
Esas No: 2016/18256
Karar No: 2020/1789
Karar Tarihi: 12.03.2020
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/18256 Esas 2020/1789 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, maliki olduğu ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki 1/25 payın sahte nüfus cüzdanı kullanılarak düzenlenen vekaletname ile vekil kılınan davalı kardeşi ... tarafından diğer davalı ...’ye satış suretiyle devredildiğini, davalı ... adına yapılan tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde rayiç bedelin tespiti ile davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... davaya cevap vermemiş, davalı Tapu Müdürlüğü, husumet itirazında bulunmuş, davalı ... iyi niyetli olduğunu, satış bedelinin davalı vekile ödediğini, iddiaların doğru olmadığın belirtmiş, diğer davalı ... davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, sahte vekaletnameye dayalı olarak yapılan satışın yolsuz tescil hükmünde olduğu gerekçesi ile davalılar ... ve ... yönünden davanın kabulüne, Hazine aleyhine açılan davanın husumetten reddine, davalı ... yönünden subut bulmayan davanın reddine karar verilmilmiştir.
Karar, davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ..."nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, sahtecilik olgusunun sabit olduğu gözetilerek yazılı şekilde karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı ... vekilin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddine.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Davacının talebi tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkin olup, mahkemece öncelikle terditli taleplerden olan tapu iptal ve tescile karar verilmiştir. Terditli davalarda dava konusu tek olup terditli taleplerden birinin kabul edilmesi halinde diğerinin reddidildiği sonucu çıkarılamayacağı gibi terditli isteklerden ilki kabul edildiğine ve davada reddedilen bir istek de olmadığına göre davalı Hazine yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken aksi yönde karar verilmiş olması doğru değil ise de, anılan bu yanılgı yeniden yargılama
yapılmasını gerekli kılmadığından, hüküm fıkrasının 5. bendinde yer alan “Keza 1.800 TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalı Maliye Hazinesine verilmesine,” dair ibarenin hükümden çıkarılmasına; davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı H.M.K."nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz eden davacıya geri verilmesine, aşağıda yazılı 17.048.30. TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı ..."dan alınmasına, 12.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.