
Esas No: 2013/3755
Karar No: 2013/12834
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/3755 Esas 2013/12834 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının 5233 sayılı yasa kapsamında oluşan zararının tazmini işlemlerini takip etmek üzere avukatı olarak gerekli işlemleri yaptığını, ancak haksız olarak azledildiğini ve vekalet ücretinin yapılan takibe rağmen ödenmediğini ileri sürerek, itirazın iptali ile % 20 inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, ikametgahı mahkemesi Cizre Mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek yetkisizlik itirazında bulunmuştur.
Mahkemece, yetkili icra dairesinin davalının ikametgahı olan cizre olması nedeni ile takibin yetkisiz icra dairesinde yapıldığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
HMK.nun 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Ayrıca BK."nun 73. maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcu alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir. (Bkz. HGK. 5.11.2003, 2003/13-640-627 sayılı kararı)
Somut olayda, davalının ikametgahı Cizre olduğundan, genel yetki kuralı uyarınca Cizre mahkemeleri yetkilidir. Ne var ki, az yukarda açıklandığı üzere HMK.nun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalarda, sözleşmenin icra edileceği yer mahkemesinin de yetkili olacağına ilişkin özel bir yetki kuralı getirilmiştir. Davacının, vekalet sözleşmesine dayalı olarak Siirt Terör Zararları Komisyonuna müracaat ettiği anlaşıldığı gibi yine, davacı avukatın talebi vekalet sözleşmesinden kaynaklanan para alacağına ilişkin olup, BK. 73.maddesi gereğince de aksi kararlaştırılmadıkça borcun alacaklının ödeme zamanında ikamet ettiği yerde ödenmesi gerekir. Öyle olunca, alacaklının ikametgahı olan ve sözleşmenin ifa edileceği Siirt"te de icra takibi yapılıp, dava açılabilir. Bu nedenlerle takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı ve davanın yetkili mahkemede açıldığının kabulü ile işin esasına girilerek uyuşmazlığın çözülmesi gerekirken, yetkili icra dairesinde yapılan takip bulunmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 21.15 TL temyiz harcın istek halinde iadesine, 16,5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.