16. Hukuk Dairesi 2017/3852 E. , 2020/4858 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
KANUN YOLU: TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 2007 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında yol olarak tespit harici bırakılan yaklaşık 200 metrekarelik taşınmaz bölümü hakkında, satın alma, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece verilen 22.09.2010 tarihli davanın kabulüne ilişkin hüküm, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi"nin 02.12.2011 tarih 2011/1856 Esas ve 2011/6524 sayılı ilamı ile “...makul süre içerisinde davanın açılmadığı" hususuna değinilerek bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda Hafik (Kapatılan) Asliye Hukuk Mahkemesi’nce davanın reddine karar verilmiş ve bu hükmün temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi"nin 16.01.2013 tarih 2012/7575 Esas ve 2013/274 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiş ve aynı daire tarafından karar düzeltme isteminin reddine karar verilmekle hüküm kesinleşmiştir. Bilahare davacı vekili tarafından hak ihlali iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvuru neticesinde, Anayasa Mahkemesi’nce, adil yargılanma ilkesi kapsamında davacının mahkemeye erişim hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle, yeniden yargılama yapılmasına karar verilmekle, Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, davacının davasının kabulü ile fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen kırmızı renk ile taralı 159,24 metrekare yüzölçümlü alanın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddelerine dayalı tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. TMK"nın 713/4 ve 5. fıkraları gereğince, tescil davalarında, keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli yerel ve gazete ilanlarının yöntemine uygun bir biçimde yapılması, ilanın yapıldığı gazete ile ilan tutanaklarının dosya arasına konulması ve yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi gerekir. Ne varki eldeki davada, Mahkemece yasal ilanlar yaptırılmaksızın hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle sair yönler incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.