
Esas No: 2020/243
Karar No: 2021/1371
Karar Tarihi: 27.10.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/243 Esas 2021/1371 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK ...
T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK ...
...
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
BAŞKAN : ... ...
ÜYE : ... ...
ÜYE : ... ...
KATİP : ... ...
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2019
NUMARASI ...
DAVANIN KONUSU : ... Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü
Ve
T/araflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk/ Mahkemesi’nce verilen 06/11/2019 tarih ve.....sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ :Davacı vekili, davalı Şirketin .... ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, müvekkilince adına tescilli .... ibareli markaya dayalı olarak başvuruya itiraz edildiğini, ... ... Başkanlığı tarafından marka işaretleri benzer görülerek 16. sınıfta yer alan malların başvuru kapsamından çıkarıldığını, başvurunun tümden reddi istemiyle bu karara yapılan itirazın ise ... tarafından reddine karar verildiğini, alınan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu başvuru ile müvekkiline ait .... sayılı "..." ibareli ... arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunduğunu, müvekkilinin 1989 yılında faaliyetlerine başladığını, Adana ve Mersin illerinde 159 kasa ve 25 mağaza ile faaliyetlerine devam eden bir market zinciri olduğunu, yalnızca perakende satış yapmayıp buna ek olarak kendi markası adı altında ürettiği ürünlerin de satışını gerçekleştirdiğini, müvekkilinin yapmış olduğu reklam ve tanıtım giderleriyle, açtığı mağazalarla ve verdiği hizmete gösterdiği özenle bölgesinde pazar lideri haline geldiğini, müvekkili adına tescilli "..." markası ile ayırt edilemeyecek kadar benzer "..." marka başvurusunun müvekkilinin markasının tescilli olduğu sınıflarda tescilinin SMK’ya aykırı olduğunu, müvekkilinin bahse konu edilen markalarının tescilli olduğu mal ve hizmet sınıflarının dava konusu markanın tescil edildiği mal ve hizmet sınıflarıyla ilintili/benzer bulunduğunu, ayrıca müvekkili markasının tanınmış marka olduğunu, dava konusu markanın tesadüfen seçildiğinin düşünülemeyeceğini, söz konusu başvurunun tesciline izin verilmesi halinde müvekkilinin emek ve zaman harcayarak itibar edindirdiği markasının sulandırılmasının söz konusu olacağını, davalının marka başvurusunun ..... anlamında da haksız rekabet oluşturduğunu ileri sürerek, ...... sayılı markanın tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, başvuru kapsamında kalan mallar yönünden dava konusu başvuru ile davacının itirazına mesnet marka arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı Şirket vekili, müvekkili başvurusu ile davacı markaları arasında iltibasa yol açacak düzeyde benzerlik bulunmadığını, müvekkili şirketin .... nezdindeki .... numaralı "..." marka tesciline dayanarak dava konusu marka başvurusunu yaptığını, davacının marka başvuru aşamasında yalnızca....sayılı markasına dayanması nedeniyle dava dilekçesinde dayandığı diğer markaların işbu davaya dayanak teşkil etmeyeceğini, "..." marka ibaresinin başlı başına ayırt edici bir ibare olması dolayısıyla davacının markasıyla karıştırılması ihtimalinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:Mahkemece, davacının.... tescil numaralı markası ile dava konusu yapılan davalı Şirket markası arasında tesciline karar verilen mallar bakımından mülga 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında karıştırılma ihtimali bulunmadığı, davacının dava aşamasında dayanak gösterdiği.....tescil numaralı markaları ile ilgili olarak davalının dayandığı kullanım ispatı ile ilgili delil ibraz edilmemesi veya kullanmamasına ilişkin haklı nedenleri göstermemesi nedeniyle söz konusu markalardan dolayı davalı Şirket markasının hükümsüzlüğü ile ilgili SMK'nın 6/1 maddesine dayalı talebinin, SMK'nın 19/2. maddesi gereğince dinlenebilir nitelikte olmadığı, davacı tarafından marka işlem dosyası ve dava dosyası kapsamında markasının tanınmışlığını ispat edemediği, davacının ticaret unvanının markasal olarak kullanımı veya ticari faaliyetlerinin kapsamı bakımından hem marka işlem dosyası hem dava dosyası kapsamında delil ibraz etmediği ve bu nedenle somut uyuşmazlık bakımından mülga 556 sayılı KHK'nın 8/5 maddesinin ve SMK'nın 6/6 maddesinin uygulanma imkânının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, müvekkili adına tescilli "..." markası ile ayırt edilemeyecek derecede benzer dava konusu marka başvurusu arasında iltibas tehlikesinin bulunduğunu, dava konusu başvurunun müvekkilinin markalarının serisi olarak algılanacağını, aksi yöndeki mahkeme kararının yerinde olmadığını, marka kapsamlarındaki mal ve hizmetler arasında da benzerlik bulunduğunu, müvekkili markasının tanınmışlığına ilişkin delilleri sunmalarına rağmen mahkemece bu iddiaya değer verilmemesinin hatalı olduğunu, mahkemenin SMK'nın 6/1 ve 19/1 maddesi hükümlerini hatalı değerlendirdiğini, müvekkili ticaret unvanının, davalı başvurusunun tesciline engel olmayacağı belirtilmiş ise de bu tespitin de hatalı bulunduğunu, davalı ... başvurusunun TTK anlamında haksız rekabet oluşturduğunu ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE :Dava, ... kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemlerine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dava konusu başvurunun kapsamında yer alan 9. ve 28. sınıflardaki mallarla davacının itirazına mesnet markaların kapsamlarındaki 35. sınıfta yer alan genel nitelikteki perakendecilik hizmetleri arasında benzerlik olmadığı, davacının genel nitelikte perakendecilik hizmetlerinde tescilli markasını dava konusu başvuru kapsamındaki mallar üzerinde kullanılmasının da varılan sonucu değiştirmeyeceği, davacının markasının tanınmış olduğunu da ispat edemediği, davacının ticaret unvanı ve kötü niyete dayalı iddialarının da yerinde bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davacıdan alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafından istinaf başvurusunda yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 4,90 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 27/10/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/11/2021
....
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.