
Esas No: 2017/3685
Karar No: 2021/1258
Karar Tarihi: 09.03.2021
Danıştay 3. Daire 2017/3685 Esas 2021/1258 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/3685
Karar No : 2021/1258
TEMYİZ EDENLER: 1-(DAVACI): … Maden İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Limited Şirketi
VEKİLLERİ: Av. …
2-(DAVALI): … Vergi Dairesi Başkanlığı/…
VEKİLİ: Av. …
İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurularına ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirmesi nedeniyle sözü edilen faturalara konu katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosu uyarınca 2012 yılının Kasım ve Aralık dönemleri için re'sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 1. bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının faturalarını kayıtlarına aldığı … hakkındaki tespitlerden düzenlediği faturaların gerçeği yansıtmadığı sonucuna varıldığından yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı, harcamaların sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı faturalarla belgelendirilmesi, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 1. bendi özel usulsüzlük cezası kesilmesi gereken eylemler arasında gösterilmediği için kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi yönünden dava reddedilmiş, özel usulsüzlük cezası ise kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurularının, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, alış ve satışlarının kapasitelerine uygun ve birbirleriyle uyumlu olduğu, çek ile yapılan ödemelerin göz ardı edildiği, somut bilgi ve belge mevcut olmaksızın karar verildiği ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
Davalı idare tarafından, davacının kayıtlarına aldığı bazı faturaların sahte olduğu hususu yeterli ve hukuken geçerli somut tespitlerle ortaya konulduğundan, kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI:
Davalı idare tarafından, dosyada mevcut bulunan bilgi ve belgeler dikkate alındığında haksız ve mesnetsiz olduğu belirtilerek davacı temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ…'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi Vergi Dava Dairesinin kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davalı idare tarafından temyiz istemine konu edilen Vergi Dava Dairesi kararının, özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun bulunmuştur.
Davacının ilgili dönemde faturalarını yasal kayıtlarında muhasebeleştirdiği … adına komisyon karşılığı sahte fatura düzenlemek suretiyle elde ettiği gelirini kayıt ve beyan dışı bırakması nedeniyle 2012 yılı için re'sen salınan üç kat vergi ziyaı cezalı gelir vergisi yönünden davanın reddine ilişkin … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ilgili hüküm fıkrasına yöneltilen temyiz isteminin Danıştay Üçüncü Dairesinin 26/09/2019 tarih ve E:2016/11074, K:2019/5140 sayılı kararıyla aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle reddedildiği, bu karara karşı yapılan kararın düzeltme isteminin ise aynı Dairenin 01/07/2020 tarih ve E:2020/390, K:2020/2489 sayılı kararıyla reddedildiği anlaşıldığından Vergi Mahkemesince, davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki hüküm fıkrasında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idare temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Kararın; davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasına davacı tarafından yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
4. Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca nispi harç alınmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X).KARŞI OY:
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353. maddesinin 1. fıkrasında, verilmesi ve alınması icap eden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi halinde, bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların her birine, her bir belge için bu belgelere yazılması gereken meblağın veya meblağ farkının %10'u nispetinde özel usulsüzlük cezası kesileceği, aynı Kanunun 35. maddesinde ise, re'sen vergi tarhını icabettiren sebeplerin ihbarnameye yazılması gerektiği hükme bağlanmıştır.
Hukuk devletinde idari işlemlerin dayanağının ve gerekçesinin gösterilmesi hem idari işlem tesisi sırasında keyfiliğin önlenmesi, belli bir düzen ve disiplinin sağlanması hem de haklarında idari işlem tesis edilenlerin bunun nedenini daha kolay anlayıp, yasal haklarını kullanabilmeleri veya gerekli önlemleri alabilmeleri bakımından özel bir önem taşımaktadır.
Buna göre ihbarnamelerin kanunda yazılı şekil unsurlarını taşıması da bu ilkenin bir gereğidir. İhbarname içeriği kamu alacağının niteliğinin tayinine yarayacak hususların ihbarnameyle borçlunun bilgisine sunulmasıyla borçlu, hangi alacak için takip edildiğini öğrenerek buna karşı kullanabileceği savunma sebeplerine göre mercilere başvurmak veya takibin devamına izin vermek yollarını kullanabilecektir. Alacağın niteliği ve yasal dayanağının tayinine imkan verecek gerekli bilgileri taşımayan ihbarnamenin, borçluya bu olanağı sağlayacağını ve kanuna uygun olduğunu söylemek mümkün değildir.
Dosyanın incelenmesinden, dava konusu edilen ihbarnamede özel usulsüzlük cezasının dayanağı olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesinin 1. bendinin yazıldığı, ancak söz konusu ihbarnamenin dayanağı vergi inceleme raporunda aynı Kanunun 353. maddesinin 1. bendi uyarınca ceza kesilmesi önerildiği ve emtia alımlarının banka aracılığıyla yapıldığından 355. madde kapsamında eleştiri getirilmediği anlaşıldığından, bu haliyle ihbarnamenin Kanuna uygun düzenlendiği sonucuna ulaşılamayacağından Vergi Mahkemesi kararının, özel usulsüzlük cezasının yazılı gerekçeyle kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf istemine ilişkin Vergi Dava Dairesi kararının ilgili hüküm fıkrasına karşı yapılan temyiz başvurusunun bu gerekçeyle reddi gerektiği oyuyla Karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.