3. Hukuk Dairesi 2011/19777 E. , 2012/1411 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ
Dava dilekçesinde nişan hediyelerinin aynen iadesi olmaz ise bedeli olan 15.000 TL"nin tahsili, karşı davada ise nişanın bozulması nedeniyle 20.000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesi istenilmiştir.Mahkemece her iki davanın da ayrı ayrı kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacı (k.davalı) tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dava dilekçesinde nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin aynen iadesi, olmadığı takdirde bedeli olan 15.000 TL"nin tahsili istenilmiştir.Karşı dava dilekçesinde ise, nişanın ortada hiçbir neden yokken davacı (k.davalı) tarafından haksız yere bozulduğu ileri sürülerek 20.000 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesi istenilmiştir.Mahkemece, nişanın davacı (k.davalı) Burhan tarafından nedensiz ve haksız olarak tüm düğün hazırlıkları yapıldıktan ve davetiyeler bastırıldıktan sonra bozulduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın ayrı ayrı kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı (k.davalı) verilince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, temyiz eden tarafın asıl davaya yönelik bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.Karşı davada verilen hüküm yönünden ise; TMK"nun 121.maddesine göre; nişanın bozulmasından kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan (nişanlıdan) manevi tazminat olarak uygun bir miktarda para ödenmesini isteyebilir. Mahkemece davacı nişanlının kusurlu olduğu gerekçesiyle manevi tazminata hükmedilmiş ise de; nişanın sırf davacı (k.davalı) nişanlının kusuru nedeniyle bozulduğu ispat edilebilmiş değildir.Aksine tanık beyanlarından tarafların kendi aralarında anlaşamadıkları, ilk önce davalının (k.davacının) bu işin yürümeyeceğini söylediği, davacı(k.davalı)"nın da bunun üzerine nişanı sona erdirme iradesini açıkladığı anlaşılmaktadır. Yerleşik Yargıtay kararları uyarınca nişanın bozulmuş olmasından duyulan üzüntü başlı başına tazminatı gerektirmez. Tazminata hükmedebilmek için yasada belirtilen unsurların bir arada gerçekleşmiş olması gerekir.Açıklanan nedenlerden dolayı, davalı (k.davacı)"nın manevi tazminat talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulü üsul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.