Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/4716
Karar No: 2015/12017
Karar Tarihi: 12.11.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/4716 Esas 2015/12017 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/4716 E.  ,  2015/12017 K.
"İçtihat Metni"



MAHKEMESİ : ..Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı .. ve davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı alacaklılar vekili, müvekkillerinin murisi .."ın davalı ... idaresindeki aracın çarpması nedeniyle vefat ettiğini, açılan tazminat davası sonunda müvekkilleri lehine maddi ve manevi tazminat hükmedildiğini, mahkeme kararının infazı için borçlu aleyhinde yapılan icra takibinde borca yeterli mal varlığına rastlanılamadığını, borçlunun alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla taşınmazlarını akrabaları olan davalı 3.kişilere satarak devir ettiğini ileri sürerek davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davalı borçlu .. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı borçlu vekili, satışların muvazaalı olmadığını, taşınmazların bir kısmının söz konusu tazminat davasının masraflarını karşılamak amacıyla satıldığını savunmuştur.
Diğer davalılar davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece dava konusu 474 parsel sayılı taşınmazın borçlunun kardeşlerine satıldığı, 3290 parsel sayılı taşınmazın da borcun doğumundan kısa bir süre sonra davalı .."e satıldığı, bu taşınmazlar yönünden davanın kabulü gerektiği, diğer taşınmazların borcun doğumundan uzun süre sonra diğer davalılara satıldığı, bu satışlarda muvazaanın bulunmadığı, gerekçesiyle davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile dava kosunu 471, 474, 487 ve 3290 parsel sayılı taşınmazların borçlu adına tescili isteminin reddine, 474 ve 3290 parsel sayılı taşınmazların haczinin ve satışının davacılar tarafından istenebilmesine, 487 ve 471 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı.. vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı Hasan vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava, muvazaa nedenine dayalı BK"nun 18. maddesine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Davacılar, desteklerinin davalı .."ın neden olduğu olay nedeniyle vefat etmesinden sonra ceza davası devam ederken olaydan hemen sonra taşımazların eşine, annesine ve kardeşlerine sattığını, satışların amacının alacaklıdan mal kaçırmak olup satış işlemlerinin muvazaalı olduğundan taşınmazların diğer davalılar adına olan kayıtlarının iptali ile borçlu .. adına tescilini istemişlerdir. BK."nun 18.maddesinde anlamını bulan muvazaa tarafların üçünçü kişileri aldatmak amacıyla ve fakat kendi gerçek iradelerine uygun olmayan ve aralarında hüküm ve sonuç doğurmayan bir görünüş yaratmak hususunda anlaşmalarıdır. Şeklinde tanımlanabilir. Demek ki, tarafların görünüşte yaptıkları işlemle, iradelerinin birleştiği işlem birbirinden farklılık taşıdığı durumlarda muvazaanın söz konusu olduğu kabul edilmelidir muvazaada görünüşteki işlemin her türlü hukuki sonuçtan yoksun tarafların ortak iradelerinin gerçeği yansıtmamasındandır.
Kural olarak üçüncü kişiler muvazaa nedeniyle zarara uğradıkları takdirde tek taraflı ve çok taraflı hukuki muamelelerin geçersizliğini ileri sürebilir. Çünkü, muvazaalı bir işlem ile üçüncü kişinin zarar görmesi ona karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindendir. Ancak üçüncü kişilerin muvazaalı işlem ile zarar gördüklerinin benimsenebilmek için onun işlemi yapandan alacağının bulunması ve bu alacağının önlenmesini önlemek için muvazaalı işlemin yapılmış olması gerekir.
Somut olayda davacıların desteği davalı Hasan"ın neden olduğu olayda 20.07.1998 tarihinde ölmüştür. Bu olay nedeni ile tutuklanan davalı Hasan üç adet taşınmazını aynı gün 27.10.1998 tarihinde akrabalarına satmıştır. Bunlardan 474 parsel sayılı taşınmazını kardeşleri olan davalılar .. ve .."e 487 parsel sayılı taşınmazını annesi olan .."ye o da borçlunun eşi .."e, o da davalı .."e satmıştır. Yine 471 parsel sayılı taşınmazıda ..."a o da borçlunun eşi .."e o da .."e satmıştır. Dava konusu 3290 parsel sayılı taşınmazını ise tazminat davasının açıldığı 21.07.2003 tarihinden sonra davalı .."ye 13.08.2003 tarihinde satarak devir etmiştir. Davacılar satış işlemlerinin muvazaalı olduğu iddiası ile bu davayı açmışlardır. Dava konusu taşınmazlardan üç tanesinin borçlunun yakın akrabalarına (onlar tarafından da davalı .."ye) satıldığı, 3290 parsel sayılı taşınmazın davalı .."e satılmasına karşın taşınmazda halen borçlunun oturduğu dosya kapsamı ile sabittir. Bu durumda davalılar arasındaki satış işlemlerinin gerçek olmadığı davalılar arasındaki satış işlemleriyle davacıların tazminat davası nedeniyle kazanacakları tazminatın tahsilini karşılıksız bırakmak amacı güdüldüğü, bu nedenle dava konusu satış işlemlerinin tamamının muvazaalı olduğu açıkça ortada olduğundan tasarrufların tamamının iptaline karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle iki taşınmaz hakkındaki dava kabul edilirken, 471 ve 487 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın reddedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı .. vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 12.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi