
Esas No: 2018/1880
Karar No: 2021/1104
Karar Tarihi: 07.10.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2018/1880 Esas 2021/1104 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/1880 Esas
KARAR NO: 2021/1104
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/03/2018
NUMARASI: 2015/871 Esas, 2018/340 Karar
DAVANIN KONUSU: İTİRAZIN İPTALİ (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 07/10/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; taraflar arasında düzenlenen 17/05/2012 tarihli danışmanlık ve hizmet sözleşmesi ile davalı yüklenicinin; -mülkiyeti vakıflara ait arsanın müvekkili işveren adına kiralanması ve arsada sağlık tesisi ve hastane yapmak için gerekli olan tüm ruhsat ve izinleri işveren adına alınması, uygulama projesinin yapılması ve yeri sağlık tesisi yapmaya hazır hale getirilmesi taahhüdünde bulunduğunu; davalının edimleri karşılığında müvekkilinin 150.000,00 USD ödeyeceğini, müvekkili şirketin 100.00000 USD'yi peşin olarak davalıya ödediğini, ancak davalının sözleşmede belirlenen sürede edimlerini yerine getirmediğinden sözleşmeyi feshettiklerini ve ödedikleri paranın iadesini talep ettiklerini, davalının 11.980,00 USD'yi iade ettiğini, davalının yaptığı hizmet bedeli ile iade ettiği paranın düşülmesinden sonra kalan 82.000,00 USD'nin ödenmesi hususunda taraflar arasında 19/07/2014 tarihli borç ödeme protokolü imzalandığını, ancak davalının borç ödeme protokolü gereği müvekkili şirkete borcunu ödemediğinden 82.000,00 USD alacağın tahsili için davalı aleyhine takip başlattıklarını, davalının takibe haksız itiraz ettiğini, takipten sonra davalının müvekkiline toplam 20.000,00 USD ödeme yaptığını belirterek bu ödeme düşülerek davalının takibe itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının alacağın % 20'si tutarında icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı davayı cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davalının borç ödeme protokolüne göre ödemede bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının takibe itirazının kısmen iptaline, takibin 62.000,00 USD alacak üzerinden devlet bankalarınca USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına fiili olarak uygulanan en yüksek oranı ile devamına, alacak likit olmadığından icra tazminatı talebinin ise reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde; alacaklarının likit olmasına rağmen icra tazminat taleplerinin reddedildiğini, davalının takipten sonra yaptığı ödeme düşüldükten sonra 62.000,00 USD üzerinden harçlandırarak davayı açtıklarını, mahkemece takibin 62.000,00 USD üzerinden devamına karar verildiğini, buna göre davanın tamanen kabulüne karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulü karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulü ile alacağın % 20'si oranında icra tazminatına hükmedilmesini talep ve istinaf etmiştir. Davalı, istinaf başvurusuna cevap vermemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: HMK'nın 357 maddesi uyarınca kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı yapılan inceleme neticesinde; Dava, borç ödeme protokolünden doğan alacağın tahsili için yapılan takibe itiazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacının 82.000,00 USD alıacağın fiili ödeme günündeki TC Merkez Bankası efektif satış karşılığının tahsili amacıyla davalı aleyhine İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası ile takip başlattığı, davalını yasal süresinde takibe itirazı üzerine, itirazın iptali ve takibin devamı için eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile takibin 62.000,00 USD üzerinden devamına, alacak likit olmadığından icra tazminatı talebinin ise reddine karar verilmiş, davalı taraf davanın tamamen kabul edilerek icra tazminatına hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İİK'nun 67/2 maddesi gereğince inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşul olup, borçlunun itirazının kötü niyetli olması gerekmez. Bundan başka alacağın likit ve belli olması da gerekir. Somut olayda, takip konusu alacak, borç ödeme protokolü ile belirlenmiş olup davalının asıl alacağın % 20'si tutarında icra tazminatına da mahkum edilmesi gerekir. Yabancı para alacağına ilişkin icra takibine yapılan itirazın haksız olması halinde inkar tazminatının yabancı para üzerinden değil, Türk lirası olarak karara bağlanması gerekir. Yargıtay'ın yerleşik kararları gereği, itirazın iptali davalarında borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında takip tarihi itibarıyla haklı olup olmadığı belirleneceğinden yabancı para alacağının takip tarihindeki rayice göre Türk Parası karşılığı üzerinden icra tazminatına hükmedilmesi gerekir. Bu nedenle mahkemece 62.000,00 USD'nin takip tarihindeki karşılığı olan 144.534,40 TL'nin % 20'si tutarında icra tazminatına hükmedilmesi gerekir. Dava dilekçesinde, davalının takipten sonra yaptığı toplam 20.000,00 USD ödeme düşülerek 62.000,00 USD yönünden davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesinin talep edildiği gözetilerek mahkemece davanın kabulü ile takibin 62.000,00 USD asıl alacak ve takipte istenen faiz oranı üzerinden devamına, davalının 144.534,40 TL'nin % 20'si tutarında icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekildi karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenle ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından HMK'nın 353/1.b.2 bendi gereğince yeniden esas hakkında davanın kabulüne ve davalının icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/871 Esas, 2018/340 Karar 30/03/2018 tarihli kararının HMK'nın 353/1.b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yeniden HÜKÜM TESİSİNE, 2a-Davanın kabulü ile İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasına davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 62.000 USD asıl alacak ve takip tarihinden asıl alacağa işleyecek % 10 (devlet bankalarınca USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına fiili olarak uygulanan en yüksek faiz oranı) faiz ile devamına, 2b-Davalının 144.534,40 TL'nin % 20'si tutarında icra tazminatına mahkum edilmesine, 2c-Alınması gerekli 12.808,98 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 2.246,46 TL'nin düşümü ile eksik kalan 10.562,52 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine, 2d-Davacı tarafça yatırılan 2.246,46 TL peşin harç ile (31,80 TL ilk masrafı+ 76,75 TL posta masrafı+ 750,00 TL bilirkişi ücreti =) 858,55 TL yargılama giderinin davalıdan ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, 2e-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 21.575,90TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 2g-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, İstinaf Giderleri Yönünden 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 4-Davacı tarafça karşılanan 134,00 TL harçlar toplamı ile 23,50 İstinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, 6-HMK 333.maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştikten sonra yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b/2 bendi ile aynı kanunun 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.07/10/2021
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.