4. Ceza Dairesi 2014/30214 E. , 2018/19402 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Silahla tehdit, hakaret, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, düşme
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, üst Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin, sanık ... hakkında hakaret ve sanık ... hakkında kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerle sınırlı olduğunun kabulüyle dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I)Sanık ..."a yükletilen silahla tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalardan ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının Kanunda öngörülen biçimde infazda gözetilebileceği,
Anlaşıldığından sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
II) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 86/2 maddesi kapsamındaki kasten yaralama suçu için öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanun"un 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin, sorgu tarihi olan 25/10/2010 tarihinden itibaren inceleme tarihine kadar gerçekleştiğinin anlaşılması,
Bozmayı gerektirmiş, üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan HÜKMÜN açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
III)Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanığın, hakaret eylemini ilk olarak aleni olduğu hususunda kuşku bulunmayan sokak üzerinde katılan ..."a karşı gerçekleştirdiği, olayın devamında getirildiği polis merkezi amirliğinde katılan ile mağdur ... ve olay yerinde bulunan diğer polis memurlarına da hakaretlerine devam ettiğinin anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki aleniyet hususunda bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
a)İddianame içeriğine göre, sanık ..."ın, olayın başlangıcında katılan ..."a hakaret ettiği, devamında da getirildiği polis merkezi amirliğinde mağdur ... ve olay yerinde bulunan diğer polis memurlarına da hakaret ettiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanma ihtimalinin tartışılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
b)Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının Kanunda öngörülen biçimde uygulanması zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve üst Cumhuriyet savcısı ile sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.