17. Hukuk Dairesi 2014/9840 E. , 2015/5505 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar ... ve ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 04.02.2015 Salı günü davalılar ... ve ... vekili Av. ... geldi. Davacı ve diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar vekili dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle iade edilen dosya ikmal edildikten sonra tekrar gelmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili; davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı oldukları aracın neden olduğu tek taraflı kazada araçta yolcu olan müvekkilinin yaralandığını, yüzünde sabit iz kaldığını, 1.5 yıl geçmesine rağmen tedavisinin devam ettiğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, iş gücü kaybı tazminatı ve tedavi gideri için 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın; birleşen davada ise, asıl davada alınan bilirkişi raporunda belirlenen tazminattan, 15.799 TL SGK ödemesinin ve ilk davadaki talebin mahsubu ile bakiye 342.090 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili, müvekkilinin sigortalının kusuru ve poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olduğunu öne sürerek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı Hüseyin ve Ercan vekili; kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin kusurunun kesinleşmediğini, tazminat istemlerinin fahiş olduğunu ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; bilirkişi raporu benimsenerek, maddi tazminat davasının kabulüne, asıl davada; 50.000 TL, birleşen davada; 342.090 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden poliçe limitiyle sınırlı olarak ve dava tarihinden, diğer davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline; asıl davada manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile, 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı .. ve .."dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı .. ve ..vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı .. ve .. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası sonucu yaralanmadan kaynaklanan geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Çalışma hayatının aktif çalışma dönemi ve emeklilik dönemi olan pasif devre olarak ayrılması ve özel yasalarında çalışma süreleri ayrık olarak belirtilmemiş (asker, polis vb. gibi) kişiler yönünden 60 yaşın aktif çalışma devresi, bakiye yaşam süresi varsa bu sürenin de pasif çalışma dönemini oluşturduğu Dairemiz ve Yargıtay"ın yerleşik uygulaması ile benimsenmiştir.
Somut olayda davacının .. İşletmesinde çalıştığı anlaşılmaktadır. Davalı vekili tarafından, yer altı işçisi olan davacının emeklilik yaşının 50 olduğu, 50 yaş bitimine kadarki dönem için yeraltındaki koşullar nazara alınarak yapılan ücretlerle, 50 ile 60 yaşları arasında yer üstünde tüm yıl asgari ücretle çalışıp gelir elde edeceği, 60 yaştan sonra bakiye ömrüne kadar (pasif dönemde) asgari ücret esas alınarak hesaplama yapılması gerektiği savunulmuş, mahkemece emeklilik yaşı konusunda herhangi bir araştırma yapılmaksızın karar verilmiştir.
.
Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. O halde mahkemece, davalının savunması üzerinde durulup, emeklilik yaşının ilgili kurum ve kuruluşlardan araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-Davacının olay tarihinde net aylık maaşı 1.365,73 TL, yıllık ikramiye tutarı 6.324,41 TL olarak kurumca bildirilmiş,
Bilirkişice davacının aylık net gelirinin 1.892,76 TL olduğu ve asgari ücretin 5.4 katı bulunduğu kabul edilerek hesaplama yapılmıştır.
Davacının olaydan önce yer altında çalışmakta iken olaydan sonra yer üstünde çalışmaya devam ettiği anlaşılmaktadır.
Bu halde tazminatın, davacının yer üstünde çalışmasından alınan yıllık ikramiye ile kaza geçirmemiş olsaydı yer altında çalışmasından alınan yıllık ikramiye farkı ve yer altındaki aylık net maaşı toplamı üzerinden hesaplanması gerekirken yazılı şekilde yapılan hesaplamaya itibar edilerek hüküm kurulması doğru değildir.
4-Davacı olay tarihinde Sosyal Sigortalar Kurumuna tabi olup tüm sağlık giderleri kurumunca karşılandığından, mahkemece hükmolunan 4 adet fatura karşılığı 4.932,92 TL"nin kurumca karşılanıp karşılanmadığı araştırılmadan tedavi giderlerine de hükmolunması isabetli bulunmamıştır.
5-Bozma nedenine göre davalılar vekilinin birleşen davada vekalet ücretine yönelik temyiz itirazının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı .. ve .. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı.. ve .. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar ... ve ..."a verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ..."na geri verilmesine, 7.4.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.