Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/8940
Karar No: 2010/21476
Karar Tarihi: 28.09.2010

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/8940 Esas 2010/21476 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/8940 E.  ,  2010/21476 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Adana 1. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 08/03/2010
    NUMARASI : 2010/227-2010/206

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    HGK.nun ve Dairemizin süre gelen içtihatlarına göre, boşanma ilamı kesinleştikten sonra bağımsız olarak verilen maddi ve manevi tazminat ilamları kesinleşmeden infaz edilebilir(HGK.nun 23.10.2002 tarih ve 2002/11-633 E.-2002/847 K.). İlamda faizin başlangıç tarihi konusunda açıklık bulunmayan hallerde, karar tarihinden itibaren alacağa faiz istenebilir. (İçtihadı Birleştirme Hukuk Bölümü Genel Kurulunun 24.11.1995 tarih 1994/2 E. - 1995/2 K.) (HGK.nun 05.04.2000 Tarih 2000/12-739 E.-2007/746 K.)
    Somut olayda, boşanmadan sonra alacaklı eşin borçlu eşe karşı açtığı boşanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası sonucunda verilen karar, ilamlı takibe konu edilmiş ve bu alacaklara daha önce verilen ve kesinleşen boşanma ilamının kesinleşme tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmuştur. Borçlu istenen işlemiş faize itiraz etmiş, mahkemece, itiraz yerinde bulunmuş ise de, talep edilen işlemiş faizin fahiş olup olmadığı denetlenerek bu kısım yönünde icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, takibin tümden iptaline karar verilmiştir.
    O halde, mahkemece yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda takip dayanağı olan ilam tarihinden takip tarihine kadar ki dönemde istenebilecek işlemiş faiz miktarının, gerekirse bilirkişiden rapor alınarak tesbiti ile buna göre icra emrinin düzeltilmesi gerekirken yazılı şekilde takibin tümden iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),  28.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.


     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi