
Esas No: 2016/2189
Karar No: 2021/770
Karar Tarihi: 02.03.2021
Danıştay 13. Daire 2016/2189 Esas 2021/770 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/2189
Karar No:2021/770
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
(… Kurumu)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Alkollü İçkiler Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait ...Şarap Fabrikası bünyesinde bulunan 27 adet 50 tonluk ve 4 adet 20 tonluk tankların hacimlerinin davalı idareye bildirilen hacimden daha fazla olduğu ve firma tarafından bu hususa 2012 yılında vakıf olunmasına rağmen Kuruma bildirimde bulunularak düzeltilmesi yoluna gidilmesi yerine durumun gizlendiğinin tespit edildiğinden bahisle, daha önce "yanlış veya yanıltıcı bilgi vermek" fiili nedeniyle 25/08/2010 tarih ve 5842 sayılı Kurul kararıyla verilen 286.160-TL idarî para cezası tekerrüre esas alınarak bunun iki katı olan 572.320-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; ceza yaptırımı kararları verilmeden önce suçun tüm maddi ve manevi unsurlarının hiçbir tereddüde yer vermeyecek şekilde ortaya konulması ve faile fiilinin karşılığı olan cezanın bundan sonra verilmesi gerektiği, idarî para cezalarının dayanağını çoğunlukla fiilin işlendiği yerde düzenlenen bir "Tespit Tutanağı"nın oluşturduğu, tespitin ve mevzuata aykırı uygulamanın salt kişi beyanına dayandırılmaması ve tutanakta yer verilen beyanları teyit edecek gerekli tespit, inceleme ve araştırmanın yapılması ve bu suretle mevzuata aykırılığın somut bilgi ve belgelerle ortaya konulmuş olmasının zorunlu olduğu,
Uyuşmazlıkta davalı idarece, davacı şirkete ait iş yerinde yapılan inceleme sırasında düzenlenen ...tarihli "Tespit ve Görüşme Tutanağı"ndaki şirket yetkililerinin beyanları esas alınarak, davacı şirketin 50 ve 20 tonluk stok tanklarının kapasitelerinin göründüğünden ve üzerlerinde yazılı olandan daha fazla olduğu hususunu bilmesine rağmen yanlış veya yanıltıcı bilgi verdiği ve bu durumu gizlediğinden bahisle dava konusu idarî para cezası verilmiş ise de, davalı idarece, hangi stok tanklarında problem bulunduğu, bu tankların gerçek kapasitesinin ne olduğu ve bu konuda düzenlenmiş bir belgenin şirket kayıtlarında yer alıp almadığı konusunda bir inceleme, araştırma ve tanklarda ölçüm yapıldıktan sonra davacı şirkete idarî para cezası verilmesi şeklinde bir yaptırım uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken, salt şirket yetkililerinin beyanları esas alınarak idarî para cezası verilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, 23/01/2014 tarihli inceleme raporunun tanzim edildiği, davacının yanlış ve yanıltıcı bilgi verdiğinin Kuruma sunulan yazı ve tutanaklardan anlaşıldığı, tankların 50 ve 20 tondan daha fazla kapasiteye sahip olduğu bilgisi davacı şirkette bulunmasına rağmen Kuruma 50 ve 20 ton esas alınarak bilgi verildiği, davacının bu davranışının yanlış ve yanıltıcı bilgi verme fiilinin sübut bulması için tek başına yeterli olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, Kuruma hatalı bilgi vermemek adına TEKEL'den devralınan 2004 yılı öncesinde üretilmiş 50 ve 20 tonluk tanklardan bazılarının görünenin üzerinde kapasiteye sahip olabildiğinin Kurum tarafından yerinde inceleme yapılırken yetkililerle paylaşıldığı, söz konusu bilgi paylaşılmadan önce kalibrasyon işlemleri yapılarak anılan tankların gerçek hacminin ortaya konulmasını sağlamak üzere bu alanda çalışan firmalarla bağlantı kurulduğu, Kuruma verilen stok bilgilerinin yanlış veya yanıltıcı olduğuna yönelik somut bir tespit bulunmadığı, söz konusu tankların gerçek hacminin görünürdekinden daha fazla olduğunun ancak buna ilişkin araştırma ve tespitlerle ortaya konulabileceği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 02/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.