MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair İspir Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 07.12.2010 gün ve 141/595 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

KARAR

Davacı ... dava dilekçesinde; ortak miras bırakan babaları ..."a ait iken ölümü ile davalıyla kendisine eşit olarak intikal eden 390 ada 123 parselin 3.827,26 m2"sinin, ortak muris tarafından kendisine bağışlanan ve davacıya ait 108 ada 4 parselin içinde kalması nedeniyle bu parselin ¼ payının ve davalıyla yaptıkları taksim neticesi 206 ada 172 parselin 50 m2"sinin kendisine ait iken davalı adına tespit ve tescil edildiğini açıklayarak tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... 22.06.2010 tarihli yargılama oturumunda açılan davayı kabul etmediğini bidirerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, taşınmazın elbirliği mülkiyetine tabi olduğunu, davacının tek başına dava açma hakkı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; muristen intikal, taksim ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 996.maddeleri gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Dosyada bulunan ..."a ait aile nüfus kayıt örneğinden davacı ... ile davalı ..."ın 02.01.1989 tarihinde ölen ortak muris ... mirasçıları olduğu ve miras bırakanın ölüm tarihine göre terekesinin elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğu anlaşılmaktadır Elbirliği mülkiyet hükümlerinin geçerli olduğu taşınmazlarda mirasçıların birbirleri aleyhine tek başına miras payları oranında iptaline ilişkin dava açmaları mümkün olup oybirliği aranmaz (HGK 23.10.1996 T. 1996/7-522 Esas ve 1996/713 Karar). Davacı, mirasçılar arasında görülen böyle bir davada, sadece kendi payı yönünden iptal ve tescil isteğinde bulunabilir. Mahkemece bu husus nazara alınarak taraf delilleri değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı ...nun Geçici 3.maddesi yollaması ile halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 18,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine
22.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.