Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19488
Karar No: 2019/10469
Karar Tarihi: 24.10.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/19488 Esas 2019/10469 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/19488 E.  ,  2019/10469 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, sözleşmeye ve 5510 Sayılı Kanun hükümlerine göre hizmet verilerek faturalandırma yaptıklarını, ancak ödemeler sırasında davalı tarafından SUT"a ve sözleşmeye aykırılık nedeniyle cezai işlem uygulandığını, davalı kurumun haksız kesinti, eksik ödeme ve faiz uygulaması yapmış olduğunun tespiti ile haksız kesintilerden kaynaklı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL"nin işlemin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş 23/11/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile birlikte dava değerini 1.968.380,03 TL olarak ıslah etmiştir.
    Davalı, yapılan inceleme sonucu kesinti işlemlerinin ... Uygulama Tebliği ve ilgili mevzuatlar doğrultusunda gerçekleştirildiğini, dolayısıyla kesintinin yerinde olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, açılmış bulunan davanın kabulü ile, 10.000,00 TL"lik kesintinin dava tarihinden 1.968.380,03 TL"nin ıslah tarihi olan 23/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6100 sayılı HMK"nun 294. maddesi gereğince mahkeme, yargılamanın sona erdiği duruşmada hükmü vererek tefhim eder. Hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. HMK"nun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Yine HMK"nun 298/2. maddesi gereğince de, gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Kararın gerekçesi ile hükmün birbirine uyumlu olması gerekir.
    Somut olayda; davacı, davalı Kurumun uyguladığı cezai işlemler, faiz kesintisi ve eksik fatura ödemesinin aralarındaki sözleşme ve yürürlükteki mevzuata aykırı olduğunu iddia ederek bu kesintilerin iptalini talep etmiştir. Davalı taraf ise kesintilerin yerinde olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece karar gerekçesinde; bilirkişice yapılan inceleme neticesinde cezai işlemler ve faiz kesintilerinin 2.018.380,03 TL"sinin yerinde olmadığının anlaşıldığı bu miktarın 50.000,00 TL"sinin ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde karara bağlandığı, kalan miktarın 1.968.380,03 TL olduğu anlaşılmakla bu miktarın 10.000,00 TL"sinin dava tarihinden itibaren bakiye olan 1.958.380,03 TL"sinin ise davalının daha önce bu miktar için temerrüde düşürülmediği anlaşılmakla ıslah tarihi olan 23/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili gerektiği belirtilmişken, kısa kararın verildiği duruşma tutanağında, “açılmış bulunan davanın kabulü ile, 10.000 TL"lik kesintinin dava tarihinden 1.968.380,03 TL"nin ıslah tarihi olan 23/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde karar verilmiş ve hüküm böylece tefhim edilmiştir. Böylelikle kısa kararda davanın 1.978.380,03 TL üzerinden kabulüne dair hüküm kurulmuşken, gerekçeli kararda davanın 1.968.380,03 TL üzerinden kabulüne yönelik gerekçe yazılmak suretiyle duruşma tutanağına geçirilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında aykırılık yaratıldığı anlaşılmıştır. Bu husus, az yukarıda açıklanan kısa kararla gerekçeli karar ve hüküm fıkrasının birbirine uygun olması gerektiğine ilişkin ilke ve yasa hükümlerine aykırı olup mahkemece, 10.04.1992 gün ve 1991/7 esas ve 1992/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da benimsendiği gibi, kısa karar ile bağlı kalınmaksızın, ancak kısa karar ile gerekçeli karar ve hüküm fıkrası arasındaki çelişki giderilecek şekilde yeniden bir karar verilebilmesi için usul ve yasaya aykırı olan hükmün bozulması gereklidir.
    2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, (2) no"lu bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi