17. Hukuk Dairesi 2013/483 E. , 2014/118 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 23. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/10/2012
NUMARASI : 2009/163-2012/413
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı İçişleri Bakanlığı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R -
Davacı vekili; davalı sürücüsünün yaya geçidinde müvekkiline çarptığını, müvekkilinin ağır yaralandığını, hayati tehlike tanısıyla hastaneye kaldırılan davacının bacağına çivi konulmak suretiyle ameliyat edildiğini, dişlerinin çekildiğini, vücudunun çeşitli yerlerinde ve yüzünde çoğu derin yaralar husule geldiğini, davacının kaza sırasında üstündeki elbisenin kırıklar nedeni ile kesilerek çıkarıldığını ve gözlüğünün kaybolduğunu, tekrar gözlük alındığını, çekilen dişler yerine protez diş takımı konulduğunu, ameliyat ve diğer tedavi yöntemleri, vücudundaki yaralar uzun süreli uygulamaların tedavi ve bakım harcamaları yapılması gerektirdiğini, müvekkilinin mesleğinin avukatlık olduğunu, davacının uzun süre 90 gün işinden ve gücünden kaldığını, bakmakta olduğu davaları etkilediğini, Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi Başkanlığını yaptığını ve kazanın çalışmaları üzerinde olumsuz etkiler yaptığını, davacının uğradığı maddi zararlar karşılığında 25.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın, birleşen dava ile 40.000,00 Tl tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı İçişleri Bakanlığı vekili, kazanın meydana gelmesine davacının alkollü olması, dikkatsiz kontrolsüz ve hızlı bir şekilde karşıdan karşıya geçmek istemesinin neden olduğunu, sürücüsünün olayda hiçbir kusuru bulunmadığını, davacı taleplerinin farazi ve fahiş olduğunu, birleşen davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Anadolu Anonim Türk Sigorta A.Ş.vekili, davadan önce başvuru yapılmadığını, alacağın haksız fiilden kaynaklandığından dava tarihinden yasal faiz uygulanabileceğini, bakıcı gideri ve manevi tazminatın teminat dışı olduğundan reddi gerektiğini, bakıcı gideri ve manevi tazminat taleplerinin reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre asıl davanın ve birleşen davanın birlikte değerlendirilerek;1- Davacının geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik ile ilgili taleplerinin kabulü ile, 13.680,00 TL geçici iş göremezlik bedeli, 44.288,95 TL sürekli iş göremezlik bedelinin 07.05.2008 tarihinden işleyecek yasal faizi ile (Davalı sigortanın dava tarihinden işleyecek yasal faizle sorumlu olması kaydıyla) davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Tedavi bedeli, ulaşım bedeli, kıyafet ve gözlükle ilgili talebinin kısmen kabulü ile, 2.481,20 TL nin davalı İçişleri Bakanlığından alınıp davacıya verilmesine, davacının fazla taleplerinin reddine,
Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 5.000,00 TL nin 07.05.2008 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalı İçişleri Bakanlığından alınıp davacıya verilmesine, davacının fazla taleplerinin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı İçişleri Bakanlığı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
1-1086 Sayılı HUMK"nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir.
Somut olayda, mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda, geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatları yönünden davalı sigorta şirketi 40000 TL"sinden dava tarihinden itibaren yasal faiz ile sorumluluğuna, tedavi bedeli, ulaşım bedeli, kıyafet ve gözlük ile ilgili 1920,802 TL"nin davalı iiçişleri Bakanlığı"ndan tahsiline dair karar verildiği belirtilirken gerekçeli kararda ise Davalı sigortanın dava tarihinden işleyecek yasal faizle sorumlu olması kaydıyla ve Tedavi bedeli, ulaşım bedeli, kıyafet ve gözlükle ilgili talebinin kısmen kabulü ile, 2.481,20 TL nin tahsiline karar verildiğinin belirtilmiş olması yukarıda açıklanan yasa maddelerine aykırılık teşkil ettiğinden 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararı uyarınca bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre davalı İçişleri Bakanlığı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı İçişleri Bakanlığı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 13.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.