Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10529
Karar No: 2015/15070
Karar Tarihi: 25.12.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/10529 Esas 2015/15070 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/10529 E.  ,  2015/15070 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacılar ..., ..., ..., ... ve ... ile davalılar ... Sigorta A.Ş., .... ve ... arasındaki dava hakkında ... 12. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 14.05.2013 gün ve 2009/ 748 Esas ve 2013/ 214 Karar sayılı hükmün Dairemizin 23.03.2015 gün ve 2013/18394 Esas ve 2015/ 4729 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı .... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    - K A R A R -

    Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik (ZMMS) sigortacısı olduğu aracın davacıların murisi ...’a çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini ileri sürerek, ıslahla birlikte 2.545,69 TL. maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini savunmuştur.
    Davalı ... şirketi vekili maddi tazminat yönünden sorumluluklarının poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, manevi tazminat yönünden ise sorumluluklarının bulunmadığını bildirmiştir.
    Davalı .... vekili ise kaza yapan aracın müvekkiline ait olduğunu ancak ... İnş. Nak.San Tic. Ltd. Şti’nin kullanımında olduğunu, kaza sırasında aracı kullanan sürücünün anılan şirketin elemanı olduğunu belirterek davanın husumet ve esas yönünden davanın reddini savunmuştur.
    Davalı sürücü ... cevap vermemiştir.
    İhbar olunan ... İnş. Nak.San Tic. Ltd. Şti. vekili ise müvekkilinin davalı ....’nin taşeron firması olarak beton taşıma işi yaptığını, kaza yapan aracın anılan davalıya ait olduğunu ancak, müvekkili şirket tarafından beton taşıma işinde kullanıldığını, sürücünün de müvekkili şirket elemanı olduğunu bildirmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre davanın ıslah edilen miktar üzerinden kabulü ile 2.545,69 TL maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen
    tahsiline, her bir davacı için 5.000,00’er TL üzerinden manevi tazminat isteminin kısmen kabulü davalılar .... ve ...’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı ... şirketi hakkındaki manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı .... vekilinin temyizi üzerine Daire’nin 23.03.2015 gün, 2013/18394 esas ve 2015/4729 karar sayılı ilamı ile onanmış, bu kez davalı .... vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
    1-Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin, aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki 6100 sayılı HMK.nin geçici 3. maddesinin 2. fıkrası delaletiyle 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dava trafik kazasından kaynaklanan vefat nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre, trafik kaydı işleteni kesin olarak gösteren bir karine değilse de onun kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak, trafik kaydına rağmen işletenliğin 3. kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Aynı yasanın 3. maddesinde ” İşleten: araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görünen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı kanunun 85. maddesinde ise “ bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne yer verilmiştir.
    Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, araç malikleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılması için bir başka kimseye devir edilmesi halinde (kısa bir süre için kiralanmaması kaydıyla) artık üzerindeki fiili hakimiyeti
    kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekir. Bunun sonucu olarakta, araç maliki sorumlu tutulmamalıdır. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay’ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir.
    Somut olayda davalı davalı .... vekili, kazaya karışan aracın müvekkiline ait olduğunu ancak, aracın ... İnş. Nak.San Tic. Ltd. Şti.’nin kullanımında olduğunu, araç sürücüsünün de ... İnş. Nak.San Tic. Ltd. Şti’nin elemanı olduğunu, 21.11.2008 günlü cevap dilekçesinin netice bölümünde de aracın ... İnş. Nak.San Tic. Ltd. Şti’ne kiralanmış olduğunu bildirerek kaza sırasında işleten olmadığı için husumet itirazında bulunmuş, 05.06.2009 günlü delil listesinde aracın kira sözleşmesini de göstermiştir. İhbar olunan ... İnş. Nak.San Tic. Ltd. Şti. vekili ise 14.03.2011 günlü dilekçesinde kaza yapan aracın müvekkili şirket tarafından çalıştırıldığını, olay sırasında aracı kullanan sürücünün de ... İnş. Nak. San Tic. Ltd. Şti’nin elemanı olduğunu bildirmiştir. Mahkemece, davalı .... vekilinin delil listesinde belirttiği kira sözleşmesi getirtilmemiş, davalı .... vekilinin işleten olmadığı yönündeki savunması ile ihbar olunan şirket vekilinin bu savunmayı destekler biçimdeki beyanları karar yerinde irdelenmeden, davalı ....’nin kaza sırasında işleten olup olmadığı hususu tartışılmadan yazılı olduğu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulmuştur.
    Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan yasal düzenlemelerde göz önünde bulundurularak, davalı ....’nin delil listesinde gösterdiği kira sözleşmesi getirtilerek, taraflar arasında tanzim edilen kira sözleşmesinin uzun süreli ve 3. kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesi olup olmadığı, aracın teslim edilip edilmediği, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma olup olmadığı, kira sözleşmesinin ve kira bedelinin maliye ve vergi dairelerine bildirilip bildirilmediği, gerektiğinde .... ve ... İnş. Nak.San Tic. Ltd. Şti’nin ticari defter ve kayıtları üzerinde
    konusunda uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle kira sözleşmesinin, fatura, ruhsat ve cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, davalı şirketin işletenlik sıfatının devam edip etmediği hususları tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik incelemeyle karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı .... vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı .... vekilinin karar düzeltme itirazların kabulü ile Daire’nin 23.03.2015 gün, 2013/18394 esas, 2015/ 4729 karar sayılı onama ilamı ortadan kaldırılarak yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, temyiz ve karar düzeltme peşin harçların istek halinde davalı ... AŞ"ye geri verilmesine 25.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi