17. Hukuk Dairesi 2014/1147 E. , 2015/12764 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, dava dışı ... tarafından 28.09.2009 tarihinde davalı ... sigortanın acentası olan diğer davalıya başvurarak can poliçesi yaptırdığını, poliçenin ödemelerinin de toplu olarak acentaya yapıldığını, hastanede tedavi olduktan sonra poliçenin aktivite edilmemiş olduğunu öğrendiğini belirterek, sigorta poliçesinin iptaline, ödenen primlerin dava tarihinden avans faizi ile geri alınmasına ve 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...Ş. vekili, poliçenin ilk primi dışında bir ödemenin yapılmadığını ve poliçenin ihbarsız olarak iptal edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak; kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava,can hayat poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK madde 222 "-(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul
edilebilmesi için, Kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır" hükmünü getirmiştir.
Davacı can poliçesi primlerinin diğer poliçelerle toplu olarak ödemesinin yapıldığını belirtmiş, davalı ... şirketi vekili ise primlerin vade tarihinde ödenmediği gibi vade tarihinden sonra da müvekkil şirkete herhangi bir prim ödemesi yapılmadığını, toplam ödenmesi gereken primin 2.388,00 TL olduğunu, sadece taksitlerden bir tanesinin 20.11.2009 da 477,60 TL olarak ödendiğini ve poliçeinin 10.01.2010 tarihinde iptal edildiğini savunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda acentanın kayıtlarının incelenemediği ancak ödemeye dair sunulan belgelerin bu poliçe ile illiyet bağının kurulamadığı belirtilmiştir.
Sigorta primlerinin davalı şirketin yetkili temsilcisi olan diğer davalı acenta tarafından tahsil edilmesi hususu davalılar arasındaki iç mesele olup poliçenin sıhhatini etkilemeyecektir. Eldeki davada acenta kayıtlarının bu nedenle incelenmesi büyük öneme sahip olup davacının acentaya toplu ödeme yaptığı iddiası araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmuştur. O halle mahkemece, davacının iddialarının araştırılması için, davalı acentaya HMK 222.maddesi uyarınca ticari defter ve belgelerini sunması ya da bulunduğu yerin bildirilmesi için usulüne uygun ihtarat yapılıp söz konusu kayıtların bilirkişi aracılığı ile incelenmesi ve defter ve belgeler de verilen kesin süre içinde sunulmadığında ya da yeri bildirilmediğinde ise davalı acentanın ticari defter ve belgeleri ibrazdan imtina etmiş olması dikkate alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile verilen hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.