Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/18013
Karar No: 2015/5476
Karar Tarihi: 07.04.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/18013 Esas 2015/5476 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2013/18013 E.  ,  2015/5476 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün davalı .. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, murisin içinde bulunduğu dava dışı ,aresindeki davalıtarafından sigortalanan otomobil ile dava dışı idaresindeki davalı .arafından sigortalanan kamyonun çarpışması sonucunda meydana gelen kazada, otomobil sürücüsü .. ve aynı araçta yolcu olarak bulunan davacıların murisi ,,"in vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı eş .. için 1.000,00 TL, çocukları .. ve .için ayrı ayrı 500,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze gideri olarak 500,00 TL den toplam 2.500,00 TL tazminatın davalı davalılardan müşetereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında tazminat talebini davacı eş ..a için 114.025,48 TL, .. için 21.854.90 Tl ve Miran için 19.236.50 Tl ve cenaze giderini 2.750,00 TL olarak ıslah etmiş, ancak ıslah harcını yatırmamıştır.
    Davalı .vekili, davacıların 10.12.2012 tarihli başvurusu üzerine alınan eksper raporuna göre davacıların vekilin hesabına 18.01.2013 tarihinde davacı eş Suna için 28.664.02 TL, . için 9.062.71 TL ve davacı Miran için 7.750.05 TL den toplam 45.257,00 TL ödeme yaptıklarını, sorumluluklarının kalmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur


    Davalı .. vekili, davacı tarafın dava açmadan önce kendilerine başvurduğunu ancak tazminat hesabı için gerekli evraklar tamamlanmadan iş bu davanın açıldığını, olayda hatır taşımasının söz konusu olduğunu, sigortalı araç sürücüsüne kaza tespit tutanağında atfedilen kusuru kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın ıslah edilen hali ile kabulü ile davacı Eş Suna için 114.025,48 TL, . için 21.854.90 Tl ve Miran için 19.236.50 Tl ve cenaze gideri olarak 2.750,00 TL den toplam 157.886,88 TL nin davalı..yönünden 21.12.2012 tarihinden itibaren, davalı .yönünden 17.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Anadolu . vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze masrafı istemine ilişkindir.
    1)Dosya kapsamına göre, davacılar vekili tarafından ıslah dilekçesi verildiği ancak ıslah harcının yatırılmadığı görülmüştür. Mahkemece ortada usulüne uygun ıslah edilen bir dava olmamasına rağmen, sanki usulüne uygun şekilde harcı yatırılarak ıslah edilmiş bir dava varmış gibi ıslah edildiği belirtilen miktarlar üzerinden davanın yazılı şekilde kabul edilmesi doğru görülmemiştir.
    2)TC Anayasası"nın 36/1 maddesinde "Herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir" hükmü düzenlenmiştir. Yine HUMK.nun 73. maddesi (HMK"nın 27. maddesi) uyarınca "kanunun gösterdiği istisnalar haricinde hakim her iki tarafı istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikce hükmünü veremez". Bir davanın görülmesi için taraf teşkilinin sağlanması esas olup, hakimin bu hususu re"sen gözetmesi gerekir. Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırabilmesi, öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmesi ile mümkündür. Kişinin hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilmesi, usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir.

    Somut olayda, davalı .."ye bilirkişi raporu tebliğ edilmemiştir.Islah dilekçesi ise davalı ..ye 28.05.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, tebligat evrakı üzerinde adı geçen davalıya tebliğden itibaren iki hafta itiraz süresi verildiği belirtilmiş olmasına rağmen, bu süre dolmadan, 04.06.2013 tarihinde karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda mahkemece, bilirkişi raporu ve harcı yatırılarak usulüne uygun şekilde verilmiş ıslah dilekçesinin davalı....ye yine usule uygun şekilde tebliğ edilmesi ve itiraz süreleri beklenerek adı geçen davalı sigorta şirketinin itiraz hakkını kullanması sağlanmak suretiyle savunma ve delillerinin toplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde davalı .."nin itiraz ve savunma hakkı kısıtlanarak yargılamaya devam edilmek suretiyle hüküm kurulması doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
    3-Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığından, bu gibi taşımalarda BK.nun 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Somut olayda, davalı.. şirketi tarafından davcıların desteğinin hatır için taşındığı ileri sürülmesine rağmen mahkemece, müteveffanın araçta hatır için taşınıp taşınmadığı hususunda hiçbir araştırma yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davacıların murisinin hatır için taşınıp taşınmadığı araştırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken bu konuda hiçbir araştırma yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.
    4-Mahkemece her ne kadar davacıların murisinin kaza yapan otomobilde yolcu olarak bulunduğu gerekçesiyle kusurunun bulunmadığı kabul edilerek kusur konusunda ayrıca araştırma yapılıp rapor alınmaksızın hüküm kurulmuş ise de karşı taraf sürücüsünün kusursuz bulunabileceği hususu göz ardı edilerek yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    5-Dosya içeriğinden davacılara desteğin ölümü nedeniyle .. tarafından aylık bağlanıp bağlanmadığı da araştırılmaksızın karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, desteğin ölümü nedeniyle davacılara SGK tarafından aylık bağlanıp bağlanmadığı, bağlandı ise bağlanan aylıkların rücuya tabi olup olmadığı araştırılarak rücuya tabi olduğunun belirlenmesi halinde peşin sermaye değerinin belirlenen

    tazminattan mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle daval.. vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı .."ne geri verilmesine 07.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi