
Esas No: 2021/11555
Karar No: 2022/298
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2021/11555 Esas 2022/298 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Hazine ve davalılar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasında, yapılan yargılama sonucunda Mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, hüküm tarafların temyizi sonucu Yargıtayca bozulmuştur. Bozma ilamında \"209 ve 223 sayılı parsellerin kuzey sınırında kaçınulmaksızın yazılan Öz'ün neresi olduğunun araştırılması, tapulama sırasında hazır bulunan muhtar ve bilirkişilerin dinlenilmesi, tarafların gösterdiği delillerin incelenmesi\" gerektiği belirtilmiştir. Yapılan yeniden yargılama sonucunda, dava çekişmeli 192, 215 ve 219 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hüküm açısından reddedilmiştir. Ancak, dava konusu 209 ve 223 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hüküm açısından Mahkemece yapılan işlem usulle uygun bulunmamaktadır. Bu nedenle, dosya Tapu Sicil Müdürlüğüne gönderilerek kayıtlar üzerine davalı şerhinin verilmesi ve adı geçenlerin dava sürecine dahil edilmesi gerekmektedir. Bu husus gözetilmeden karar verildiğinden, hükmün bozulması gerekmiştir. Kanun maddeleri 6100 sayılı HMK
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
DAVACILAR - DAVALILAR : Hazine vd.
DAVA TÜRÜ : Kadastro Tespitine İtiraz
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmün davacı-davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Mahkemenin verdiği önceki karar ... tarafından bozulmuş olup, bozma ilamlarında özetle; ".... ve paydaşlarının dayandığı tapu kaydının güney sınırında ... ve deresinin ilk tesis kaydında gösterildiğini ancak bu Özün neresi olduğu yolunda Mahkemece yapılan incelemenin yetersiz olduğu belirtilerek; bu sınır hakkında tarafların gösterecekleri tanıklar ve tapulama sırasında hazır bulunan muhtar ve bilirkişilerin dinlenilmesi, güneyde gösterilen ... güneyindeki tapulama sahasında ...'ne sınır olan parsellerin tutanakları ve dayanaklarının tüm geldileri ile getirtilip, onların kuzey sınırında bu Özün ne şekilde ve hangi isimle gösterildiğinin araştırılarak ...'nün tespit edilip tapu kaydının kapsamının belirlenmesi, bu nedenle Hazinenin 209 ve 223 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazlarının yerinde olduğu ve hükmün belirtilen sebeplerle bozulmasına; 209 ve 223 sayılı parseller hakkında daha önce davanın görüldüğü ve davalarda adına tespit edilenlerin yararına sonuçlandığı, 223 sayılı parselin ilamında sulha bütün paydaşların iştirak ettiğinin belirlendiği ve ilamın sahteliğinin iddia edilmediği ve ilamın kesinleştiğinden, Mahkemece 209 sayılı parsele ait ilamın bir delil olarak kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bu nedenle ...ve paydaşlarının bu iki parsele vaki temyiz itirazları yerinde olmadığından hükmün belirtilen nedenlerle onanmasına; hükmü temyiz eden ... oğlu ...’ın, dayanılan tapu kaydının çekişmeli 209 parsel sayılı taşınmazın batısını teşkil eden yarısına taalluk ettiğini, diğer yarısına şümulu bulunmadığını, ... oğlu ... tarafından Sulh Hukuk Mahkemesinde aleyhine açılan davanın 22.5.1942 tarihli ve 106/59 sayılı ilamıyla reddedildiğini ileri sürerek bu taşınmaz hakkında itirazda bulunduğu halde, Mahkemece bu itiraz üzerinde durulmadığı ve bu hususta araştırma ve inceleme yapılmadığı belirtilerek; davacı ...'a itirazının açıklattırılması, bu parselle ilgili bulunan şahıslardan itiraza karşı savunmalarının sorulması, taraflardan itiraz ve savunmaları dairesinde delilleri istenip sorulması ve sonucuna göre bir karar verilmesi; Mahkemece 192, 215 ve 219 parsel sayılı taşınmazlara uyduğu kabul edilen 16 ve 17 sıra numaralı tapu kayıtlarında gösterilen mezar sınırının bilirkişiler tarafından mahallinde gösterilmediği ve mezarın bulunduğu kabul edilen yerden Özün geçtiği, 3 ve 17 sıra numaralı tapu kayıt maliklerinin isimlerinin birbirini tutmadığı halde yapılan araştırma ve incelemenin yetersiz olduğu belirtilerek; mahallini iyi bilen yaşlı kimseler arasından seçilecek bilirkişiler marifetiyle kayıtların yukarıda işaret olunan yönler göz önünde tutulmak suretiyle ve sebepleri araştırılarak gereği gibi yerine uygulanması" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma ilamlarına uyularak yapılan yargılama sonunda; Hazinenin davasının kısmen kabulüne, temyize konu çekişmeli 209 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile Hazine adına; 223 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline; çekişmeli 192, 215 ve 219 parsel sayılı taşınmazların ise tespit gibi tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı-davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre, çekişmeli 192, 215 ve 219 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Dava konusu 209 ve 223 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, çekişmeli 209 ve 223 parsel sayılı taşınmazların davacı-davalı Hazinenin dayandığı Nisan 329 tarihli ve 15 sıra numaralı tapu kaydının kapsamında kaldıkları gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de, verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki; çekişmeli taşınmazlar hakkında Kozan Tapulama Hakimliğinin 11.02.1966 tarihli ve 1961/1197 Esas, 1966/4 Karar sayılı kararıyla verilen önceki hükmün temyizi neticesinde, ... 7. Hukuk Dairesinin 12.02.1968 tarihli ve 1967/4880 Esas, 1968/854 Karar sayılı ilamının (5) numaralı bendinde; ...ve paydaşlarının bu iki parsel hakkındaki itirazlarının yerinde olmadığı belirtildikten sonra, ilamın sonuç kısmında maddi hata sonucu (5) numaralı bentte belirtilen sebeplerle hükmün onanmasına şeklinde belirtilmiş, ancak ilamın (4) numaralı bendinde; bu parsellere yönelik Hazinenin temyizi yönünden ise araştırmaya yönelik bozulmuş olduğu, yine çekişmeli 209 parsel sayılı taşınmaz yönünden önceki hükmü temyiz eden ...’ın temyizi yönünden ise ... 7. Hukuk Dairesinin 25.12.1969 tarihli, 1969/7818-8531 Esas, Karar sayılı ilamıyla da; hüküm araştırmaya yönelik bozulmuştur. Dava konusu taşınmazların dosya arasına getirtilen tapu kayıtları ile tapu kütük sayfalarının incelenmesinden; ... 7. Hukuk Dairesinin 12.02.1968 tarihli ve 1967/4880 Esas, 1968/854 Karar sayılı ilamına istinaden taşınmazlar hakkında kesinleştirme işlemi yapılarak tapu kayıtlarının oluşturulduğu ve tapu kayıtlarında da bir kısım şahıslar adına intikallerin yapıldığı anlaşılmaktadır. Kadastro Mahkemesinde taşınmazlar hakkında dava devam ederken tutanak asıllarının kesinleştirilmesi işlemi hukuken geçersiz olup, sözü edilen bozma ilamının (5) numaralı bendinde belirtilen onanmasına dair ibarenin maddi hataya dayalı olduğu ve maddi hataya dayalı bozma ilamının usuli müktesep hak oluşturmayacağı da kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca; Mahkemece, Tapu Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak çekişmeli taşınmazların Kadastro Mahkemesinde davalı oldukları belirtilmek suretiyle kayıtlar üzerine davalı şerhinin verilmesi sağlanmalı, taşınmazların güncel tapu kayıtları ile tapu kütük sayfaları getirtilerek taşınmazların tapu kayıtlarında adı geçenler davaya dahil edilerek taraf teşkili tamamlandıktan sonra, iddia ve savunma doğrultusunda toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir Mahkemece, bu husus gözetilmeksizin, taraf teşkili sağlanmadan, davanın esası hakkında karar verilmiş olması isabetsiz olduğundan, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, çekişmeli 192, 215 ve 219 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu taşınmazlar hakkındaki hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, dava konusu 209 ve 223 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile bu parseller hakkındaki hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince ... Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 18.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.