17. Hukuk Dairesi 2014/3660 E. , 2015/11291 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar ... ve ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 27.10.2015 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalılar ... ve ... vekili Av. ... geldiler. Diğer davalı ... tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ..."nin alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazı 5.8.2010 tarihinde 1/2"şer hisse oranında davalılar ... ve ..."a sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı borçlu ..., iptali istenen tasarrufun borçtan önce yapıldığını, takip konusu senedin tarih kısmı boş olarak verildiğini, taşınmazı emlakçı aracılığıyla 415.000 TL bedelle sattığını belirterek belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalılar ... ve ..., tasarrufun borçtan önce yapıldığını, taşınmazı üzerindeki hacizlerle birlikte emlakçı aracığıyla 415.000 TL bedelle aldıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, dava konusu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile gerçek değeri arasında misli fark bulunduğu, davalıların aynı mahallede komşu olmaları, üzerinde haciz bulunan taşınmazı satın almaları nedeniyle davalılar ... ve ..."nin borçlunun durumunu ve amacının bilebilecek kişilerden olması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK"nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda dava konusu taşınmazın üzerindeki 407.000 TL"lik toplam altı adet hacizle birlikte tapuda 111.000 TL bedelle borçlu tarafından davalılar ... ve ..."ye 5.8.2010 tarihinde satıldığı, satış tarihinden sonra mevcut hacizlerin fek edildiği anlaşılmaktadır. Davalılar ... ve ... ise taşınmazı üzerindeki hacizlerle birlikte 445.000 TL"ye aldıklarını savunmuştur. Bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın satış tarihi itibarıyla rayiç değerinin 370.000 TL olduğu belirtilmiştir. Taşınmazın tapuda takyidatlarla (haciz, ipotek gibi)birlikte satılması halinde satış bedeline mevcut takyidat miktarlarının da eklenerek bedel farkı bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir. Dosya kapsamından dava konusu taşınmazın davalılar ... ve ..."ye maliyetinin (takyidatlarla tapu satış bedeli toplamı) 518.000 TL olduğu bu durumda tapudaki satış bedeli ile rayiç değer arasında misli fark bulunmadığı (takyidat tutarlarının davalı üçüncü kişi ... tarafından banka kredisi kullanılarak, çek ve senet verilerek ödenmiş olduğu) anlaşıldığından mahkemenin bedel farkına ilişkin kabul gerekçesi yerinde görülmediği gibi taşınmazın üzerindeki takyidatlarla alınmasının da dava için kabul gerekçesi yapılması doğru değildir. Davalılar ... ve ..."ın borçlu ile aynı mahallede komşu oldukları dolayısıyla borçlunun durumunu ve amacının bilebilecek kişilerden olmaları nedeniyle tasarrufun iptale tabi olduğu belirtilmiş ise de davalı ..."nin dava konusu taşınmazı aldığı hatta dava açıldığı tarihte Malatya"nın köyünde yaşadığı dava konusu taşınmazı aldıktan ve eksik kısımlarının yaptırdıktan sonra dava konusu taşınmaza taşındığı (16.1.2013 tarihinde), davalı ..."ın ise ... gibi büyük bir ilçede borçludan farklı mahallede oturduğu, anılan taşınmazı satın alıp eksiklikleri giderdikten sonra (23.8.2011 tarihinde) dava konusu taşınmaza taşındığı (davalıların kardeşleri ... ve ..."de dava konusu taşınmaza 12.9.2012-6.1.2013 tarihinde taşınmış olup taşınmaz halen dört kardeş tarafından kullanılmaktadır) anlaşıldığından borçlunun durumunu ve amacının bilebilecek kişilerden olduğunun kabulü de isabetli görülmemiştir. Bu durumda Mahkemece gerek İİK"nun 278 gerekse 280/1 maddedeki iptal koşulları oluşmadığından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun olmayan gerekçeyle davanın kabulü isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar ... ve ..."a verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ..."a geri verilmesine 26.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.