Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4288
Karar No: 2019/3141
Karar Tarihi: 28.05.2019

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/4288 Esas 2019/3141 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2018/4288 E.  ,  2019/3141 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi


    Davacı ... vekili ... tarafından, davalı ... Thermo Isıtma ve Soğutma Sistemleri İthalat İhracat ve Dağ. Ltd. Şti. aleyhine 05/06/2014 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; ilk derece mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 19/01/2017 günlü kararın davalı tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine yapılan istinaf incelemesinde; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulüne dair 12/04/2018 günlü ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi kararının Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı tarafından, duruşmasız olarak incelenmesi ise davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 28/05/2019 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine davacı vekili Avukat ... ile karşı taraftan davalı şirket vekili Avukat ...geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre davalının tüm; davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Davacı vekili; davalı tarafından müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibin dayanağının kefalet sözleşmesi olduğunu, fakat kefalet sözleşmesindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, takibin ilanen kesinleştiğini, müvekkiline ait taşınmazın satılmasına binaen müvekkilinin takipten haberdar olduğunu ve bunun üzerine ... 11. İcra Hukuk Mahkemesine tebligatın usulsüz olduğu iddiasıyla şikayette bulunduğunu, şikayetin kabul edildiğini, ayrıca ihale ile yapılan satışında feshine karar verildiğini, fakat ihale alıcısının bu süreçte taşınmazı 3. kişiye sattığını belirterek, uğradığı maddi zararın tazminini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece; alınan bilirkişi raporu da dikkate alınarak dava tarihinden itibaren işleyecek faiz ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükme karşı, davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurularak davanın kısmen kabulü ile dava dilekçesinde istenilen kısma dava tarihinden, ıslah dilekçesi ile istenilen kısım yönünden ıslah tarihinden faiz yürütülmesine karar verilmiş; kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
    Dava, haksız hacizden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10.000 TL maddi tazminatın 30/04/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili isteminde bulunmuş; bilahare bilirkişi raporu doğrultusunda ıslah harcı yatırarak istemini 110.000 TL’ ye çıkartmıştır.
    İstinaf mahkemesinin zarar kapsamını, haksız eylemin gerçekleştiği tarihteki duruma göre belirleme yaparak davanın kısmen kabulü isabetli olmasına rağmen; ıslah ile artırılan kısım için ıslah dilekçesinde faize ilişkin belirleme yapılmadığından ve İçtihadı Birleştirme Kararı gereği dava dilekçesindeki faiz istemi geçerli olduğundan, mahkemenin bu yönü gözetmeyerek ıslah tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi doğru olmamıştır.
    Şu durumda; ıslah dilekçesinde faiz başlangıcına yönelik bir istem olmadığına göre, ıslah edilen miktara da dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkeme kararının 6100 sayılı HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle Bölge Adliye Mahkemesinin hüküm fıkrasının 1/a bendinde bulunan “ ıslah tarihi olan 19/10/2016” ibaresinin silinerek yerine “dava tarihinden” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, davalının tüm; davacının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine, HMK 302/5 ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine ve davacı yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma avukatlık ücreti ile aşağıda yazılı onama harcının davalıya yükletilmesine, peşin alınan harcın bundan mahsubuna 28/05/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi