Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/13404
Karar No: 2022/3493
Karar Tarihi: 07.04.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/13404 Esas 2022/3493 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2021/13404 E.  ,  2022/3493 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davacı ... vekili, davalılardan ... vekili, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Mahkemenin vermiş olduğu önceki karar ... tarafından bozulmuş olup, bozma ilamında özetle "çekişmeli taşınmazların sınırında mera parseli bulunduğu, meraların mülkiyetinin Hazineye, intifa hakkının ise köye ait olduğu, bu itibarla mera uyuşmazlıklarında Hazinenin ve köy tüzel kişiliğinin yasal hasım olmasının zorunlu olduğu belirtilerek 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 30. maddesi gereğince Hazine ve Bayramoğlu Köyü Tüzel Kişiliğinin davaya dahil edilerek taraf koşulunun sağlanması" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; ... tarafından açılan kadastro tespitine itiraz davasının kısmen kabulüne, Bayramoğlu Köyü 103 ada 1 parsel, 102 ada 264 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 103 ada 7 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 103 ada 19 parsel, 103 ada 20 parsel, 103 ada 29 parsel, 103 ada 30 parsel, 103 ada 91 parsel, 103 ada 92 parsel, 103 ada 94 parsel, 103 ada 301 parsel ve 102 ada 268, 102 ada 274, 102 ada 283 parsel sayılı taşınmazların mera vasfı ile özel siciline tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili, davalılardan ..., ..., ..., ..., ... vekili, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre, davalılardan ..., ..., ..., ..., ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2. Davacı ... vekilinin ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince; 102 ada 264 parsel, 103 ada 1 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara yönelik yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm kurmaya yeterli olduğu söylenemez. Hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda 103 ada 7 parsel, 1 parsel ve 102 ada 264 parsel sayılı taşınmazların çevresinin şahıs parselleri olduğu belirtilmişse de 103 ada 7 parselin çevresinde bulunan kimi parsellere yönelik mera iddiası ile kadastro tespitine itiraz edilmiş olduğundan tutanakların kesinleşmemiş olduğu, 103 ada 1 parsel ve 102 ada 264 parsel sayılı taşınmazların kuzey komşuları olan 103 ada 283 parsel, 102 ada 281 ve 266 parsel sayılı taşınmazlara ait kadastro tespit tutanak örneklerinin dosya arasında bulunmadığı, ve güney komşuları olan taşınmazların ise paftada gösterilmediği anlaşılmaktadır.
    O halde Mahkemece; tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının farklı dönemlerde çekilmiş en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü’nden dosya arasına celp edilmeli, birleşik pafta üzerinde dava konusu taşınmazların güney komşuları da dahil olmak üzere tüm komşu taşınmazlar gösterilmeli, tüm komşu taşınmazların kadastro tespit tutanakları ve dayanak kayıtları, kesinleşmiş tapu kayıtları Tapu Müdürlüğünden celp edilmeli, çekişmeli taşınmazı kapsayacak şekilde mera tahsisi bulunup bulunmadığı ilgili kurumlardan sorulup varsa tahsis kararı ve krokisi getirtilmeli, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde, 3 ziraat mühendisi, jeodezi ve fotogrametri uzmanı ya da harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti ve taşınmazın bulunduğu köy ile komşu köylerden yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıklarının katılımı ile yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte, dava konusu taşınmaz ile mera parseli arasında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı belirlenmeli, taşınmazın kadim ya da tahsisli mera olup olmadığı hususu üzerinde durulmalı; dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarının sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmazın niteliğiyle ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, dava konusu taşınmazın her yönünden tüm özelliklerini gösterir fotoğrafları çektirilmeli; hava ve uydu fotoğrafları üzerinde bilirkişilere bilimsel yöntemlerle (hava fotoğrafı ve memleketi haritası ile kadastro paftası ölçeği harita çizim programları aracılığıyla eşitlenerek çekişmeli taşınmazın konumunun çevre parsellerle birlikte harita üzerinde gösterilmesi ve hava fotoğrafları ile kadastro paftası çakıştırılıp stereoskop aletiyle incelenmesi suretiyle) inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmazın tarım arazisi olarak zilyetliğine ne zaman başlanıldığının ve hava ve uydu fotoğraflarının çekildiği tarihlerde çekişmeli taşınmaz bölümü ile mera parseli arasındaki ayırıcı unsur bulunup bulunmadığının belirlenilmesine çalışılmalı; çekişmeli taşınmaz bölümünün öncesinin mera olduğunun anlaşılması halinde meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukukça değer taşımayacağı düşünülmelidir.
    Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, dava konusu yerin mera olmadığının belirlenmesi halinde, zilyetlik yolu ile kazanma koşullarının araştırılması gerekir. O halde Mahkemece; keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar – ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, tarımsal faaliyet varsa ne zaman sona erdiği ve dava konusu yerin hangi tarihte taş ocağına dönüştürüldüğü hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı; dava konusu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında çelişki bulunması halinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; üç kişilik ziraatçi bilirkişi kurulundan taşınmazın evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye olanak verir rapor ve kroki alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli 3402 sayılı Kanun'un 14. maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanun'un 03.07.2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanun'un getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilmesi isabetsiz olduğundan, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılardan ..., ..., ..., ..., ... vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin ve davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüyle, yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 35,90 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 44,80 TL'nin temyiz eden davalılar ... ve müştereklerinden alınmasına, istek halinde peşin harçların temyiz eden davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği ve davalı ... Kişiliğine ayrı ayrı iadesine 07.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi