
Esas No: 2013/4179
Karar No: 2013/6068
Karar Tarihi: 18.04.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/4179 Esas 2013/6068 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.10.2008 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11.07.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, paydaşlığın giderilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.
Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
Yukarıda yapılan açıklamaların ışığı altında somut olaya gelince; dava konusu edilen ve satış suretiyle paydaşlığın giderilmesine karar verilen 617 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki mağazanın üzerindeki iki adet kargir evin ..."a ait olduğu konusunda tapuda şerh bulunduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmazın satışı sonucunda elde edilecek bedelin yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde oran kurularak satış bedelinin bu oranlara göre taraflara ödenmesine karar verilmesi gerekirken bu husus üzerinde durulmadan satış bedelinin tapu kaydındaki hisselere göre paylaştırılmasına şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ..."ın temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 18.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.