Abaküs Yazılım
Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2019/943
Karar No: 2020/264
Karar Tarihi: 11.03.2020

BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/943 Esas 2020/264 Karar Sayılı İlamı

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/943 Esas
KARAR NO : 2020/264

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/12/2014
KARAR TARİHİ : 11/03/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Bakırköy ... İcra Müdürlüğü'nün .... ve .... Esas sayılı dosyaları ile müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, takip dayanağı çeklerdeki imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, bu hususun İcra Hukuk Mahkemesi'nde yapılan yargılamalar sonucunda tespit edildiğini, çekler üzerindeki mizaya ve borca müvekkili tarafından itiraz edildiğini, imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığı tespit edilerek icra takiplerinin durdurulmasına karar verildiğini, kararların Yargıtay tarafından onandığını, Bakırköy ... İcra Müdürlüğü'nün .... esas sayılı dosyası için Bakırköy .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin .... Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, Bakırköy ... İcra Müdürlüğü'nün .... Esas sayılı dosyası için Bakırköy ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin .... Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, her iki davada öncelikle mahkemece red kararı verildiğini, ancak kararların Yargıtay tarafından bozulduğunu, bozma sonrasında her iki yargılamada mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini ve kararların onanarak kesinleştiğini, ancak icra takiplerinde ihtiyati haciz kararı alınarak müvekkilinin araçları üzerine haciz konulması nedeniyle takip borçlarının ödenmek zorunda kaldığını, bu nedenle davalının sebepsiz olarak zenginleştiğini belirterek, davacının her iki icra takibinde borçlu olmadığının tespiti ile icra tehdidi altında ödenmiş olan bedelin ödeme tarihinden itibaren en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; icra takiplerinde dosya borcunun 26/08/2011 tarihinde davacı tarafından ödendiğini, dava istirdat davası olup 1yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu, bu nedenle davanın yasal süresinde açılmadığını belirterek davanın reddine ve %20 oranında tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy ... İcra Müdürlüğü'nün .... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı ... Finans tarafından borçlular ...., .... Mobilya ve .... hakkında 17.500,00 TL asıl alacak ile işlemiş faizin tahsili istemiyle kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, borçlu .... tarafından 26/08/2011 tarihinde 22.702,97 TL, 22/07/2011 tarihinde ise 2.500,00 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Bakırköy .... İcra Müdürlüğü'nün .... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı .... Finans tarafından borçlular ..., .... Mobilya ve .... hakkında 19.000,00 TL asıl alacak ile işlemiş faizin tahsili istemiyle kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, borçlu ... tarafından 26/08/2011 tarihinde 24.594,65 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Bakırköy ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı ... tarafından davalı ... hakkında Bakırköy ....İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı takibine konu çeke yönelik imzaya itiraz edildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği, kararın 09/09/2014 tarihinde kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
Bakırköy .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin .... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı ... tarafından davalı ... hakkında Bakırköy ... İcra Müdürlüğü'nün .... Esas sayılı takibine konu çeke yönelik imzaya itiraz edildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği, kararın 09/09/2014 tarihinde kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
Taraflarca bildirilen tüm deliller toplandıktan sonra takibe dayanak çekler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi kurulu tarafından düzenlen 14/10/2016 tarihli raporda; Bakırköy .... İcra Müdürlüğü'nün .... Esas sayılı takibine konu çekte bulunan imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığı belirtilmiştir.
Yine bilirkişi tarafından düzenlenen 11/09/2017 havale tarihli raporda; takibe dayanak çekteki imzanın davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiş, kararın istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi'nin 04/10/2019 tarihli kararı ile davacının istinaf talebinin kabulü ile mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiş, karar üzerine mahkememizce yargılamaya devam olunmuştur.
Dava, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre; davalı tarafından davacının keşidecisi olduğu 2 adet çeke dayalı olarak Bakırköy .... İcra Müdürlüğü'nün .... ve .... Esas sayılı dosyalarında kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı, icra takibi sırasında haciz tehdidi altında ... Esas sayılı dosyada davacı borçlu tarafından 22/07/2011 ve 26/08/2011 tarihlerinde toplam 25.202,97 TL ödeme yapıldığı, yine ... esas sayılı dosyada davacı borçlu tarafından 26/08/2011 tarihinde 24.594,65 TL ödeme yapıldığı, böylelikle davacı borçlu tarafından her iki icra takibinde haciz tehdidi altında toplam 49.797,62 TL ödeme yapılmış olduğu, davacı borçlu tarafından her iki icra takibinde dayanak çeklerdeki imzaya itiraz edilerek Bakırköy ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin ... ve .... Esas sayılı dosyalarında dava açıldığı, mahkemece yapılan yargılamalar sonucunda her iki davada azilnamenin vekile 04/05/2009 tarihinde tebliğ edildiği, çek keşide tarihleri itibariyle vekilin görevinin sona ermiş olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile icra takiplerinin durdurulmasına karar verildiği, kararların 09/09/2014 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır.
İstirdat davası İİK'nın 72/7.maddesinde düzenlenmiş olup, istirdat davası açılabilmesi için borçlunun borçlu olmadığı bir parayı takibe itiraz etmemiş veya itirazın kaldırılması nedeniyle icra tehdidi altında ödemiş olması gerekmektedir. Somut olayda davacı icra mahkemesinde imzaya itiraz yönünde dava açmış ancak henüz karar kesinleşmeden, dolayısıyla takipler kesinleşmeden takip borçlarını ödemiştir. Bu nedenle davacı tarafından icra takiplerinde ödenmiş olan paranın icra tehdidi altında ödendiğinin kabulü mümkün değildir. Bu durumda ise somut olaydaki dava istirdat davası olmayıp, TBK'nın 78.maddesine dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tazminat davası niteliğindedir. Sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi 2 yıl olup davalının zamanaşımı defi bulunmadığı gibi, İcra Mahkemesi kararlarının kesinleşme tarihi dikkate alındığında zamanaşımı süresinde dolmamıştır. Bu itibarla davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir. Öte yandan dava istirdat davası olmadığından kötüniyet tazminatı talep edilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davacının tazminat isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜNE,
2-49.797,62 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alacağın 2.500,00 TL kısmına ödeme tarihi olan 22/07/2011 tarihinden itibaren, 47.297,62 TL kısmına ise ödeme tarihi olan 26/08/2011 tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari avans faizi uygulanmasına,
4-Koşulları oluşmadığından davacının tazminat isteminin reddine,
5-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.401,67 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 850,45 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.551,22 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafça sarf edilen 850,45 TL peşin harç, 2.500,00 TL bilirkişi ücreti, 433,35 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 3.783,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret tarifesi gereğince 7.273,69 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı HMK.'nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı karar verildi. 10/03/2020


Katip ....
¸e-imza


Hakim ...
¸e-imza






Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi