Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5057
Karar No: 2015/6221
Karar Tarihi: 30.04.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/5057 Esas 2015/6221 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/5057 E.  ,  2015/6221 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    : ...
    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, tefrik edilen dava dosyasında, davacıların müşterek çocuğunun sevk ve idaresindeki araç ile davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın çarpışması sonucu yaşanan trafik kazasında çocuğun yaralandığını ve tedavi giderlerinin oluştuğunu, kazanın davalı tarafın kusurundan ileri geldiğini belirterek açıklanan beyana göre her bir davalıdan 2.500,00 TL tedavi giderinin tahsiline karar verilmesini talep etmiş iken; ıslah dilekçesi ile talebini arttırmıştır.
    Dahili davalı ..vekili, davacıların kuruma başvurmaksızın doğrudan dava açmalarında hukuki yararın bulunmadığını, sigorta şirketinin 6111 sayılı yasanın 59. ve geçici 1.maddeleri uyarınca aktarılması gereken fonu aktarıp aktarmadığının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Diğer davalılar vekili, dava açıldığı tarihte oluşan bir tedavi giderinin bulunmadığını, tazminat ödenmesini gerektirecek yasal şartların oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, tefrik edilen dava dosyası yönünden kısa kararda 27.078,11 TL"nin davalılar ..., ... ve ..dan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak, davacılara verilmesine karar verilmiş, gerekçeli kararda ise kararın yazım esnasında farkedildiğinden ve 6100 sayılı HMK 304/1 maddesi uyarınca açık yazım hatası olarak değerlendirildiği gerekçesi hükmün düzeltildiği belirtilerek 20.308,64 TL"nin davalılar ..., ... ve.dan dava tarihinden itibaren işleye-
    cek yasal faizi ile birlikte alınarak, davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, dahili davalı.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece yukarıdaki gibi karar verilmiş olup, fiziki evrak olan kısa kararda miktarın üzerinin daktsillenmek sureti ile 20.308,64 TL olarak düzeltildiği, ancak uyap ekranındaki duruşma evrakında da miktarın 27.078,11 TL olarak yer aldığı da anlaşılmıştır.
    10.04.1992 gün 7/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı hakimin tefhim etmiş olduğu kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olmasını öngörmektedir. Kısa kararda hükmedilen bir yükümlülüğünün gerekçeli kararda hüküm altına alınmamış olmasının çelişki teşkil etmediğini söylemek mümkün değildir. Yargı erkinin görev ve yetkisi Anayasa ile yasaları amaçlarına uygun olarak yorumlayıp uygulamak keza İBK"nın bağlayıcılığını gözetmekten ibarettir. Kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişkiye cevaz verilmemesinin amacı, kamunun mahkemelere olan güveninin sarsılmamasına yöneliktir.
    Tefhim edilen hüküm başka gerekçeli karardaki hüküm başka ise bu durumun mahkemelere olan güveni sarsacağı tartışmasızdır. öyle ki İBK ile bu konuya çok büyük bir önem verilmiş, çelişkinin varlığı tespit edildiği takdirde başka bir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın kararın salt bu nedenle bozulması gerektiğine işaret edilmiştir.
    Diğer taraftan 1086 sayılı HUMK.’nun 381.-389.maddelerinde (6100 sayılı HMK m. 294 - 297), hükmün tefhimi, nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. HUMK’nun 388. maddesinde (HMK m. 297/II); hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu açıklanmıştır. Başka bir anlatımla, tesis edilen hüküm, infazı kabil ve uygulanabilir olmalıdır.
    Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekli-

    liği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
    Yargıtay"ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.
    Yukarıda anlatılan hukuki bilgiler ışığında hükmün, HMK"nin 294/3.maddesine aykırılık teşkil ettiğinden 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas-1992/4 Karar Sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli karar arasındaki çelişkinin giderildiği bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    Bozma neden ve şekline göre dahili davalı ..vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre bu aşamada dahili davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 30.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi