11. Hukuk Dairesi 2020/2757 E. , 2020/5175 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 17.04.2017 tarih ve 2014/249 E- 2017/337 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi"nce verilen 27.02.2019 tarih ve 2017/4888 E- 2019/415 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirket ile davalı arasında Midyat Noterliği 18.11.2013 tarih 10460 yevmiye sayılı finansal kiralama sözleşmesinin akdedildiğini, davalıya ödemede temerrüde düştüğü finansal kira borçları nedeniyle ... 24. Noterliği 04.04.2014 tarih 20084 yevmiye sayılı ihtarnamenin keşide edilerek borçların yasal sürede ödenmesini aksi takdirde sözleşmenin feshedileceğinin ihtar edildiğini, ihtarnamenin usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, finansal kiralama sözleşmesinin münfesih olduğundan finansal kiralama sözleşmesine konu menkulün davacı şirkete aynen iadesine, mümkün olmadığı taktirde malın bedelinin temerrüt faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı şirket ile imzalanan finansal kiralama sözleşmesine konu menkulü alıp kullanmaya başladığını, davalının bir dönem yaşadığı maddi sıkıntılardan dolayı İstanbul 23. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/820 sayılı kararı ile 08.07.2014 tarihinde Ardahan İcra Müdürlüğünce dava konusu araca el konulduğunu, ancak davalının temerrüde düştüğü borcun tamamının ödediğini, davacı şirketin davalı ile uzlaşarak söz konusu araç ile ilgili sözleşmenin devamına karar verildiğini fakat söz konusu araca 13.08.2014 tarihinde el konulduğunu ve alındığını, dava konusu aracın davacı şirket bünyesinde olduğunu, davacı şirkete davalının borcunun bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalıya keşide edildiği bildirilen ... 24. Noterliğinin 04.04.2014 tarih 20084 yevmiye sayılı ihtarnamesinin tebliğine ilişkin tebligat parçasındaki davalının adı altındaki imzanın, 29.06.2015 tarihli duruşmada davalıya gösterildiği, davalı tarafından imzaya itiraz edilmesi üzerine yaptırılan bilirkişi incelemesine göre tebliğ mazbatasındaki ..."a atfen atılmış imzanın davalının el ürünün olmadığının tespit edildiği, davacı tarafından çekilen ihtarnamenin davalı tarafından tebliğ alınmadığı, dolayısıyla davalının temerrüde düşürülmediği ve akdin feshi şartlarının oluşmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 2017/4888 esas ve 2019/415 karar sayılı ve 27.02.2019 tarihli kararıyla ilk derece mahkemesi tarafından davanın reddine ilişkin verilen kararın usul ve esas yönden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle maddi hukuka ve muhakeme hukukuna uygun bulunan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 2017/4888 esas ve 2019/415 karar sayılı ve 27.02.2019 tarihli kararının ONANMASINA, dosyanın İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, kararın bir örneğinin bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 18.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.