Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/6
Karar No: 2020/3618
Karar Tarihi: 01.07.2020

Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2020/6 Esas 2020/3618 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi         2020/6 E.  ,  2020/3618 K.

    "İçtihat Metni"


    Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/07/2018 tarihli, 2018/224 esas ve 2018/412 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 07/10/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
    İncelenen dosyadan;
    1- Beyoğlu 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/10/2010 tarihli ve 2010/624 esas, 2010/166 sayılı kararı ile “Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan sanık ... hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 62. maddesi gereğince 10 ay hapis cezası ile birlikte 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği,
    2- Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında, sanığın 14/03/2012 tarih veli görüşmesine katılmayarak yükümlülüğünü ihlal ettiği ve uyarıldığı, uyarılmasından sonra Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin 21/11/2013 tarihli yazısı ile; tetkiklerinin sonucunda tedaviye uyumsuz olduğunun bildirildiği, Beyoğlu Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce dosyanın kapatılarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 03/01/2014 tarihli yazısı ile mahkemeye bildirimde bulunulduğu,
    3- İstanbul 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/03/2014 tarihli, 2014/69 esas ve 2014/393 sayılı kararıyla; “10 ay hapis cezasının aynen infazına” karar verildiği, sanığın bu kararı temyizi üzerine Dairemizin 10/09/2015 tarihli, 2015/3065 esas ve 2015/3492 karar sayılı ilamıyla infaza ilişkin kararın itiraza tabi olması nedeniyle incelenmeksizin iadesine karar verildiği, itirazı inceleyen mercii İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/11/2015 tarihli ve 2015/655 değişik iş sayılı kararı ile; “kapatılan 11. SCM.nin 19/03/2014, 2014/69 esas ve 2014/393 sayılı kararının kaldırılmasına” karar verildiği,
    4- İstanbul 67. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/11/2015 tarihli, 2014/1282 esas ve 2014/470 sayılı ek kararı ile; denetim süresi sona eren sanık hakkındaki cezanın ortadan kaldırılarak kamu davasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/5.maddesi gereğince düşürülmesine karar verildiği,
    5- İstanbul 67. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/11/2015 tarihli, 2014/1282 esas ve 2014/470 sayılı ek kararına karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulması üzerine, Dairemizin 17/01/2018 tarihli, 2017/1552 esas ve 2018/317 karar sayılı ilamı ile anılan ek kararın kanun yararına bozulmasına karar verildiği,
    6- İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 11/07/2018 tarihli ve 2018/224 esas, 2018/412 sayılı kararı ile, ısrar şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle “sanık hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin kaldığı yerden devam etmesine, dosyanın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine” karar verildiği, kararın 01/10/2018 tarihinde kanun yoluna gidilmeden kesinleştiği,
    anlaşılmıştır.
    B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
    Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
    “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurmak suçundan sanık ... hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmolunmasına dair Beyoğlu 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/10/2010 tarihli ve 2010/624 esas, 2010/166 sayılı kararının infazı sırasında, denetimli serbestlik tedbirine uymadığı gerekçesiyle sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/03/2014 tarihli ve 2014/69 esas, 2014/393 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulüne, anılan kararın kaldırılmasına dair İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/11/2015 tarihli ve 2015/655 değişik iş sayılı kararı üzerine, 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile yeniden düzenlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesinin sanığın lehine olması sebebiyle, sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesine dair İstanbul 67. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/11/2015 tarihli ve 2014/1282 esas, 2014/470 sayılı ek kararının Yargıtay 20. Ceza Dairesinin 17/01/2018 tarihli ve 2017/1552 esas, 2018/317 karar sayılı ilâmı ile kanun yararına bozulması sonrası yeniden yapılan yargılama sonucunda, ısrar şartı gerçekleşmediğinden sanık hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin kaldığı yerden devamına ilişkin İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/07/2018 tarihli ve 2018/224 esas, 2018/412 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    1- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309/4-a. maddesinde, “223 üncü maddede tanımlanan ve davanın esasını çözmeyen bir karara ilişkin ise, kararı veren hâkim veya mahkeme, gerekli inceleme ve araştırma sonucunda yeniden karar verir.” şeklindeki düzenleme karşısında; Mahkemece denetim dosya aslı getirtilerek ısrar koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin yeterli araştırma yapılmadan bozma gereklerine aykırı olarak şekilde yazılı şekilde karar verilmesinde,
    2- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8. maddesinde, "…soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir." şeklinde düzenleme ve hüküm çeşitlerinin anılan Kanun’da tahdidi olarak sayılması karşısında; 5271 sayılı Kanun"un 223/1. maddesinde tahdidi olarak sayılan hüküm çeşitlerinden birisiyle hüküm kurulması gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesinde,
    İsabet görülmemiştir.” denilerek İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/07/2018 tarihli ve 2018/224 esas, 2018/412 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
    C-) Konunun Değerlendirilmesi:
    İncelenen dosya içeriğine göre;
    Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında Beyoğlu 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/10/2010 tarihli ve 2010/624 esas, 2010/166 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmolunduğu, Beyoğlu 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 27/10/2010 tarihli ve 2010/624 esas, 2010/166 sayılı kararının infazı sırasında, denetimli serbestlik tedbirine uymadığı gerekçesiyle İstanbul 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/03/2014 tarihli ve 2014/69 esas, 2014/393 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, İstanbul 11. Sulh Ceza Mahkemesinin 19/03/2014 tarihli ve 2014/69 esas, 2014/393 sayılı kararına karşı yapılan itirazı inceleyen mercii İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/11/2015 tarihli ve 2015/655 değişik iş sayılı kararı ile itirazın kabulüne, anılan kararın kaldırılmasına karar verilmesi üzerine İstanbul 67. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/11/2015 tarihli ve 2014/1282 esas, 2014/470 sayılı ek kararı ile; 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile yeniden düzenlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesinin sanığın lehine olması sebebiyle, sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesine karar verildiği, ek kararının Dairemizin 17/01/2018 tarihli ve 2017/1552 esas, 2018/317 karar sayılı ilâmı ile kanun yararına bozulduğu, bozma sonrası yeniden yapılan yargılama sonucunda, İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/07/2018 tarihli ve 2018/224 esas, 2018/412 sayılı kararı ile ısrar şartının gerçekleşmediği gerekeçsiyle “sanık hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin kaldığı yerden devamına” karar verildiği anlaşılmaktadır.
    1- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309/4-a. maddesinde, "Bozma nedenleri; 223 üncü maddede tanımlanan ve davanın esasını çözmeyen bir karara ilişkin ise, kararı veren hâkim veya mahkeme, gerekli inceleme ve araştırma sonucunda yeniden karar verir.” şeklindeki düzenleme karşısında; Mahkemece denetim dosya aslı getirtilerek ısrar koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin yeterli araştırma yapılmadan bozma gereklerine aykırı olarak şekilde yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Sanığın dava konusu olan bu suçu daha önce işlediği başka bir kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği Cumhuriyet Başsavcılıklarından/ UYAP kayıtlarından/ Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüklerinden araştırılmadan, işlemiş ise TCK"nın 191. maddesinde 6545 sayılı Kanun ile yapılan değişliklerin değerlendirmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması,
    3- 5721 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/1. maddesindeki; “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında yer alan, "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklindeki düzenlemeler ile hüküm çeşitlerinin tahdidi olarak sayılması karşısında; 5271 sayılı Kanun"un 223/1. maddesinde tahdidi olarak sayılan hüküm çeşitlerinden birisiyle hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
    D-) Karar:
    Açıklanan nedenlerle, kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; İstanbul 47. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/07/2018 tarihli ve 2018/224 esas, 2018/412 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
    01/07/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi