Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/18004
Karar No: 2022/2071
Karar Tarihi: 08.03.2022

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/18004 Esas 2022/2071 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı Hazine vekili, orman olan ve devletin tasarrufu altındaki taşınmazların davalı tarafından zilyetlikle edinilmesine itiraz etmiştir. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir ancak yapılan incelemenin eksik olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Yerel bilirkişiler ve mühendislerin katılımıyla yeniden keşif yapılması, taşınmazların geçmiş durumunun ve zilyetliğin hangi koşullar altında kazanıldığının belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi ve zilyetlik yoluyla belgesizden edinilebilecek miktar sınırlaması da detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
8. Hukuk Dairesi         2021/18004 E.  ,  2022/2071 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Çekişmeli ... İli Merkez İlçesi ... köyünde bulunan 102 ada 4 ve 102 ada 5 parsel sayılı 451,89 m2 ve 711,49m2 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, Bahçe niteliğinde ... adına tespit edilmiştir.
    Davacı Hazine vekili, dava konusu taşınmazların evveliyatı itibariyle orman olması, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşmemesi ve kamu malı niteliğinde bulunması sebebiyle söz konusu tespitin iptal edilerek taşınmazların ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddi ile ... İli Merkez İlçesi ... Köyünde kain 102 ada 4 ve 102 ada 5 parsellerin tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazın davalı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de taşınmazın 1972 yılındaki kadastro çalışmalarında dere olarak tescil harici bırakıldığı anlaşılmasına rağmen jeoloji mühendisi bilirkişiden taşınmazın derenin etkisinde bulunup bulunmadığı, hangi tarihte derenin etkisinden çıktığı hususlarında rapor alınmamıştır. Ayrıca hava fotoğrafı incelemesi yapılmışsa da denetime elverişli olacak şekilde rapor ekine eklenmemiş, denetime elverişli olmayan gerekçesiz ve soyut nitelikteki zirai bilirkişi raporu hükme esas alınmış, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin ne zamandan beri ve ne şekilde sürdürüldüğü belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz.
    Hal böyle olunca; sağlıklı sonuca varılabilmesi için Mahkemece mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 1 jeodezi ve fotogrametri mühendisi, 1 jeoloji mühendisi, 1 ziraat mühendisi ve fen bilirkişinin katılımıyla yeniden keşif icra edilmeli ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan; dava konusu taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, taşınmazların dere yatağı olup olmadığı ve derenin yatak değiştirip değiştirmediği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkiler giderilmeye çalışılmalı; hava fotoğraflarının uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi tarafından streoskopik yöntemle incelenmesi suretiyle taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin, dere yatağı niteliğinde olup olmadığını, dere yatağından kazanılıp kazanılmadığını, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı; jeoloji mühendisi bilirkişiden incelenen hava fotoğraflarından da yararlanılmak suretiyle taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğini, dere yatağı niteliğinde olup olmadığını, dere yatağından kazanılıp kazanılmadığını, halen aktif dere yatağında kalıp kalmadığını, aktif dere yatağında kalmıyorsa derenin etkisi altında kalan yerlerden olup olmadığını bildirir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; ziraatçı bilirkişiden, çekişmeli taşınmazların eğimini, niteliğini, toprak yapısını, bitki örtüsünü, taşınmazların imar-ihyasının hangi tarihte başlanıp tamamlandığını, üzerindeki ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, önceki ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeleyen ve sınırındaki taşınmazlarla mukayeseli değerlendirmeyi içeren, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; HMK'nin 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla raporlarda belirtilen hususların somutlaştırılması için, taşınmazlar ve çevresini tüm yönleriyle gösterecek şekilde taşınmazların ve çevresinin yakın plan fotoğrafları çektirilip fotoğraflar üzerinde çekişmeli taşınmazlar kabaca işaretlettirilmeli; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve yerel bilirkişi ile tanık sözlerini denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlettirilmeli, zilyetlikle kazanma şartlarının davalı taraf lehine oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmeli, 3402 sayılı Kadastro Kanun'un 14. maddesinde öngörülen zilyetlik yoluyla belgesizden edinilebilecek 40-100 dönümlük miktar sınırlaması da dikkate alınmak suretiyle, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu hususlar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilmesi isabetsiz olduğundan, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA,taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 08.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi