17. Hukuk Dairesi 2015/7191 E. , 2015/14662 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki ... sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-KARAR-
Davacı vekili; davacının maliki bulunduğu çekicinin davalı ... şirketine ... sigorta ...si ile sigortalı olduğunu, ... ...sı sonucunda davacının maliki bulunduğu araçta maddi hasar meydana geldiğini, davalı ... şirketinin ... sonrasında yan sanayi parçalarla onarılması suretiyle araçtaki hasarı 44.000,00 TL olarak tespit ettiğini, ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi vasıtası ile yapılan tespitte aracın %72,60 oranında hasarlı olduğunun belirlenerek zararın 112.527,95 TL olarak saptandığını, aracın 2011 model olması nedeniyle 10.000,00 TL değer kaybına uğradığını, yine 3. şahıslarla olan sözleşmenin feshedilmiş olması nedeniyle davacının 10.000,00 TL ticari zararın oluştuğunu beyan ederek, toplamda 132.527,00 TL tazminatın 03.04.2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; ... genel şartnamesine göre sigorta şirketinin değer kaybı ve ...nç kaybına ilişkin zararlardan sorumlu olmayıp sadece gerçek zarardan sorumlu olduğunu, davacının 45.000,00 TL hasar bedelini kötüniyetli olarak kabul etmediğini beyan ederek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 110.000,00 TL maddi tazminatın 23.04.2013 tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki sair temyiz itirazları reddedilmiştir.
2-Dosya içerisinde yer alan ekspertiz raporları ve tespit dosyası raporundan sonra mahkemece aldırılan 05.03.2014 tarihli raporda davacının maliki bulunduğu aracın davaya konu ... nedeniyle pert total olarak kabul edilmesi gerektiği ve ... tarihi itibariyle aracın 2. el piyasa rayiç değerinin 160.000,00 TL, sovtaj değerinin ise 50.000,00 TL olarak kabul edildiğinde talep edebileceği hasar bedelinin 110.000,00 TL olabileceği belirtilmiştir. Dosya içerisindeki tüm bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi ve gerçek zararın saptanması saikiyle aldırılan ... ... ... ... Üyelerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetinin 20.08.2014 havale tarihli raporlarında; davacının maliki bulunduğu aracın davaya konu ... nedeniyle pert total olarak kabul edilmesi gerektiği ve ... tarihi itibari ile aracın 2. el piyasa rayiç değerinin 160.000,00 TL, sovtaj değerinin ise 70.000,00 TL olarak kabul edildiğinde talep edebileceği hasar bedelinin 90.000,00 TL olabileceği belirtilmiştir. Kararın gerekçe kısmında dayanak tutulan bu heyet raporunun, tüm bilirkişi raporları ve ekspertiz raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi suretiyle tanzim edildiği, mahkememece hukuka uygun ve hüküm kurmak için yeterli görüldüğü belirtilmesine rağmen kararın hüküm kısmında zararın 110.000,00 TL olduğu belirtilerek hüküm kurulmuştur. Davalı aleyhine oluşan bu durum dosya kapsamı itibariyle çelişki yaratmış olduğundan yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiştir.
6100 sayılı HMK"nun 297.maddesi uyarınca, mahkeme kararında, iki tarafın iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, ihtilaflı konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutma sebepleri, sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde, hüküm sonucu kısmında da, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Belirtilen madde hükümlerine göre hakim gerekçeye uygun karar vermek zorunda olup gerekçe ile hüküm birbirine uygun olmalıdır.
Somut olayda, mahkemece, kararın gerekçe kısmında esas alınan heyet raporuna göre karar verildiği belirtilmesine karşın hüküm kısmında başka bir rapora göre hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu durum kararın gerekçesi ile hükmü arasında çelişki ortaya çıkmasına neden olup 6100 sayılı HMK m.297 ve 298 maddelerine aykırı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 21/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.