12. Hukuk Dairesi 2018/7810 E. , 2019/9530 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, Gaziosmanpaşa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ilamına dayalı maddi-manevi tazminat ve nafaka alacağına ilişkin takipte, dayanak ilamda ‘hükmün kesinleşmesinden itibaren müşterek çocuk lehine aylık 500 TL iştirak nafakası ile 25.000 TL maddi, 30.000 TL manevi olmak üzere toplam 55.000 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği, ilamın temyiz edildiği dolayısı ile kesinleşmediği buna rağmen alacaklı tarfından ilamlı takip başlatıldığı gerekçesi ile icra emrinin iptalini talep ettiği, ilk derece mahkemesince şikayetin kabulüne ve icra emrinin iptaline karar verildiği, kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye mahkemesi 23. Hukuk Dairesi"nin 17.10.2017 tarih ve 2017/1269 E.-2017/1691 K. sayılı kararı ile ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.
Borçluya gönderilen icra emri, ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK.nun 41, 16.maddeleri). Şikayeti inceleyecek icra mahkemesinin yetkisi ise sınırlıdır. Bu nedenledir ki, yerleşik yargısal uygulamada, ilamların infaz edilecek kısmının, hüküm bölümü olduğu, hükmün içeriğinin aynen infazı gerektiği ve gerek icra dairesi ve gerekse sınırlı yetkili icra mahkemesinin ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip olmadığı kabul edilmiştir(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E. -1997/776 K.; 22.03.2006 gün ve 2006/12-92 E.-2006/85 K.; 25.06.2008 gün ve 2008/12-451 E.-2008/453 K. 03.03.2010 tarih, 2010/12-124 E.-2010/110 K., Sayılı ilamları).
Somut olayda; mahkeme kararında ilamın infazı için ‘hükmün kesinleşmesinin‘ kararlaştırıldığı bu durumda dayanak ilam kesinleşmediğinden icra emrinin iptaline karar verilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. O halde, Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin 17.10.2017 tarihli, 2017/1269 E.- 1691 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 29/05/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.