şartları" başlıklı duyuruda yer alan "Aday sadece doktora yaptığı bilim alanından doçentlik sınavına başvurabilir." ibaresi ve başvuru işlemleri sayfasında Bilim Alanı ve Anahtar Sözcükler arasından "Karşılaştırılmalı Hukuk" ifadesinin çıkartılması nedeniyle "2015 Ekim Dönemi Yayın Aşaması Başvurularına ait Bilim Alanları ve Anahtar Kelimeler" isimli listenin belirlenmesine ilişkin düzenlemenin İPTALİNE,
2. "Aday başvurusunda, bir bilim alanı ve bilim alanına bağlı en az 1 (bir) anahtar kelime belirtmelidir." ibaresi yönünden DAVANIN REDDİNE,
3. Davanın kısmen ret kısmen iptal ile sonuçlanması nedeniyle ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin yarısı olan … TL'nin davacılar üzerinde bırakılmasına, diğer yarısı olan … TL'nin ise davalı idarelerden alınarak davacılara verilmesine,
4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL vekâlet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, …-TL vekalet ücretinin ise davacılardan alınarak davalı idarelere verilmesine,
5. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacılara iadesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,
24/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.