Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1524
Karar No: 2021/1937
Karar Tarihi: 19.10.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi 2021/1524 Esas 2021/1937 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1524
KARAR NO: 2021/1937
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/10/2020
NUMARASI: 2017/843 Esas, 2020/526 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 19/10/2021
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuştur. Davacı vekili; davacı davalı arasında; davalıya ait ... Mah. ... Bulvarı N.... Nilüfer Bursa adresinde faaliyet gösteren mirano bar restaurant adlı işyerinde , çatı, tente, elektrik , pis ve temiz su tesisatı, alçı , macun boya , seramik kaplama işlerinin yapımı ile ilgili olarak anlaşma yapıldığını, yapılan anlaşma gereğince davacının üzerine düşen tüm edimlerini yerine getirdiğini anlaşma gereğince Nisan 2013 tarihinde davalıya teslim ederek işletmeyi açılışa uygun hale getirdiğini, yapılan iş karşılığının toplam olarak 171.916,00 TL olup, bu bedel karşılığında davalı tarafınan 74.800,00 TL ödeme yapıldığını, bakiye kalan tutarın ödenmemesi üzerine davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını , takipten sonra davalı tarafından kısmi ödeme yapıldığını, halen ödenmemiş 21.404.00 TL olduğunu, davalı şirketin itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek takibe yapılan itirazın 21.404,00 TL ÜZERİNDEN iptali ile, davalı hakkında %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davalının davacıya borcu bulunmadığını, davacı ile hiçbir zaman 171.916,00 TL üzerinden anlaşma yapılmadığını, davacının yapmış olduğu imalat tutarının 171.916,00 TL olmadığını, davacının 28/12/2012 tarihinde işler bedeli olarak 124.373,00 TL teklif verildiğini, davacının verdiği teklifinde yer alan mobilya , lareks, kaplama işleri tutarı olan 70.000,00-TL 'lik kalemin anlaşma dışında tutularak anlaşma yapıldığını, davacının işi zamanında teslim etmemesi üzerine eksiklikler olmasına rağmen 11/04/2013 tarihinde restoranı açmak zorunda kaldıklarını, davacının , sürekli anlaşma dışına çıkarak ilave fiyatlar çıkardığını, davacıya anlaşılan miktarın çok üzerinde 161.800,00 TL ödeme yapıldığını, fazla yapılan ödemelerle ilgili olarak dava açma haklarını saklı tuttuklarını, yapılan ödemelere karşılık fatura kesilmemesi nedeniyle vergi dairesine başvurma haklarını da saklı tuttuklarını, haksız ve kötü niyetli olarak açılan davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davacı tarafça, ibraz edilen fatura konusu malzemelerin dava konusu olayla ilgili olarak davalıya ait işletmede kullanıldığına dair herhangi bir delilin mevcut olmayıp bu malzemelerin dava konusu olayla ilgili olarak davalıya ait işletmede kullanıldığını ispatlayamadığını, davacının dava dilekçesinde kendisinin yaptığı işin bedelini 171.916,00 TL olarak belirtmiş olup, davalı tarafça 74.800,00 TL ödendiğini , bakiye bedelin 97.116,00- TL kısmının ödenmemiş olması nedeni ile , bu miktar yönünden takip başlatıldığını , davalının kısmi ödemelerde bulunduğu ve halen ödenmemiş 21.404,00 TL bakiye borcu bulunduğu belirttiğini, bu durumda davacı tarafça, davalıdan 171.960,00 TL -21.404,00- TL = 150.556,00 TL tahsil edildiği kabul edildiği, 150.556,00 TL 'nin tahsil edilmiş olması nedeniyle, yapılan her iki alternatif hesaplamaya göre de; davacı alacağı fazlası ile tahsil edilmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafın istinafı üzerine Dairemizde yapılan incelemede; somut olayda,taraflar arasında davalıya ait işletmede bir kısım tadilat ve imalat işlerinin yapılmasına ilişkin sözlü eser sözleşmesinin kurulduğu sabit olduğu, yapılan işin miktarı ve bedeli ihtilaflı olduğu, Yerleşik Yargıtay içtihatlarında da kabul edildiği üzere, sözlü eser sözleşmesinin varlığı halinde yani akdi ilişkinin tartışmasız olması durumunda yapılan işin tanıkla ispatı mümkün olduğu, Aksi ispat edilmediği sürece yüklenici tarafından işin işçilik ve malzeme dahil yapıldığının kabulü gerektiği, bu kapsamda taraf delilleri toplanarak, tanıklar dinlenerek malzeme ve işçilik dahil yapılan işin yapıldığı yıl piyasa rayiçleriyle bedelinin belirlenmesi, davalının bir kısım malzemeleri kendisinin tedarik ettiği ettiğinin ispatlanması halinde dikkate alınabileceği ve bundan sonra tarafların iddia ve savunması kapsamında bulunacak toplam miktardan ödenen bedelin ve varsa iş sahibi davalının temin ettiği malzeme bedelinin mahsubu ile oluşacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken bu ilkeler gözardı edilerek karar verilmesi hatalı olduğu belirtilmiştir. Mahkemece yeniden yapılan yargılama neticesinde; malzemenin iş sahibi tarafından temin edildiğini tanık beyanlarıyla kabul edildiği, bu durumda işin değerinin bilirkişi raporuna göre 29.000 TL olarak belirlendiği, malzemeler yüklenici olan davacı tarafından temin edilse bile davacının fazla ödeme aldığı bilirkişi tarafından tespit edildiğinden ve bakiye alacak olmadığından davanın reddine karar vermiştir. Davalı istinaf dilekçesinde; malzemeleri davacı aldığını, buna ilişkin faturaları ibraz ettiklerini, malzeme bedelinin 76.641,00 TL olduğu, liste olarak ne iş yapıldığını sundukları, bu listede belirtilen kalemlere ilişkin faturaların sunulduğu, keşifte de yapılan iş kalemleri ve faturaların uyuştuğunu, davalının 124.373 TLteklif verildiği beyanını kabul etmediklerini, liste de toplam değerin 171.916 TL olarak belirlendiğini, bilirkişi raporlarında yapılan iş bedelinin 74.000 TL olduğu davalının ise 161.800 TL ödeme yaptığı iddiası hayatın olağan akışına uygun olmadığını, çelişkili tanık beyanlarına dayanılarak değerlendirme yapılması ve karar verilmesi doğru olmadığını, liste ve faturalarla malzemelerin davacı tarafından temin edildiği sabit olduğundan kararın kaldırılmasını, talep etmiştir. Somut olayda, davacı tarafça davalıya ait ... Mah. ... Bulvarı N.... Nilüfer Bursa adresinde faaliyet gösteren mirano bar restaurant adlı işyerinde , çatı, tente, elektrik , pis ve temiz su tesisatı, alçı , macun boya , seramik kaplama işlerinin yapımı ile ilgili olarak anlaşma yapıldığı, davacının bu iş sebebiyle bakiye alacağının tahsili için takip başlattığı, takibe yapılan itirazın kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmış, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Davacı sözleşmeye konu malzemeleri kendisinin tedarik ettiği beyan etmiş mahkeme dinlenen tanık beyanlarından malzemelerin davalı tarafından tedarik edildiği anlaşılmıştır. Bilirkişi tarafından işin yapıldığı yıldaki rayiç değerine göre yapılan hesaplamada işin değeri 74.000 TL olarak hesaplanmıştır. Malzeme iş sahibi tarafında temin edildiğinden rayiç bedel 29.000 TL olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi tarafından yapılan incelemede malzemelerin davacı tarafından temini halinde bile davacının bakiye alacağının kalmadığı yönündeki tespiti ile mahkemenin bilirkişi raporuna göre verdiği kararda usul ve yasaya aykırı bir durum görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzeni gözetilerek yapılan istinaf incelemesi sonucunda, dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenler ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre, mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurularının HMK'nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'nin 08/10/2020 tarih ve 2017/843 Esas, 2020/526 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK'nın 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 19/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi