
Esas No: 2018/2238
Karar No: 2021/1146
Karar Tarihi: 14.10.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/2238 Esas 2021/1146 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2238 Esas
KARAR NO: 2021/1146
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/10/2017
NUMARASI: 2014/1117 Esas, 2017/907 Karar
DAVANIN KONUSU: Elatmanın Önlenmesi (Satın Almaya Dayalı)
KARAR TARİHİ: 14/10/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin satışa hazırladığı ve erken saatlerde kamyona yüklemek üzere bir gün öncesinden şirketin önüne konulan iplik çuvallarının yerinde olmaması üzerine suç duyurusunda bulunulduğunu, Cumhuriyet Savcılığı'nca ipliklerin kooperatif görevlilerince alındığının belirlendiğini, bu hususun Bakırköy 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/51 değişik iş sayılı dosyası ile belirlenmesine rağmen kooperatifin iplikleri iadeye yanaşmadığını, yapılan uygulamanın hatalı olduğunu, 13.06.2014 günlü ihtar ile bildirilmesine rağmen emtianın iade edilmediğini belirterek emtia bedeli olan 158.000,00 TL, ipliklerin teslim edilmemesi nedeni ile alıcıya ödenen 12.000,00 TL reklamasyon bedeli, ardiye ücreti olarak istenen 5.000,00 TL, tespit ve benzeri giderler karşılığı 2.500,00 TL, haksız alıkonulan ipliklerin satılamaması nedeni ile 30.000,00 TL olmak üzere toplam 197.500,00 TL'nin şimdilik 20.000,00 TL'sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 17.03.2015 tarihli dilekçesinde, talep edilen 20.000,00 TL'nin, iade edilmeyen malların için 10.000,00 TL, reklamasyon için 3.000,00 TL, ardiye gideri için 2.000,00 TL, tespit gideri için 2.000,00 TL ve kar mahrumiyeti için 3.000,00 TL yi içerdiğini belirtmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatifin ortak alanların işgalinin önlemek amacı ile ana sözleşme, yönetim planı ve genel kurul kararı gereğince işlem yaptığını, 2013 Mayıs ayından itibaren ortak alanların işgal edilmemesinin sözlü ve yazılı uyarılar ile duyurulduğunu, birçok şirketin işgale son verdiğini, ortak alanlarda bulunan sahipsiz malların güvenlik görevlileri tarafından kayıt altına alınarak kooperatifin deposuna kaldırıldığını,daha sonra malları kaldırılan kişilerin faturalarını ibraz ederek ardiye ücretini ödemek sureti ile malları teslim aldıklarını, davacının müracaatı üzerine şirket yetkililerinden yetki belgeleri ile fatura ve irsaliyelerin ve ardiye ücretinin talep edildiğini, ancak davacı tarafından malların sahipliğini kanıtlayacak belgeler sunulmadığı, ardiye ücretininde ödemediğini, belgelerin ibrazı halinde malların iade edileceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafın ana sözleşme ve genel kurul kararlarına dayanmak ile birlikte yargılama süresince somut uyuşmazlığa ilişkin genel kurul, yönetim kurul kararı ibraz etmediği, ana sözleşmede buna ilişkin bir hüküm bulunduğunu da savunmadığı, işleme dayanak gösterilen yönetim planının 10 ve 11. Maddelerinde de ortak alanların işgali halinde emtianın haber verilmeksizin alıkonulacağına ilişkin bir düzenlemeninde bulunmadığı, esasen belirtilen madde de buna ilişkin bir düzenlemede olmadığı, bulunsa dahi ihtar üzerine 2 gün içerisinde aykırılıkların giderilmesinin kooperatifçe istenmesi gerektiği, davalı kooperatif tarafından savcılık dosyasına ibraz edilen 11.11.2013 günlü ihtarda, davacıya 2 gün içerisinde aykırılığın giderilmesinin ihtar edildiği bildirilmiş ise de ihtarın kime yapıldığı konusunda bir açıklık bulunmadığı, belgenin her zaman düzenlenmesi mümkün olan belgelerden olduğu, kooperatifin ortakları arasında eşit işlem yapması gerektiği, bu kapsamda davacıya ait ... Bloktaki ... çuval ipliğin 24.11.2013 tarihinde götürüldüğü belirtilmiş olup, incelenen 22.12.2013 günlü ve 17.02.2014 günlü tutanaklarda götürülen malzemelerin ticaret emtiası olmadığı, ortak alana bırakılan inşaat malzemeleri olduğu, 17.02.2014 tarihli tutanaktaki emtianın neden ibaret olduğunun belirtilmediği, davacıya ait tutanakta dükkan numarasının yazılı olmasına rağmen, 22.12.2013 günlü tutanakta sadece ... Blok yazıldığı, diğer tutanakta ise içeriği belirtilmeyen malzemenin yangın merdiveninde olduğu belirtildiği, belirtilen tüm bu olgu ve tespitler karşısında kooperatifin yapmış olduğu işlemin yasa ve ikincil mevzuata uygun olmadığı gibi ortaklar arasında eşit işlem yapma koşulununda gözetilmediği, işlemin hukuki dayanaktan yoksun olduğu ve davacının bu yüzden uğradığı zararların tazmini gerektiği, davacının 2.000,00 TL ardiye ücreti ödediği, bunun yanı sıra malın haksız şekilde alıkonulması nedeni ile süresinde teslim edilmemesi üzerine 3.000,00 TL reklamasyon cezası ödendiği, el konulan emtia nedeni ile 1.922,68 TL kar kaybının bulunduğu gerekçesi ile davacının davasının KISMEN KABULÜ ile 2.000,00 TL ardiye ücreti, 3.000,00 TL reklamasyon bedeli, 1.922,68 TL kar mahrumiyeti olmak üzere toplam 6.922,68 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tespit giderinin yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesine, eşya bedeliyle ilgili talep yönünden, eşyanın davacıya teslim edildiği anlaşılmakla konusuz kalan talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karar yasal süresi içerisinde davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece tazminat hesabında eksik değerlendirme ve hatalı tespitlerle yalnızca müvekkili Kooperatife kusur atfedildiğini, davacı yanın kusuru olup olmadığının hiç değerlendirilmediğini, müvekkili kooperatifin 3.139 üyesi ve 4.006 iş yeri bulunan bir toplu iş yeri ve konut yapı Kooperatifi olduğunu, ticaret merkezinde düzeni sağlayabilmek, üyeler arasında eşitlik ilkesini gözetebilmek için Kooperatif Yönetim Planını eksiksiz uygulamak zorunda olduğunu, davacı yanın 325 çuval gibi büyük bir yığın ticari emtiasını tüm üyelerin kullanımına açık ortak alanda gelişi güzel, düzensizce ve umarsızca bırakmasının, üstelik defaatle ikazda bulunulmasına rağmen dikkate almamasının hiçbir değerlendirmesinin yapılmadığını, davacının Kooperatif üyesi olduğunu, Kooperatif Yönetim Planı, Genel Kurul kararları, Kooperatif Anasözleşmesinin kendisini bağladığını, yönetim planının 10. ve 11. maddelerinde bağımsız bölüm maliklerinin/ kiracılarının/ kullanıcılarının bağımsız bölüm dışını/ ortak alanları kullanamayacakları düzenlemesinin bulunduğunu, mahkemenin delilleri eksik ve hatalı değerlendirdiğini, cevap dilekçesinin ekinde "Ek-9" ve "Ek-12" de yer alan ihtarlarla ve yine aynı yetkililerce imzalı "11.11.2013 tarihli 'İhtarname' (EK-2: 11.11.2013 tarihli İhtarname) ile uyarıldığını, ancak mahkemece yalnızca 11.11.2013 tarihli ihtarnamenin irdelendiğini, mahkeme gerekçesinin yerinde olmadığını, davacının yönetim planına uymak zorunda olduğunu, dava konusu olay ile ilgisi kesin olarak tespit edilemeyen davacı yanın reklamasyon cezası ve kar kaybı taleplerinin mahkemece kabulünün hatalı olduğunu, olayda davacının kusurlu bulunduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dosya kapsamına göre; davacı şirketin davalı toplu iş yeri ve konut yapı kooperatifinin üyesi olduğu, davalı kooperatifin Kooperatif Yönetim Planına dayanarak ortak alanı işgal ettiğinden bahisle üye davacının ürünlerini bulunduğu yerden kooperatifin deposuna kaldırdığı anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, davalının Kooperatif yönetim planı gereğince ortak alana bırakılan ürünleri bulunduğu yerden depoya kaldırma ve depodan ürünleri almak isteyen üyelerden depo ücreti tahsil etme konusunda yetkisinin bulunup bulunmadığı, davacının uğradığı zararları davalıdan talep etmesinin yasal olarak mümkün olup olmadığı noktasında toplanmıştır. Mahkemece uyuşmazlık konularında bilirkişi raporu alınmıştır. 20.04.2016 tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirketin müşterisi olan dava dışı ... Tic. AŞ. ile 20.11.2013 tarihinde iplik alım sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye göre davacının satacağı ürün miktarının 17.800,00 KG, birim kg fiyatının 7,70 TL+KDV, teslim tarihinin 25.11.2011 olduğu, alıcı firmanın satıcı davacıya Zeytinburnu ...Noterliğinden keşide ettiği 03.12.2013 tarihli ihtarnamede 20.11.2013 tarihli sözleşme kapsamında 31.305 KG iplik aliminin kararlaştırıldığı, bu güne kadar toplam 13.504,70 KG iplik teslim edildiği belirtilerek bakiyesinin 3 gün içerisinde teslim edilmesini talep ettiği, akabinde alıcı frmanın 26.04.2014 tarih ve ... numaralı faturası ile toplam KDV HARİÇ 10.681.80 TL reklamasyon açıklamalı fatura düzenlediği, davacının bu faturayı hiçbir itiraz etmeyerek yasal kayıtlarına aldığı, satışa konu olan mal miktarının 17.800,00 KG olduğu, dava dışı ... firmasının ihtarnamesinde ise alınacak mal miktarını 31.305.-KG olarak belirttiği, 22.11.2013 tarihinde 13.504,70 KG malın teslim edildiği, sözleşme ile ihtarnamedeki mal miktarları arasında 17.800.30-kg fark olduğu, fiili tespitlere göre dava dışı filteks firmasına teslim edilmeyen mal miktarının (17.800-13.504.70) 4.295.30.-kg olduğu, davalı deposunda tutulan malların gerek Bakırköy 4.sulh Mahkemesinde görülen 201/51 D.İş sayılı dosya kapsamında alınan 18.06.2014 tarihli bilirkişi raporunda ve gerekse 25.06.2015 tarihli davalı ile davacı arasındaki tutanakta malların cins ve miktarının ayrıntılı olarak belirtilmediğinden davalının deposundaki ipliklerin dava dışı filteks firmasına teslim edilmeyen mallar olup olmadığı konusunda bir tespit yapılamayacağını, dava dışı ... firmasının ihtarnameden 5 ay sonra davacıya kesmiş olduğu faturadaki reklamasyon bedelinin tamamının davalı deposunda kalan sözleşme kapsamındaki mallara isabet eden bedel mi olduğu. yoksa reklamasyon bedelinin başkaca mallarıda kapsayıp kapsamadığı yönünden de bir tespit yapılamadığını, mahkemece kabul görmesi durumunda davacının kar mahrumiyetinin 1.922.68 TL olduğu belirtilmiştir.23.02.2017 tarihli bilirkişi raporunda davacının tespit dosyasında 1.275.00 TL'lık harcama yaptığı, davalı tarafından, kooperatif deposuna alınmış bulunulan iplikler için kooperatif yönetim planı çerçevesinde kooperatif tarafından ardiye ücreti olarak talep edilen 5.000,00 TL'nin davacı tarafından 13.04.2014 tarihinde davalının ... hesabına yatırıldığı, toplam 6.275.00 TL.lik davacı harcamasının, davacının yönetim planında açıkça belirtildiği halde davacının kusuru ile ortak alan işgalinde bulunmasından kaynaklı olup olmayacağı hususunun mahkemenin taktirde olduğunu, ipliklerin 24.11.2013 tarihli tutanak ile depoya alınan ipliklerin davadan sonra 25.06.2015 tarihli tutanak ite davacıya iade edildiği, davacının dava dışı firma ile 17.800 Kg ipliğin alım-satımı konusunda sözleşme imzaladığı, teslimatın 25.11.2013 tarihinde yapılacağı, teslimatın gerçekleşmemesi halinde, cezai müeyyide, zarar tazmini ve reklamasyonun davacı tarafından karşılanacağının hüküm altına alındığını, sözleşme de birim fiyat 7.70+KDV olarak belirtilmiş olmasına karşın davacı tarafından alıcı firmaya hitaben tanzim edilen 22.11.2013 tarih ... nolu satış faturasının (13.504,7 Kg Viskon iplik x 6.00 x %8 KDV= 87.510.46 TL) 87.510.46 TL olarak tanzim edildiği, diğer bir ifadeyle sözleşme birim fiyatlarına itibar edilmediği, davacının ticari defterlerine göre alıcı firmanın genellikle davacıya iplik satan firma olduğu, ... A.Ş tarafından Zeytînburnu ...Noterliğinden keşide edilen 03.12.2013 tarih ... yev. no.lu ihtarnamede belirttiği miktarın sözleşme ile uyumlu olmadığı, bu sebeple cezai şartın 17.800 - 13.504.7 = 4.295.3 Kg, için geçerli olabileceğini, alıcı ... firması tarafından reklamasyon bedeli olarak tanzim edilen 25.04.2014 tarihli, ... nolu 10.681.80 TL'si mal +854.54 TL KDV olmak üzere 11.535.34 TL'lik faturanın 4.295,3 Kg. teslim edilmeyen ipliğe mi? yoksa başka ipliklere mi ait olduğunun tespit edilemediği, mahkemece kabul görmesi durumunda davacının kar kaybının 1.922.68 TL olduğu belirtilmiştir. Kooperatif Yönetim Planının 10. Maddesinde; Bağımsız bölüm malikleri veya bu bağımsız bölümü fiilen kullananların Kesinlikle bağımsız bölüm sınırlan dışını kullanamayacakları,
11. Maddesinde ; Bağımsız bölüm maliklerinin gerek bağımsız bölümlerini ve gerekse eklentileri ile ve ortak yerleri kullanırken dürüstlük kuralına uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planının hükümlerine eksiksiz uymakla karşılıklı olarak yükümlü olduklarını, Bağımsız bölüm maliklerinin bağımsız bölümlerini yönetim planında ve yönetim planına uygun olarak bağlı kat malikleri listesinde gösterilen iştigal amaçlan dışında kullanamayacağı gibi bağımsız bölümlerinin dışını da kesinlikle kulIanamayacaklarını, Bu maddede sözü edilen yasaklara uymayan bağımsız bölüm maliklerine, gerektiğinde intifa, sükna, kira veya her nam ve şekilde olursa olsun bağımsız bölümü kullananlara Yönetim Kurulu yazılı bir uyarıda bulunarak en geç 2 gün içinde işgalin kaldırılması ve yönetim planına aykırı davranışların giderilmesini isteyeceği, Bu süre sonunda bağımsız bölümün dışında(Ortak alan) her ne şekilde olursa olsun işgal fiili devam ettiği takdirde, işgal edilen alanın M2 si için o tarihte yönetim kurulunca bloğun bağımsız bölümleri için belirlenmiş olan yıllık işletme giderinin en yüksek miktarının günlük olarak tahsil edileceği, verilen 2 günlük süre sonunda durumunu düzeltmeyen ilgili bağımsız bolüm hak sahibine 2. bir uyarı yazısı gönderilerek en geç 10 gün zarfında durumun düzeltilmesi isteneceğini, Verilecek para cezasının, haksız eylemin kesin kez kaldırılmasına kadar devam edeceğinin hüküm altına alındığı anlaşılmıştır. Taraflar, sözleşme niteliğindeki yönetim planı ile bağımsız bölüm maliklerine, belirtilen hizmetlerin en iyi bir şekilde götürülmesi, site ile ilgili iş ve işlemlerin bir elden yürütülmesi, hizmetlerin ifasının sağlanması, ortak yaşam amaçlarının gerçekleşmesi için birbirlerine karşı çeşitli edimler üstlenmişlerdir. Yönetim planı, toplu yapı kapsamındaki tüm bağımsız bölüm maliklerini, site toplu yönetim kurulu ve yöneticilerini, ada temsilciler kurulu parsel ve blok yöneticilerini bağlayıcı niteliktedir. Somut olayda, davalı kooperatif, yönetim planında bulunmayan bir yetkiyi kullandığı gibi konu ile ilgili alınmış bir genel kurul kararı da ibraz etmemiştir. Bu sebeple davacı uğradığı zararları davalıdan talep etmekte haklı olduğu, davacının 5.000,00 TL depo ücreti ödediği, kar mahrumiyetinin 1.922.68 TL olduğu, her ne kadar zamanında teslim edilmeyen ürünler için dava dışı şirket tarafından kesilen reklamasyon faturasının depodaki ürünlere ilişkin olup olmadığı konusunda bir tespit yapılamamış ise de, davalının ortak alandaki ürünleri 24.11.2013 tarihinde depoya aldığı, 22.11.2013 tarihli satış faturası gereğince davacının 17.800 kğ ürünü 25.11.2013 tarihinde teslim etmeyi üstlendiği, davacı tarafından yaptırılan tespitte 304 çuval içerisinde 14.592 kg ipliğin davalının deposunda bulunduğunun anlaşıldığı, davacı ile dava dışı şirket arasında akdedilen İplik Alım Sözleşmesinin 4. Maddesine göre, dava dışı şirketin 31.305 kg ürün için alım-satım sözleşmesinin yapıldığı beilrtilerek teslim edilen 13.504.7 kg ürün düşüldükten sonra davacıya 11.535.34 TL'lik reklamasyon faturası yansıtıldığı, davacının, davalının deposuna aldığı ürün miktarı kadar teslim yükümlülüğünü yerine getiremediğinin sabit olduğu, teslim edilmeyen ürün miktarı gözönüne alındığında mahkemece kabulüne karar verilen 3.000,00 TL'lik reklamasyon bedelinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalının istinaf başvurusunun reddine dair karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK' nın 353/1.b.1 maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf maktu karar ve ilam harcının davalı tarafından peşin yatırılan 118,22 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 58,92 TL'nin davalıya İADESİNE, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerine bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.14/10/2021