
Esas No: 2015/5907
Karar No: 2015/10824
Karar Tarihi: 19.03.2015
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/5907 Esas 2015/10824 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, ihbar tazminatı, fazla mesai, haftasonu çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının, davalılara ait iş yerinde hafriyat kamyon şoförü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep olmaksızın feshedildiğini belirterek, müvekkilinin ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekilleri, ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, istekler kısmen hüküm altına alınmıştır.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, hafta tatillerinde çalışıp çalışmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını, hafta tatillerinde de çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, işveren tarafından iş yerindeki çalışma düzenini gösterir bordro, çalışma çizelgesi gibi belge sunulmamış, hükme esas bilirkişi raporuna göre, davacı tanık beyanları dikkate alınarak haftada onsekiz saat fazla mesai yapıldığı, uyuşmazlık konusu sürede bütün hafta tatillerinde çalışıldığı kabulü ile alacaklar hesaplanmıştır. Yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarının tümü, aynı mahkemede benzer nitelikte davaları olan şahıslar olup, beyan ettikleri çalışma saatleri ve düzeni hususunda davacı ile menfaat birlikteliği içinde bulundukları açıktır. Bu kişiler haftanın yedi günü uzun saatler boyunca çalışıldığını ifade etmiştir. Davalı tanıkları ise iş yerinde haftada bir gün tatil yapıldığını ve günlük üç vardiya halinde çalışıldığını söylemiştir. Belirtilen delil durumu ve yapılan işin niteliği gereği haftanın tüm günleri uzun saatlerle çalışılmış olmasının insan takati ile bağdaşmayacağı dikkate alındığında, fazla mesai ücreti ve hafta tatili ücreti isteklerinin reddi gerekirken yazılı şekilde kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.