
Esas No: 2020/1034
Karar No: 2021/2379
Karar Tarihi: 23.09.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1034 Esas 2021/2379 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2020/1034
KARAR NO: 2021/2379
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/10/2019
NUMARASI: 2018/298 E - 2019/1046 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 23/09/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacı tarafça kesilmiş olan elektriğinin davacının izni olmadan mevzuata aykırı olarak davalı tarafça kullanılması üzerine davalı hakkında kaçak tutanağı tanzm edilerek kaçak tahakkuku yapıldığını,bu bedelin tahsili yönünden İstanbul Anadolu ...İcra Müdürlüğü'nün ... sayılı dosyası ile yapılan takibe haksız itiraz ettiğni, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'ne uygun olarak kesilen enerjinin, davalı tarafından izin alınmaksızın açılmasının ilgili yönetmeliğin 26/1 -c maddesine aykırılık teşkil ettiğini beyanla , itirazın iptali ile davalının asıl alacağın % 20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı usulüne uygun tebligata rağmen davayı takip etmemiş, cevap dilekçesi sunmamıştır. İstanbul Anadolu ...İcra Müdürlüğünün ... sayılı takip dosyasında , davacı tarafça davalı hakkında toplam 52.290,28 TLnın tahsiline ilişkin yapılan ilamsız takibin itiraz üzerine durdurulduğu görülmüştür. Mahkeme, davalının ... marka mühürsüz sayaçtan perakende satış sözleşmesi olmaksızın elektrik enerjisi kullandığı hususunun 26/12/2016 tarihli tutanak ile tespit edildiği, tutanağın davalı ve/veya temsilcisi tarafından imzalanmadığı, davacı şirketin, davalının perakende satış sözleşmesi olmaksızın enerji tükettiğini tespit etmesi üzerine kaçak elektrik kullandığının anlaşıldığı, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 26. Maddesine göre, sözleşme yapmadan ve kayıtsız sayaçtan elektrik tüketilmesi, kaçak elektrik kullanımı olarak kabul edildiğinden dava konusu olayın kaçak elektrik tüketimi sayıldığı, davacının, kayıtsız sayacın tüketimleri doğru kaydettiğini tespit ettiği ve hesaplamayı da sayacın kaydettiği tüketimleri esas alarak yaptığı, bu nedenle davalının kullandığı elektrik enerji miktarı, Elektrik Piyasasi Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 28. Madde; "Kaçak elektrik enerjisi miktarı, öncelikle tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerine göre yapılır " hükmü uyarınca sayacın kaydettiği tüketim miktarları esas alınarak hesaplandığı, zira olayda elektrik sayacına müdahale edilmediği ve sayacın tüketimleri doğru kaydettiği, sayacın kaydettiği değerlere itibar edilerek hesaplama yapıldığı, bilirkişi tarafından ek raporda yapılan bu hesaplamanın kanuna uygun olduğu, denetlenebilir ve gerekçeli olması nedeniyle hükme esas alındığı, sonuç olarak davacının kaçak elektrik kullandığının anlaşıldığı ve alınan ek rapor doğrultusunda 46.215,25 TL asıl alacak, 1.062,95 TL gecikme zammı, 191,33 TL KDV olmak üzere toplam 47.469,53 TL tutarında davacının takipte alacaklı olduğunun belirlendiği ve alacağın likit olmadığı gerekçesiyle; "Davanın kısmen kabulüne, davalının İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 46.215,25 TL asıl alacak, 1.062,95 TL gecikme zammı, 191,33 TL KDV olmak üzere toplam 47.469,53 TL üzerinden devamına, bakiye talebinin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16,80 oranında ve 6183 sayılı Kanun gereği değişen oranlarda faiz (gecikme zammı) ve iş bu gecikme faizi tutarına % 18 oranında KDV işletilmesine, alacak likit olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminat talebinin reddine" karar vermiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde;itirazları doorultusunda alınan ve hükme esas bilirkişi raporunun alacaklarının büyük kısmını karşıladığını ,ancak raporda hesaplamada düzeltilmesi gereken hususların bulunduğunu,hesaplama farkının tesisatta elektriğin kesildiği endeks bilgilerine ulaşılmamasından kaynaklandığını,tesisatta enerji arzının 02/06/2016 tarihinde yapılan okuma ile durdurulduğu ve tahliye faturası ile periyodik faturalandırmaya son verildiğini,02/06/2016 tarihindeki toplam 31.010,54 kwh ile 21/03/2017 tarihindeki 36.419,55 kwh arasındaki farkın 5409,01x15=81135,15kwh karşılık kaçak tüketim bedeli faturası düzenlendiğini,bu hesaplamanın usule ve mevzuata uygun olduğunu belirterek davanın tamamen kabulü için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Davada kesilen elektriğin izinsiz ve sözleşmesiz kullanılması nedeniyle kaçak tüketim bedelinin tahsiline dair yapılan takipte itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talep edilmiştir. Davacının kaçak kullanımı ilgili yönetmelik hükümlerine göre sabittir. Alınan ek raporda , davalının 28/07/2016 - 26/12/2016 tarihli zabıt varakalarıyla tespit edilen sayaç işaretleri dikkate alınarak yapılan hesaplamada,davacının toplam 46.215,25 TL asıl alacak, 1.062,95 TL işlemiş faiz alacağı bulunduğu belirlenmekle, ek bilirkişi raporu kapsamında davacı tarafça davalı hakkında elektriğin kesildiği ve kesilen elektiğin izinsiz açılması ile oluşan kaçak kullanım sebebiyle düzenlenen 2 adet tutanaklarındaki sayaç endekslerinin tutanak tarihleri baz alınarak 26/12/2016 da 36.419,554-28/07/2016 da 32.620,124 = 3.799,430x15=56.991,45 kwh olduğu,harcanan enerjinin 56.991,450 kwh olarak tespiti sorası enerji bedeli,cesa bedeli dağıtım,trt payı,enerji fonu,b vergisi,kdv olarak toplam alacağın 46.215,25 TL olarak hesaplandığı anlaşılmıştır. Ek raporda hesaplanan kaçak tahakkuk bedelinin müdahale edilmeyen sayaçtaki davacının da kabul ettiği kaydedilmiş verilere göre yönetmelik ve mevzuata uygun olduğu,davacının kendi yaptığı tahakkukunda tarihler arasındaki farkın iki tutanak tarihi dışında diğer tarihler baz alınarak yapılan hesaplamaya dayandığı anlaşıldığından,kesilen elektriğin izinsiz açılması suretiyle oluşan kaçak kullanım tüketim tutarının, elektriği kesme tutanağı ile kaçak kullanım tutanağı arasında ihtilafsız olarak doğru kaydettiği görülen sayaç endekslerine göre hesaplanması ve bu doğrultuda alınan ek rapora göre hüküm kurulmasında aykırılık görülmemiştir.Ayrıca alacak likit değildir. Bilirkişi ek raporu taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bulunduğundan,yeni bilirkişi raporu alınmasının da gerekmediği açıktır.Mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Davacıdan alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL'nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 23/09/2021
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.