20. Hukuk Dairesi 2012/14368 E. , 2013/5265 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında...Köyü 361 ada 20 parsel sayılı 7914,15 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ham toprak niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın adına tescili talebi ile dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüyle, 361 ada 20 parselin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline dair verdiği karar, davalı Hazinenin temyizi üzerine, Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 29.12.2008 gün 2008/9309-8569 sayılı kararıyla “Mahkemece çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu, davacı lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazın sınırında orman bulunduğu halde, taşınmazın öncesinin orman olup olmadığı araştırılmamış, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14/son maddesi uyarınca aynı çalışma alanı içerisinde bir kişinin belgesiz zilyetlik yoluyla edinebileceği toplam taşınmaz miktarının sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönüm olduğu dikkate alınarak miktar sınırlaması yönünden de bir inceleme yapılmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle bölgede kesinleşmiş orman tahdidin bulunup bulunmadığı merciinden sorulup varsa orman tahdit harita ve mazbataları, kesinleşmiş orman tahdidi yoksa 1/25.000 ölçekli memleket haritası, hava fotoğrafları, amenajman planları getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde uzman ziraat ve orman mühendisleri kurulu aracılığı ile keşif icra olunmalı, taşınmazın başında icra edilecek keşif sırasında ormanla ilgili belgeler uygulanıp kapsamları belirlenmeli, dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın niteliği, intikali, tasarrufu, imar ve ihyanın başlama ve şayet bitmiş ise bitiş tarihi hususunda ayrıntılı ve maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel kayıtları ile denetlenmeli, uzman ziraatçı bilirkişi ile orman mühendisi bilirkişiden arazinin niteliği ile ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, davacı ...’nın açık kimliğinden söz edilerek aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden adına başkaca taşınmaz mal tesbit yada tescil edilip edilmediği kadastro müdürlüğü, tapu müdürlüğü ve hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüklerinden ayrı ayrı sorulup saptanmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilerek bozulmuştur,
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüyle, 361 ada 20 sayılı parselin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 02.07.2011 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 08/05/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.