3. Hukuk Dairesi 2013/9507 E. , 2013/12529 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen nafakanın azaltılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesi ile; boşanma davasında müşterek çocuk lehine takdir edilen 250 TL iştirak nafakasının, davalı kadının 01.05.2010 tarihinden bu yana çalışmaya başladığını ve asgari ücretin üstünde gelir elde ettiğini iddia ederek 150 TL"ye indirilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin 01.05.2010 tarihinden bu yana çalışmaya başladığını fakat asgari ücretten çok az geliri olduğunu, ailesinin yardımına muhtaç olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, mahkemenin hükme esas aldığı gerekçesine bakıldığında; ""...anneye ödemesi gereken yoksulluk nafakasından annenin yoksulluktan kurtulması nedeniyle kurtulduğu gözönüne alınarak kendisinin ekonomik durumunun daha iyi olacağı bir gerçektir."" denildiği görülmektedir.
TMK.nun 182. maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.
TMK.nun 330. maddesindeki düzenleme, nafaka miktarının çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçlerine göre belirlenir şeklindedir.
TMK"nun 331.maddesi uyarınca da; durumun değişmesi halinde hakim nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırabilir.
Mahkemece; yukarıda anılan kanun hükümleri değerlendirilerek, davacı tarafından indirim talep edilen iştirak nafakasına hükmedilmesinin üzerinden 4 yıl geçtiği, geçen 4 yıllık süre sonunda müşterek çocuğun yaşının büyümesi ile okul ihtiyaçlarının artacağı, sırf annenin maaş almaya başlamış olmasının babanın ödemiş olduğu nafakanın azaltılmasına yasal bir dayanak olamayacağı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, gerekçede annenin çalışmaya başlamış olmasının onu yoksulluktan kurtaracağından bahsedilmiş olması doğru görülmemiş ancak bu husus sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 11.09.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.