17. Hukuk Dairesi 2014/5179 E. , 2015/12770 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacılardan ..."ın sevk ve idaresindeki, davalı ... şirketine trafik sigortalı aracın tekerin kırılıp araçtan ayrılması sonucu tek taraflı kazaya karıştığını, davacı ..."in kolunın kırıldığını, eşinin vefat ettiğini ve araç içinde bulunan diğer 3 davacının da yaralandığını, kazanın teknik arızadan kaynaklandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; davacı ... için 30.000 TL. manevi, 10.000 TL. manevi, ... için ayrı ayrı için 15.000 TL. manevi, 1.000 TL. maddi, ... ve ... için 7.500 TL"er. manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek en yüksek banka faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş iken; ıslah dilekçesi ile talebini arttırmıştır
Davalı ... Şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalı vekili, aracın ikinci el olduğunu ve satışının kendisi tarafından yapılmadığını garanti süresinin de dolduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak; davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içindeki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı geciktirici nedenlere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava Borçlar Kanunu"nun 45. maddesi (6098 sayılı TBK m. 53) gereğince destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı Yasa"nın 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı Yasa"nın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletenleree düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işleteninin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Görüldüğü gibi zorunlu mali sorumluluk sigortası işletenin 3. kişilere karşı sorumluluğunu üstlenmekte olan bir sigorta türüdür. Eldeki davada işleten olan davacı ... hakkında verilen red kararı doğru ise de, diğer davacılar davalarını destekten yoksun kalan 3. Kişi sıfatı ile açtıklarından, sürücünün kusuru bu davacılara yansıtılamayacağından diğer davacılar açısından açılan davada işin esasına girilip sonucuna göre karar vermek gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 26.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.