
Esas No: 2012/14640
Karar No: 2013/1469
Karar Tarihi: 05.02.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/14640 Esas 2013/1469 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalı aleyhine 26.02.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 06.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, 1083 parsel sayılı taşınmazın tapu sicilinde “... (ölü) oğlu, ...”; 424 ada 3, 4, 5, 7 parsel sayılı taşınmazların tapu sicilinde “... mirasçıları”; 421 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapu sicilinde “... (ölü) ...” biçimindeki kayıtların “... oğlu, ... ...” olarak düzeltilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacının murisinin nüfusa kayıtlı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı temyiz etmiştir.
Dava, tapu kaydında hatalı yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir.
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin isim, soy isim, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme davalarının kaynağını oluşturur. Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
Nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de idari yoldan tapu kayıtlarında intikal yaptırılamadığından zorunlu
olarak dava açılan bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir.
Somut olayda, davacı murisine ait taşınmazın tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtları ile uyumlu hale getirilmesini istemiştir. Davacının murisinin nüfus kaydının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Tapu maliki olarak görünen davacının murisinin artık nüfus siciline tescili mümkün olmadığından ve dolayısıyla tapu kaydındaki kimlik bilgileri de nüfus kayıtlarına göre düzeltilemeyeceğinden tapu kayıtlarında intikal yaptırılabilmesi için mahkemece “dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında tapu maliki olarak görünen "... (ölü) oğlu ..." "... mirasçıları" "... (ölü) ..." ile davacıların murisi "... oğlu ... ..."nın aynı kişi olduğunun tespitine” şeklinde bir tespit hükmü kurulması gerekirken davacı murisi “... oğlu, ... ...’ın nüfusa kayıtlı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine 05.02.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.