
Esas No: 2019/228
Karar No: 2021/1703
Karar Tarihi: 01.11.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2019/228 Esas 2021/1703 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ ....
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
....
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
....
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/11/2018
ESAS-KARAR NO .....
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 01/11/2021
YAZILDIĞI TARİH : 02/11/2021
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili, davacı/müvekkilinin ticari amaçla kullanmak üzere davalı şirketin internet ortamında yayınladığı ilana bakarak 10/10/2016 tarihinde 85.000,00 TL değerinde bir adet çekici satın aldığını, ancak davalı şirketin KDV'yi düşük göstermesi maksadıyla araç satış sözleşmesinde satış bedelinin 54.000,00 TL olarak gösterildiğini, davalı şirket tarafından yayımlanan ilanda aracın herhangi bir kazası, hasarı ve sorunu bulunmadığının belirtildiğini, müvekkilinin satın almayı düşündüğü çekicinin plakasını hasar kaydı olup olmadığını sorgulatmak amacıyla kaza geçmişini sorgulama olarak bilinen .......'e kısa mesaj atarak öğrenmeye çalıştığını ancak sistemin sürekli hata verdiğini, müvekkilinin de ilanda belirtilen hususlara güvenerek davalı şirketin vekili olan ...'la görüşüp aracın alım-satımı konusunda anlaştıklarını ve 10/10/2016 tarihinde ... Noterliğinde düzenlenen araç satış sözleşmesi ile 2007 model H 06 tibinde ... marka çekiciyi satın aldığını, aynı gün davacının eşi olan ...'nın hesabından 85.000,00 TL'nin davalı şirket vekili ...'ın hesabına gönderildiğini, müvekkilinin 14/10/2016 tarihinde çekicinin kaza geçmişini sorgulamak amacıyla tekrar mesaj gönderdiğinde ise bahse konu çekicinin 27/10/2009 tarihinde 80.000,00 TL ve 16/05/2009 tarihinde 4.745,00 TL olmak üzere iki adet kazaya karıştığının öğrenildiğini ve müvekkilinin aynı gün bu durumu davalı şirket temsilcisine bildirdiğini, davalı şirketin eylemi nedeniyle müvekkilinin maddi yönden zarara uğradığını ileri sürüp, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 1.000,00 TL alacağın ayıplı malın öğrenildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 18/09/2018 tarihli ıslah dilekçesiyle 1.000,00 TL olan tazminat talebini 5.500,00 TL artırarak 6.500,00 TL'ye yükseltmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili, davalı ...'ın davada taraf sıfatı bulunmadığını, ... Noterliğinin 10/10/2016 gün ve ...... yevmiye sayılı araç satış sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere müvekkili ...'ın sözleşmede diğer davalı ... ... ve Tic. Ltd. Şti.'nin vekili olarak yer aldığını, dolayısıyla araç satış sözleşmesini diğer davalı şirketin nam ve hesabına yaptığını, pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle hakkında açılan davanın reddinin gerektiğini, davacının bahsettiği ilan tarihinde müvekkili şirketin internet ilanına koyduğu birden fazla aracı olduğunu, ilanda yapılan açıklamaların ......" model araca ait olduğunu, davalının ise ilandaki 2007 model 18.430 olarak tabir edilen aracı satın aldığını, davacının o tarihte satılık olan tüm araçlara baktığını, davaya konu aracı beğenerek bir ustaya incelettiğini, bilgisayarla baktırdığını ve test sürüşü yaptıktan sonra satın almaya karar verdiğini, davacının tacir olup ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi yükümlülüğü bulunduğunu ancak davacının bu şekilde hareket etmediğini, ayrıca davacı tarafından şirket tüzel kişiliğine usulüne uygun olarak yapılan bir ayıp ihbarı bulunmadığını, ikinci el ticari bir aracın satış tarihinden önce geçirmiş olduğu bir kaza nedeniyle ......kayıtlarında hasar kaydının bulunmasının tek başına hukuken aracı ayıplı hale getirmeyeceğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ
Mahkemece, davacının, davaya konu aracı (çekici) davalı şirketten ikinci el olarak satın aldığı, aracı mevcut hali ile inceleyip teslim aldığı, bununla birlikte davalının ayrıca garanti taahhüdünde bulunmadığı, satım anında davacı, aracı muayene ve varsa mevcut ayıplarını tespit ile yükümlü olduğu, bu işlemi yapmadığı anlaşılan davacının, 10/10/2016 tarihli satıştan sonra 14/10/2016 tarihinde yaptığı hasar sorgulaması neticesinde, satışa konu çekicinin 27/10/2009 tarihinde 80.000,00 TL ve 16/05/2009 tarihinde 4.745,00 TL olmak üzere iki adet kazaya karıştığını öğrenmesi üzerine dava açtığı, aracın hasar kayıtlı olmasının davalı tarafından gizlendiği konusunda dosyada yeterli delil bulunmadığı, kaldı ki davacı alıcının, basit bir araştırma yapmak suretiyle aracın hasarlı olduğuna kolayca ulaşabileceği kayıtlarla tespit edebilir ve nitekim satıştan dört gün sonra ...'e mesaj atarak hasar kaydının varlığını öğrendiği, satıcının 6098 sayılı TBK'nun 225. maddesinde düzenlenen ağır kusurundan da bahsedilemeyeceğinden, davalı şirket aleyhine açılan davanın da REDDİNE; araç satış sözleşmesinin tarafı olmayan davalı ...'ın pasif husumet ehliyetine (taraf sıfatı) sahip olmadığından bu davalı aleyhine açılan davanın da HUSUMETTEN REDDİNE karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
İstinaf kanun yoluna Davacı vekili tarafından; davada garantiye ilişkin bir talebinin olmadığı, müvekkilinin hasarlı aracın değer kaybından oluşan zararının tazminine ilişkin talebi olduğu, dava konusu çekicinin 84.750,00- TL olan hasar kaydının çekicinin mevcut hali incelenip basitçe görülebilecek bir hasar olmadığı, satıcının müvekkilden gizleyerek ayıplı malı sattığı, bir başka husus olan 08.06.2018 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, yapılan incelemede dava konusu çekicinin kupanın muhtelif yerleri bilirkişice kazındığı, hali hazır kupanın altında kırmızı boya olduğu, çekicinin orijinal boyasının mavi olduğu değerlendirildiğinde, hali hazır çekici üzerinde bulunan kupanın orijinal olmadığı, hasar sonrasında onarımında kupasının çıkma başka bir kupa ile değiştirildiği tespit edildiği, değer kaybına yönelik hesaplamaya itirazları olduğu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/11/2015 tarihli..... sayılı kararında “ Her ne kadar davaya konu aracın ayıplı olduğu yapılan teknik inceleme sonucu kesinleşmiş de olsa davacı tarafından aracın satın alınma tarihinden dava tarihine kadar yaklaşık beş yıl süre ile kullanılmaya devam edilmiş olması ile araçta tespit edilen ayıbın aracın kullanımını etkileyen bir nitelik taşımaması dikkate alındığında bu ayıbın sadece aracın değerini etkileyen bir husus olduğu, sözleşmenin feshinin davalılar açısından ağır sonuçlar doğuracağı, aracın değeri ile aracın boyasındaki ayıptan kaynaklanan değer kaybı karşılaştırıldığında araç bedelinin iadesi yerine ayıp nispetinde bedelin tenzili yoluna gidilmesinin hakkaniyete uygun olacağı anlaşılmaktadır denildiği bidirilerek başvurulmuştur.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Satıma konu araçtaki ayıp iddiasının değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
... Noterliğinin 10/10/2016 tarihli araç satış sözleşmesinde davacı tarafından davalı ..., davalı şirket tarafından verilen Trabzon 3. Noterliğinin 04/10/2016 tarih ve ...... yevmiye numaralı vekaletnameye istinaden diğer davalı şirketten 2007 model 18430 nitelikli çekicinin satın alındığı; davacı tarafça satış günü hasar sorgusunda sistem hatası verir çıktıların olduğu, 14/10/2016 tarihinde yaptığı hasar sorgulaması sonucunda ise, satışa konu çekicinin 27/10/2009 tarihinde 80.000,00 TL ve 16/05/2009 tarihinde 4.745,00 TL olmak üzere iki adet kazaya karıştığının belirlendiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına ve özellikle davacının ikinci el olarak satın aldığı aracı mevcut hali ile inceleyip teslim aldığı, bununla birlikte davalının ayrıca garanti taahhüdünde bulunduğu hususunun davacı tarafça kanıtlanmadığı, satım anında davacının, aracı muayene ve varsa mevcut ayıplarını tespit ile yükümlü olduğu, bu işlemi yapmadığı, aracın hasar kayıtlı olmasının davalı tarafından gizlendiği hususunun da kanıtlanmış olmadığı, kaldı ki davacı alıcının, basit bir araştırma yapmak suretiyle aracın hasarlı olduğuna kolayca ulaşabileceğinin de anlaşılmasına göre ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1.b.1. Maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın istinaf eden davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
HMK'nin 362/1.a maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kesin olmak üzere 01/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
.....
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.