Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2018/5955
Karar No: 2021/1548
Karar Tarihi: 16.03.2021

Danıştay 8. Daire 2018/5955 Esas 2021/1548 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/5955
Karar No : 2021/1548

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Defterdarlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Antalya ili, … ilçesi, … mahallesi, … ada … parsel sayılı 2/B vasıflı taşınmazın 6292 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca tarafına satılması istemiyle yapılan … tarih ve … sayılı başvurunun zımmen reddine ilişkin işlemin iptaline ve taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karar ile; davacının diğer muvafakat sahibi …'den daha önceki bir tarihte hak sahibinden muvafakat aldığı, böylece yasada öngörüldüğü üzere bu tarih itibari ile hak sahibinin halefi olduğu, sonraki tarihte verilen muvafakatnamenin geçerli kabul edilemeyeceği anlaşıldığından tescil talebinin zımnen reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlılık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu zımmen redde ilişkin kısmın iptaline, davacının tescil talebi yönünden ise mahkeme tarafından idarenin yerine geçerek karar verilemeyeceğinden incelenmesi olanağı bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu tescil talebine yönelik kısmının incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca satış talebiyle ilgili idareye yapılmış iki müracaatın bulunduğu, her iki müracaatçının da aynı yasa kapsamında akdi halef konumunda olduğu, idarenin bundan birine öncelik vererek satış işlemini gerçekleştirmesinin mümkün olmadığı, her iki müracaatçının da üstün hak iddiasında bulunduğu, mevcut durum çözülmeden hukuka uygun davranması gereken idarenin işlem yapmasının mümkün olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyize konu kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Antalya ili … ilçesi … mahallesi sınırları içerisinde bulunan mülkiyeti hazineye ait 2/B niteliğindeki … ada … parsel numaralı taşınmazın tapu kütüğünde beyanlar hanesinde … oğlu … kullanımında olduğu belirtilmektedir.
Anılan taşınmaz ile ilgili olarak, davacı ile hak sahibi … oğlu … arasında 6292 sayılı Kanun kapsamında satışa esas olmak üzere Antalya 14. Noterliği'nin … tarih ve … yevmiye numarası ile muvafakatname düzenlenmiştir.
Davacı tarafından, akdi halef olduğundan bahisle anılan taşınmazın 6292 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca tarafına satılması istemiyle yapılan … tarih ve … sayılı başvurunun zımmen reddi üzerine bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinde; "Bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü şahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruşma sırasında tarafların mahkemenin sükûnunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak işlemler ile elektronik işlemlerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri uygunlanır. Ancak, davanın ihbarı ve bilirkişi seçimi Danıştay, mahkeme veya hakim tarafından re'sen yapılır." düzenlemesi bulunmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 61. maddesinde, "Taraflardan biri davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebilir. Dava kendisine ihbar edilen kişinin de aynı şartlarda bir başkasına ihbarda bulunması mümkündür ve bu şekilde ihbar tevali ettirilebilir." hükmüne, 62. maddesinde, "İhbar yazılı olarak yapılır; ihbar sebebinin gerekçeleriyle birlikte açıklanması ve yargılamanın hangi aşamada bulunduğunun belirtilmesi gerekir. Davanın ihbarı sebebiyle yargılama bir başka güne bırakılamaz ve ihbarın tevali etmesi gibi zorunlu olan durumlar dışında süre verilemez." hükmüne, 63. maddesinde ise; "Dava kendisine ihbar edilen kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılabilir." hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu taşınmaz ile ilgili olmak üzere taşınmazın tapu kütüğünde beyanlar hanesine göre hak sahibi olan … oğlu … ile dava dışı … arasında 6292 sayılı Kanun kapsamında satışa esas olmak üzere Antalya 14. Noterliği'nin … tarih ve … yevmiye numarası ile muvafakatname düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Davalı idarece, dava konusu taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca satış talebiyle ilgili idarelerine yapılmış iki müracaatın bulunduğu, her iki müracaatçının da aynı yasa kapsamında akdi halef konumunda olduğu dolayısıyla dava konusu taşınmaz ile ilgili olarak herhangi bir işlem tesis edilmediği belirtilmektedir.
Uyuşmazlık, taşınmazın zilyedi olan …'un zilyetliğinde bulunan dava konusu taşınmazı noter tarafından düzenlenen muvafakatname ile hem davacıya hem de dava dışı …'e devretmesi başka bir deyişle zilyetliği birden fazla kişiye devretmesi nedeniyle 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan başvuruların davalı idarece sonuçlandırılmamasından kaynaklanmaktadır.
Davacı tarafından, akdi halef olduğundan bahisle anılan taşınmazın 6292 sayılı Kanun'un 6. maddesi uyarınca tarafına satılması istemiyle yapılan … tarih ve … sayılı başvurunun zımmen reddine ilişkin işlemin iptali istemi ile açılan davanın sonucunda verilen karar, …'in menfaatini etkilemekte olup, yukarıda belirtilen Kanun hükümlerinde öngörülen davanın ihbarı için gerekli koşulların oluştuğu anlaşılmaktadır.
Nitekim, … tarafından tapu kütüğünün beyanlar hanesinde kullanıcı adı olarak … oğlu … şeklindeki zilyetlik tespitinin iptali ile İbrahim oğlu … olarak yazılarak zilyetlik tespitinin düzeltilmesi istemiyle dava açılmış olup, karşı davacı olarak …'nun da (işbu davanın davacısı) zilyet olarak tapudaki beyanlar hanesine adının yazılması talebiyle dava açtığı, iş bu davada ... Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile; taraflar arasındaki sorunun taşınmazın zilyedi olan kişinin taşınmazın zilyetliğini birden fazla kişiye devretmesinden kaynaklandığı, bu durumun zilyetlik şerhinin terkinini gerektiren bir durum olmayıp hangi muvafakatin geçerli kabul edileceğinin ve satışın kime yapılacağının idari bir sorun olduğu dikkate alınarak davanın ve karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, davanın resen …'e ihbar edilmesi gerekirken, davanın sonucunda menfaati etkilenecek olan …'e ihbar yapılmadan davanın esası hakkında karar verilmesinde usul hükümlerine uyarlık bulunmamaktadır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 16/03/2021 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi