Abaküs Yazılım
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/102
Karar No: 2021/1220
Karar Tarihi: 07.10.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi 2020/102 Esas 2021/1220 Karar Sayılı İlamı

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ

T.C.
ANKARA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
20.HUKUK DAİRESİ
....
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : ... ...
ÜYE : ... ...
ÜYE : ... ...
KATİP : ... ...

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK
MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2019
NUMARASI ....

DAVANIN KONUSU : ... Marka Kararı İptali, Hükümsüzlük

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07/11/2019 tarih ve ....K. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalılar tarafından istenmiş ve istinaf dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkilini.... ilanı üzerine müvekkili tarafından .....itirazda bulunulduğunu, ancak itirazın yerinde görülmeyerek reddedildiğini, bu kararın yeniden incelenmesi talebinin de nihai olarak ... tarafından reddedildiğini, oysa davalı başvurusunda müvekkilinin “...” markasındaki “...” ibaresinin yer aldığını, müvekkilinin 2001 yılından beri faaliyet gösteren sektörün öncü ve en büyük firmalarından biri olduğunu, e-ticaret alanındaki faaliyetlerini ... online alışveriş sitesi üzerinden gerçekleştirdiğini, halk tarafından müvekkilinin markalarının bilinir olduğunu, her iki taraf markasının da tüketiciye verdiği kavramsal algının aynı olduğunu, markalar arasında iltibas ve karıştırılma ihtimali bulunduğunu, dava konusu markanın birebir müvekkilinin markasının tanınmış olduğu emtialarda tescil edilmek istenildiğini, davalının bu tescilinin, haksız ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek ...'nın .... sayılı kararının iptali ile dava konusu....başvuru numaralı “... ...” ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkilinin markasındaki “....ibarelerinin aynı anlamlara gelen kelimeler olmadığını, “... ...” ve “... ...” ibareleri arasında “...” kelimesi dışında “...” olarak bir benzerlik bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, müvekkili Kurum kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu .... sayılı ve “... ...” ibareli marka başvurusu ile davacı yanın “... ...” esas unsurunu haiz seri markaları arasında, davacı yan markalarının tanınmışlığının da bulunduğu 35. Sınıf hizmetler bakımından SMK'nın 6/1. maddesi anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimali olduğu, davacı taraf markasının tanınmış marka statüsünde olduğu, davacının tanınmışlığının bulunduğu 35. Sınıf hizmetlerde dava konusu markanın tescilinin, davacı markasının sulanmasına, ayırt edici karakterinin zayıflamasına neden olabileceği, bu nedenle 6/5 maddesinin şartlarının da somut olayda oluştuğu, dava konusu başvurunun kötü niyetle gerçekleştirilmiş bir başvuru olduğu hususunun ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, ... sayılı kararının iptaline,... sayılı markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde, Sınai Mülkiyet Kanunu’nun açık hükmü gereği mezkur davanın yetkisiz yerde açıldığını, "..." kelimesinin bir fiil olduğunu ve önüne ya da arkasına gelen kelime ile ... değişikliğine uğradığını, “sattıngitti”nin tamamen geçmiş zamanı ifade ettiğini, ürünün veya hizmetin satıldığını vurguladığını, markalar arasında benzerlik bulunmadığını, mahkeme kararının yerinde olmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde, tarafların markaları arasında benzerlik bulunmadığını, SMK’nın 6/1. maddesi uyarınca karıştırma ihtimalinin olmadığını, SMK’nın 6/5. maddesindeki koşulların da bulunmadığını ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

GEREKÇE : Dava, ... marka kararı iptali, hükümsüzlük istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davalı ......sayılı ve “... ...” ibareli marka başvurusu ile davacı Şirketin “... ...” esas ibareli tanınmış seri markaları arasında, SMK'nın 6/1. maddesi anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin olduğu, davacının “... ...” ibareli markasının tanınmış marka statüsünde olduğu, davacının tanınmışlığının bulunduğu 35. Sınıf hizmetlerde dava konusu markanın tescili halinde, bu durumun davacının itirazına mesnet markasının sulanmasına, ayırt edici karakterinin zayıflamasına neden olabileceği, SMK'nın 6/5. maddesinin şartlarının da somut olayda oluştuğu anlaşılmakla, davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esas yönünden reddine dair hüküm kurmak gerekmiştir.


HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;
1-Davalılar ... vekili ile ... vekilinin istinaf başvurularının HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalılar ... ile ...'ndan alınması gereken 59,30'ar TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalı taraflarca istinaf başvurusunda ayrı ayrı yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL'nin davalılardan ayrı ayrı tahsili ile Hazine'ye irat kaydına,
3-İstinaf aşamasında davalılar ... ile ... tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdelerinde bırakılmasına,
4-İstinaf aşamasında duruşma açılmadığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oybirliği ile 07/10/2021 tarihinde HMK 361. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/10/2021


Başkan
...

Üye
...

Üye
...

Katip
...

...




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi