8. Hukuk Dairesi 2011/598 E. , 2011/5346 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
... ve ... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ....Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 03.06.2009 gün ve 90/89 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili ile davalı taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacılar dava dilekçesinde, ada ve parsel numaralarını belirttikleri toplam 22 adet taşınmazın ortak miras bırakan (babaları) ...tan mirasen intikal ettiğini, taksim yapılmadığını, iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olduğunu, ancak, kadastro çalışmaları sırasında murisin tüm mirasçıları adına yazılması gerekirken, davalı erkek kardeş adına tespit ve tescil edildiğini açıklayarak miras payları oranında iptal ve tescil istemişlerdir.
Davalı taraf, dava konusu 130 ada 13 ve 47 parsel sayılı taşınmazları kadastrodan önce üçüncü kişiden haricen satın aldığını, bu parsellerle ilgili kadastro tespitlerinin doğru olduğunu, bunun dışındaki dava konusu öteki tüm parsellerin ortak miras bırakandan kaldığını, davacıların taşınmazlarda payları bulunduğunu, diğer 20 adet taşınmaza ilişkin davayı kabul ettiğini açıklamıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, dava konusu 130 ada 13 ve 47 parseller yönünden açılan davanın reddine, dava konusu diğer 20 adet parsele ilişkin davanın kabulü ile bu taşınmazların tapu kayıtlarının iptal edilerek tarafların murisi ...mirasçıları adına verasette iştirak halinde tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Hüküm, süresi içerisinde davacılar vekili ile davalı tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller tüm dosya kapsamından; dava konusu yapılan tüm taşınmazlara ilişkin tapu kayıtları ve kadastro tutanakları getirilmiştir. 101 ada 14 ve 19, 103 ada 10, 106 ada 5, 107 ada 4, 108 ada 13, 116 ada 28, 30 ve 36, 121 ada 10 ve 15, 123 ada 19, 126 ada 4, 127 ada 10, 19 ve 29, 130 ada 1, 13, 40 ve 47 parsel sayılı taşınmazların müstakilen davalı ... adına tespit ve tescil edildikleri anlaşılmaktadır. Yine dava konusu 140 ada 4 parselin 1/2 paylı olarak ...ve ... adına kayıtlı olduğu, dava konusu 106 ada 6 nolu parselin ise Hazine adına tescilli olduğu belirlenmiştir. Dava konusu 130 ada 13 ve 47 parsellerin davalı ... adına kayıtlı oldukları sabittir. Davalı kişi 130 ada 47 ve 13 nolu parselleri kadastrodan önce 24.04.1971 tarihinde üçüncü şahıs olan..."ün haricen satışından edinmiş olup zilyetliğinin halen davalı kişide bulunduğu ve harici satış senedinin bu iki parsele ait olduğu anlaşılmaktadır. Dosya içerisinde tarafların ortak miras bırakanı ...a ait veraset belgesi ya da nüfus aile kayıt tablosu bulunmamaktadır. Ancak, davacılar kendi miras payları oranında iptal ve tescil istemişlerdir. Eldeki dava ise mirasçılar arasında görülen bir davadır. Ne var ki, mahkemece talep aşılarak davalı kişi üzerindeki tüm tapu kayıtları iptal edilmiş ve tarafların ortak miras bırakanının tüm mirasçılar adına verasette iştirak üzere tescile karar verilmiş ise de, bu durum 6100 sayılı HMK"nun 26 ve 33. maddelerine aykırılık teşkil etmektedir. Bundan ayrı davalı taraf ilk oturumdan önce, davayı, dava konusu 20 adet parsele yönelik olarak kabul etmiştir.
Hal böyle olunca, davalının, kadastrodan önce, üçüncü kişiden haricen satın aldığı dava konusu 130 ada 47 ve 13 parsellere ilişkin davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Hükmün bu bölümüne ilişkin karar usul ve yasaya uygundur, ONANMASINA,
Bundan ayrı, 106 ada 6 nolu parsel dava dışı Hazine adına kayıtlıdır. Bu parselle ilgili davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru olmamıştır. Öte yandan, dava konusu taşınmazlardan 140 ada 4 nolu parselde tarafların ortak miras bırakanının 1/2 payı bulunmakta olup bu pay üzerinden davacıların miras payı oranında iptal ve tescil kararı verilmesi gerekirken, bu taşınmaza ait tüm tapu kaydının iptal edilmesi dahi doğru değildir. Ayrıca, dava kısmen kabul ve kısmen redle sonuçlandığına, davalı yan ilk oturumdan önce dava konusu 130 ada 13 ve 47 parseller dışında kalan öteki tüm parsellere ilişkin davayı kabul ettiğine göre yargılama giderlerinin 6100 sayılı HMK.nun 326. ve devam eden maddeler uyarınca belirlenmesi gerekirken, tüm yargılama giderlerinin ve avukatlık parasının davalı üzerinde bırakılması da doğru olmamıştır.
Davacılar vekili ile davalı tarafın temyiz itirazları açıklanan bu nedenlerle yerindedir. Kabulü ile hükmün HUMK.nun 428 ve 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 162,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılar ile davalıya ayrı ayrı iadesine 24.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.