
Esas No: 2016/1461
Karar No: 2021/1076
Karar Tarihi: 23.02.2021
Danıştay 8. Daire 2016/1461 Esas 2021/1076 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/1461
Karar No : 2021/1076
Temyiz İsteminde Bulunanlar : 1- (Davalı) … Bakanlığı
Vekili : Av. …
2- (Davalı Yanında Müdahil) …
Karşı Taraf (Davacı) : … Köyü Muhtarlığı
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, Muş Korkut İlçesi … Köyü hudutları dahilinde bulunan, müdahil ... uhdesindeki ... ruhsat numaralı I-b grubu (tras) maden işletme ruhsatının iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, davaya konu işletme ruhsat sahasının sınırları içinde I. Derece Arkeolojik Sit Alanının tespit ve tescil edildiği, bu alanlarda maden ocağı faaliyetlerinin yürütülmesinin kesinlikle yasak olduğu, I. Derece Arkeolojik Sit Alanı içerisinde yer alan höyükte toprağın sürülmesine dayanan tarımsal faaliyetler yürütülmesinin de mümkün bulunmadığı, ayrıca, ruhsat sahasının sınırları içerisinde, halihazırda tahsis amacı değişmemiş olan mera vasıflı parsellerin bulunduğu anlaşılmakla; davaya konu mevcut işletme ruhsat/izin sahasının sınırlarının, sit/koruma, mera ve maden mevzuatı bakımından hukuka uyarlık göstermediği sonucuna varılmakta olup, davaya konu işletme ruhsatı/izni işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığından, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
3213 sayılı Maden Kanununun "tanımlar" başlıklı 3. maddesinde işletme ruhsatı, işletme faaliyetlerinin yürütülebilmesi için verilen yetki belgesi olarak; işletme izni de, bir madenin işletmeye alınabilmesi için gerekli olan izin olarak tanımlanmıştır.
Aynı Kanunun 24. maddesinin birinci fıkrasında arama ruhsat süresi sonuna kadar tespit edilen madenin rezerv bilgilerini de içeren 17. maddeye göre hazırlanmış arama faaliyet raporu ile en az bir maden mühendisi tarafından hazırlanan faaliyet sonrası işletme alanının çevre ile uyumlu hale getirilmesini de içeren, işletme projesi ve talep harcının ödendiğine dair belge ile müracaatta bulunulması halinde işletme ruhsatı hakkının doğacağı, ancak I (b) ve II (a) bendi Grubu madenler için işletme ruhsatı talebinde işletme ruhsat teminatı ile harcının da yatırılması zorunlu olduğu, on birinci fıkrasında da, işletme ruhsatının düzenlendiği tarihte yürürlükte olan 11. fıkrasında; ''Bu Kanunun 7 nci maddesine göre gerekli izinlerin alınmasından itibaren işletme izni verilir. Bu iznin verildiği tarihten itibaren bir yıllık süre içinde ruhsat sahibi madeni işletmeye almak zorundadır. Bu sürede işletmeye alınmayan ruhsat sahalarında, çalışılmayan her yıl için, projede belirtilen üretim miktarının % 10'u üzerinden Devlet hakkı alınır. Ruhsat sahibince, işletme ruhsatı yürürlük tarihinden itibaren üç yıl içinde bu Kanunun 7 nci maddesine göre alınması gerekli olan çevresel etki değerlendirmesi kararı, mülkiyet izni, işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile Genel Müdürlüğün kayıtlarına işlenmiş alanlar ile ilgili diğer izinlerin alınarak Genel Müdürlüğe verilmesini müteakip işletme izni düzenlenir. Yükümlülükleri yerine getirilmeyen ruhsatların teminatı irad kaydedilerek ruhsat iptal edilir.'' düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu hali ile maden işletme ruhsatının, ilgilisine işletme faaliyetlerini yürütülebilmesi için gerekli izinleri alabilmesi için verilen bir yetki belgesi olduğu, ruhsat sahibince, işletme ruhsatı yürürlük tarihinden itibaren üç yıl içinde Kanunun 7 nci maddesine göre alınması gerekli olan çevresel etki değerlendirmesi kararı, mülkiyet izni, işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile Genel Müdürlüğün kayıtlarına işlenmiş alanlar ile ilgili diğer izinlerin alınarak Genel Müdürlüğe verilmesini müteakip işletme izninin düzenlenmesi gerektiği, başka bir deyişle çevresel etki değerlendirmesi kararının işletme ruhsatı düzenlendikten sonra alınması gereken izinler içerisinde bulunduğu, bu kapsamda işletme ruhsatının maden üretimi için tek başına yeterli olmadığı anlaşılmakta olup, işletme ruhsatının hangi hallerde iptal edileceği hususu ise Maden Kanununda ayrıca düzenlendiği görülmektedir.
4342 sayılı Mera Kanunu'nun "Tahsis Amacının Değiştirilmesi" başlıklı 14. maddesinde; "Tahsis amacı değiştirilmedikçe mera, yaylak ve kışlaktan bu Kanunda gösterilenden başka şekilde yararlanılamaz. Ancak, bu Kanuna veya daha önceki kanunlara göre mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilmiş olan veya kadimden beri bu amaçla kullanılan arazilerden; a) Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığının talebi üzerine, 3213 sayılı Maden Kanunu ve 6326 sayılı Petrol Kanunu hükümlerine göre, arama faaliyetleri sonunda rezervi belirlenen maden ve petrol faaliyeti için zaruri olan,..., ...Yerlerin, ilgili müdürlüğün talebi, komisyonun ve defterdarlığın uygun görüşü üzerine, valilikçe tahsis amacı değiştirilebilir ve söz konusu yerlerin tescilleri Hazine adına, vakıf meralarının tescilleri ise vakıf adına yaptırılır..." hükmüne yer verilmiştir.
3213 sayılı Maden Kanunu'nun "Madencilik faaliyetlerinde izinler" başlıklı 7. maddesinin 7. fıkrasında; "Madencilik faaliyeti yapılan alanların, izne tabi alan olmaları halinde, ilgili olduğu kanun hükümlerine göre gerekli izinlerin alınması zorunludur. Ancak, Genel Müdürlükçe işletme ruhsatı verildikten sonra, işletme ruhsat alanının diğer kanunlara göre izne tabi alan haline gelmesi durumunda ilgili kanunların öngördüğü yükümlülüklerin yerine getirilmesi suretiyle kazanılmış haklar korunarak faaliyet sürdürülür. Diğer kanunlara göre izne tabi alanlar, Genel Müdürlüğün görüşü alınarak belirlenir." hükmüne, 14. Fıkrasında ise; "Maden arama faaliyetleri, bu Kanunda sayılanlar dışında herhangi bir izne tâbi değildir. İşletme faaliyetleri ise, bu Kanuna göre Bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliğe göre yürütülür." hükmüne yer verilmiştir.
Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliği'nin "Mera alanlarında madencilik faaliyetleri" başlıklı 121. Maddesinde ise; "1) Maden arama ruhsat sahibi, mera, yaylak ve kışlakların bulunduğu alanlarda; sondaj, yarma, galeri gibi fiziki müdahale gerektiren maden arama faaliyetleri yapılmadan önce gerekli belgelerle il tarım müdürlüğüne bir dilekçe ile başvurur. Başvuru tarihinden itibaren otuz gün içinde il tarım müdürlüğü tarafından yapılan değerlendirme sonucu uyulması gereken esaslar belirlenerek mera tahsis amacı değiştirilmeden izin verilir. Bu faaliyetler sonrası maden arama ruhsat sahibi, faaliyette bulunduğu bölgeleri düzenleyerek en geç altı ay içinde çevre ile uyumlu hale getirir. Maden arama ruhsat sahibi faaliyetlerini, verdiği bilgi doğrultusunda yapmak zorundadır. (2) Arama faaliyetleri sonunda rezervi belirlenen madenlerin üretim ve üretime yönelik tüm faaliyetlerin yapılacağı alanların tahsis amacı; Bakanlığın, il tarım müdürlüğüne yapacağı bildirime müteakip, il mera komisyonunun ve Defterdarlığın/Vergi Dairesi Başkanlığının uygun görüşü üzerine, valilikçe değiştirilebilir ve söz konusu yerlerin hazine veya ait olduğu vakıf adına tescili yapılır. (3) Bakanlığın, il tarım müdürlüğüne mera tahsis amacının değiştirilmesi talebinde bulunabilmesi için maden ruhsat sahibinin Bakanlığa müracaatı gereklidir. Bakanlık söz konusu müracaatı, müracaat tarihinden itibaren en geç bir ay içinde sonuçlandırır. (4) Arama ruhsatı döneminde belirlenen rezervin 1/10'una kadar üretim yapılabilmesi için de mera tahsis amacının değiştirilmesi gerekir. (5) İşletme ruhsatı döneminde yapılacak arama faaliyetleri ile ilgili olarak arama ruhsatı dönemindeki işlemler yapılır. (6) Mera tahsis değişikliği yapılan alanlarda, Kanunun 7 nci maddesinin onüçüncü fıkrasında belirtilen hükümlere ve bu Yönetmelikte belirtilen alanlarla ilgili kısıtlamalara uyulması kaydıyla, madencilik faaliyetleri için her türlü üretim ve geçici tesis yapılmasına izin verilir. (7) İşletme ruhsatının, yürürlük tarihinden sonra mera alanı içine alınması halinde, ÇED kararı dahil gerekli izinlerin alınarak işletme izni düzenlenen ruhsat sahalarında, mevcut izinler çerçevesinde işletme faaliyetleri sürdürülür. (8) Mera alanlarında mera tahsis değişikliği yapılmasını müteakip, Genel Müdürlükçe arama dönemi üretim izni veya işletme izni düzenlenen ruhsat sahalarında, faaliyetlerin mera tahsis değişikliği yapılan alan dahilinde yürütülmesi zorunludur. (9) Arama dönemi üretim izni veya işletme izni düzenlenen ruhsat sahalarında, ruhsat sahibince mera tahsis değişikliği yapılmadan faaliyette bulunulduğunun tespit edilmesi halinde, ilgili kurum tarafından faaliyetin durdurulması için Genel Müdürlüğe bilgi verilir. Genel Müdürlükçe müktesep haklar korunarak faaliyet durdurulur. Genel Müdürlükçe verilen durdurma kararı yükümlülükler yerine getirilmedikçe kaldırılmaz. (10) Arama dönemi üretim izni veya işletme izni talep edildiğinde tapu kayıtlarında mera tescili yapılmamış alanlarda, mevcut tapu kayıtlarına göre işlem yapılır." düzenlemesine yer verilmiştir.
Yukarıda aktarılan mevzuat kapsamında, 3213 sayılı Maden Kanununun dava konusu işletme ruhsatının verildiği tarihte yürürlükte bulunan, 7. maddesinin onbirinci fıkrasında, bu maddenin beş yıl içinde üç kez ihlâli halinde; 10. maddesinin yedinci fıkrasında, madde hükümlerinin üç yıl içinde üç kez ihlâl edilmesi halinde; 13. maddesinin birinci fıkrasında, ruhsat bedelinin süre içinde yatırılmaması durumunda ve 24. maddesinin onbirinci fıkrasında, işletme ruhsatının yürürlük tarihinden itibaren üç yıl içerisinde Kanunun 7. maddesine göre alınması gerekli olan çevresel etki değerlendirmesi kararı, mülkiyet izni, işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile diğer izinlerin alınamaması durumunda ve onikinci fıkrasında da beş yıllık sürede mücbir sebepler ve beklenmeyen haller dışında üç yıldan fazla üretim yapılmayan hallerde ruhsatların iptal edileceği kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, Muş İli, Korkut İlçesi, … Köyü'nün mera vasıflı …, … nolu parsellerinin bir kısmını da kapsayan alanda, ... adlı işletmeciye, 16.12.2010-16.12.2020 tarihleri arasında, ... sayılı, I-b Grubu (tras) işletme ruhsatının verildiği, madencilik faaliyetinin yürütülebilmesi için, mera vasıflı parsellerin tahsis amacının değiştirilmesi için yapılan başvuru nedeniyle doğan ihtilaf sonucu, ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile, madencilik faaliyetinini yapılabilmesi için kaçınılmaz bir alan olan söz konusu parsellerde, mera vasfının değiştirilmesi ile önemli bir kaba yem açığı oluşmayacağı, madencilik faaliyetleri için alternatif bir alanın da bulunmadığı gerekçesiyle, tahsis amacının değiştirilmemesi yönünde tesis edilen işlemin iptaline karar verildiği, söz konusu kararın, Danıştay Sekizinci Dairesi'nin 14.05.2014 tarih ve E:2013/10839 ; K: 2014/3942 sayılı kararı ile, yerel mahkeme kararının dayandığı gerekçenin özel bir teknik bilgiyi gerektirdiği sonucuna varılarak, kararın, yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucu yeniden karar verilmek üzere bozulduğu, temyiz incelemesi devam ederken, Van Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun … tarih … 527 sayılı Kararı ile, Muş İli, Korkut İlçesi, … (…) Köyü, … pafta, … ve … sayılı parsellerde yer alan … (…) … I. Derece Sit Alanı olarak tesciline karar verildiği, karar ekinde yer alan koordinatlı sit paftasında, tescil edilen …'nün sınırlarının … ve … sayılı parseller üzerinde yer aldığı, I. Derece Arkeolojik Sit olarak tescil edilen alanda verilen ruhsatın hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İşletme izni düzenlenen ruhsat sahasının bir kısmının mera sahasına rastlaması durumunda ruhsat sahibince mera tahsis değişikliği yapılmadan maden sahasında faaliyette bulunamayacağı, faaliyette bulunulduğunun tespit edilmesi durumunda ise; ilgili kurum tarafından faaliyetin durdurulması amacıyla Genel Müdürlüğe bilgi verileceği, Genel Müdürlükçe müktesep haklar korunarak faaliyetlerin yükümlülükler yerine getirilinceye kadar durdurulacağı, başka bir deyişle işletme izni düzenlenen sahanın bir kısmının mera alanına isabet etmesi durumunda bunun yaptırımının işletme ruhsatının iptal edilmesi değil, gerekli izinler alınıncaya kadar faaliyetin durdurulması olduğu dolayısıyla işletme ruhsatının bir kısmının mera alanına isabet ettiği gerekçesiyle işletme ruhsatının iptali değil faaliyetin durdurulması gerektiği anlaşılmaktadır.
Keza sahanın Van Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun ... tarih ve ... sayılı kararı ile, Muş İli, Korkut İlçesi, ... (...) Köyü, … pafta, ... ve ... sayılı parsellerde yer alan ... (...) ...'nün I. Derece Sit Alanı olarak tesciline karar verildiği, karar ekinde yer alan koordinatlı sit paftasında, tescil edilen ... ...'nün sınırlarının ... ve ... sayılı parseller üzerinde yer aldığı görülmekle beraber, Maden Kanununun 7. maddesine göre, "(...)işletme ruhsatı verildikten sonra, işletme ruhsat alanının diğer kanunlara göre izne tabi alan haline gelmesi durumunda ilgili kanunların öngördüğü yükümlülüklerin yerine getirilmesi suretiyle kazanılmış haklar korunarak faaliyetler sürdürülür." hükmüne göre ilgili kurum ve kuruluşlardan izin alınması yoluna gidileceği, işletme ruhsatının doğrudan iptali yoluna başvurulamayacağı açıktır. Bu açıklamalar çerçevesinde Müdahil ...'nun Kültür ve Turizm Bakanlığı Van Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü'ne yaptığı başvuru üzerine, … tarih ve … sayılı yazıyla, maden ocağına ait işletme alanının ... (...) ...'nün kısmen sınırları içinde kaldığı, ancak ek koordinatlı haritada gösterilen ve malzeme alınacak uygun alan olarak belirtilen bölgenin sit alanı dışında kaldığı ve bu çalışmalarda Müdürlükçe sakınca bulunmadığına yönelik olurları bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacı uhdesinde bulunan dava konusu işletme ruhsatında hukuka aykırılık, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen mahkeme kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan, davalı idarece, ruhsat sahası ile ilgili olarak, ruhsat sınırlarının revize edilerek, madencilik faaliyeti yürütülecek sahanın sınırları ile ilgili yeniden işlem tesis edilebileceği de kuşkusuzdur.
Açıklanan nedenlerle; ... İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 23/02/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.