17. Hukuk Dairesi 2013/16671 E. , 2015/5204 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 31.03.2015 Salı günü davacı ... vekili Av. .. geldi. Davalı taraftan gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, asıl davada müvekkili tarafından işletilen otelin davalı sigorta şirketi nezdinde Otel Paket Sigorta Poliçesi ile yangın rizikosuna karşı sigortalandığını, 02.05.2010 tarihinde meydana gelen yangında binanın ve eşyaların hasara uğradığını, davalının ödemesi gereken tazminatı ödememesi nedeni ile aleyhine yapılan takibe karşı da itiraz ettiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla takibe karşı yapılan itirazın 20.000,00.-TL"lik bölümünün iptali ile takibin devamını talep etmiş, birleştirilen davada ise aynı nedene dayalı olarak 680.000,00.-TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı, sigorta teminat bedelini talep hakkının sigortalıda olduğunu, tazminatın sigortalı olan ... Belediye Başkanlığı"na ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın açıldığı tarih ve taraflar arasındaki sigorta sözleşmesinin kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK"nın 1263. maddesinde sigorta sözleşmesinin tanımının “Sigorta bir akittir ki bununla sigortacı bir prim karşılığında diğer bir kimsenin para ile ölçülebilir bir menfaatini halele uğratan bir tehlikenin, bir rizikonun meydana gelmesi halinde tazminat vermeyi yahut birkaç kimsenin hayat müddetleri sebebiyle veya hayatlarında meydana gelen belli bir takım hadiseler dolayısıyla bir para ödemeyi veya sair edalarda bulunmayı üzerine alır” şeklinde yapıldığını, aynı kanunun 1269. maddesinde hangi menfaatlerin kimler tarafından kendi adlarına sigorta ettirilebileceği, 1270. maddede bir kimsenin nam ve hesabına yapılan sigortalara ilişkin hükümler konulmuş, 1264. maddesinde ise 1269. madde hükmünün emredici nitelikte olduğu, aksine yapılacak sözleşmelerin batıl olacağının açıklandığı, sigorta ettiren kişinin aynı zamanda sigortalı olmadığı durumlarda yani başkası yararına sigorta yaptırıldığında para ile ölçülebilir menfaat sigorta ettirene değil, sözleşmenin hesabına yapıldığı kişiye ait olacağı, davacı şirketin, poliçede sigorta ettiren sıfatının yanısıra sigortalı sıfatını kendi üzerine almadığı, poliçede davacı sigorta ettiren olduğundan sigorta sözleşmesinden doğan borç ve yükümlülüklerden sorumlu olduğu, buna karşılık dava dışı sigortalı ... Belediye Başkanlığı"nın sigorta sözleşmesinden doğan haklardan yararlanan durumunda olup sigorta sözleşmesi uyarınca tazminat talep etme hakkının sigortalı dava dışı ... Belediye Başkanlığı"nda olduğu, sigortalı Belediye"ye davaya konu sigorta poliçesi teminatından tazminat makbuzu ve temliknameye kayden tazminat ödemesi yapıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı .... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, ve aşağıda dökümü yazılı 3,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 31/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.