15. Hukuk Dairesi 2016/5354 E. , 2018/2185 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic.Mah.Sıf.)
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, eksik ödenen tasfiye kesin hakediş alacağının ve ödenen kısmının geç ödenmesi sebebiyle faiz alacağının tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece inşaat, makina ve elektrik mühendisi bilirkişiler marifetiyle mahallinde yapılan keşif sonrasında makina mühendisi bilirkişi verdiği rapor ve ek raporunda mekanik imalatlardan davacı alacağının 214.071,09 TL, elektrik mühendisi bilirkişi elektrik işlerinde davacı alacağının 33.645,50 TL olduğunu, inşaat mühendisi bilirkişiler raporlarında davacının inşaat işinden alacağının 222.984,95 TL hesaplandığını bildirmişler, itiraz üzerine talimat yoluyla inşaat, elektrik, makina mühendisleri ve hukukçudan oluşan bilirki kurulu 25.02.2015 tarihli raporlarında 13.08.2010 tarihli teknik rapor ile çıkarılan kesin hesabın daha gerçekçi, güncel ve somut verilere dayandığından bu kesin hesapların esas alınması gerektiğini bildirmişler, mahkemece 2. bilirkişi kurulu raporuna itiraz edilmesine rağmen ek rapor alınmaksızın ve yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasızın 13.08.2010 tarihli teknik rapor ve kesin hesaba dayanılarak dava reddedilmiştir.
Keşfe bağlı olarak ayrı ayrı rapor düzenlenleyen teknik bilirkişiler ile talimat yoluyla dosya üzerinde inceleme yaparak rapor düzenleyen bilirkişi kurulu raporunda birbirinden tamamen farklı sonuçlara ulaşıldığı, davacı tarafça itiraz edilmesine rağmen ek rapor alınarak ya da 3. bir bilirkişi ya da kuruldan rapor alınmaksızın sonuca gidilmesi usule aykırı olduğu gibi mahkemenin ikinci bilirkişi kurulu raporuna itibar gerekçesi dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna göre yeterli değildir.
Bu durumda mahkemece HMK"nın 281/3. maddesi uyarınca gerçeğin ortaya çıkması için öncekiler dışında yeniden oluşturulacak konusunda uzman teknik bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif ve ölçümler de yaptırılmak suretiyle sözleşme ve ekleri, ataşman
ve yeşil defterler ve dosya kapsamına göre davacının sözleşme dışı %30 fazlası veya %30"u da aşan oranda fazla iş ve imalât yapıp yapmadığı, yapmışsa bunların nelerden ibaret olduğu ve miktarları ile gerçekleştirmiş ise sözleşme kapsamı ve %30 fazlasının sözleşme fiyatlarıyla %30"u aşan iş ve imalâtların fazla işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 410 ve devamı maddeleri uyarınca yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleri ile bedeli hesaplattırılıp, bundan yapılan ödemeler de düşüldükten sonra davacının kalan alacağı ile miktarı ve isteyebilecek ise faiz alacağı konusunda gerekçeli, denetime elverişli ve önceki raporlar arasındaki farklılığı giderecek nitelikte rapor alınıp değerlendirilmek suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile davanın reddi doğru olmamıştır.
Dava, dava değerine göre maktu başvurma harcı ile peşin nispi harç ödenerek açılmış olduğundan, davanın reddi halinde alınması gerekli maktu ret harcı mahsup edildikten sonra fazla alınan harcın karar kesinleştikten sonra talebi halinde harcı yatıran davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken, eksik maktu harç yatırılmış gibi davacının 9,30 TL harçla sorumlu tutulması da usul ve yasaya aykırı olmuştur.
2-Davalı Sağlık Bakanlığı"nı temsilen hazine vekili yargılamada hazır bulunduğundan vekille temsil olunan davalı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"ne göre nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği halde bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş olması da kabul şekli itibariyle yanlış olmuştur.
Belirtilen sebeplerle kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1. bent uyarınca davacı, 2. bende göre davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 28.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.