MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mala Zarar Verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Sanığın aşamalardaki savunmalarında atılı suçu kabul etmediği ve kendi adına kayıtlı ... plakalı aracı kendisinden başka kimsenin kullanmadığını beyan ettiği, sanığın temyiz dilekçesinde ise yetkilisi olduğu şirket çalışanlarınca kendi adına kayıtlı ... plakalı aracının kullanılmakta olduğunu beyan ettiği, tanık ...’nun ifadelerinde, müştekinin yol kenarına park ettiği aracının dikiz aynalarını ... plakalı araçtan inen bir şahsın kırdığını beyan ettiği, ancak tanığa teşhis işleminin yaptırılmadığı ve tanığın karardan sonra dosyaya sunduğu 27.05.2015 havale tarihli dilekçesi içeriğine göre oluşan şüphe nedeniyle, tanık ... ile sanığın aynı oturumda hazır edilerek, mümkün ise tanığa canlı teşhis yaptırılması, eğer bu mümkün değil ise sanığın teşhise elverişli fotoğraflarının çektirilerek tanığa gösterilip, olay günü ... plakalı araçtan inerek atılı suçu işleyen kişinin sanık olup olmadığının sorulması ve sonucuna göre dosya kapsamındaki deliller bir bütün halinde değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
2- Kabule göre de;
Suç tarihinde uzlaşma kapsamında olmayan TCK"nın 151/1. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçu nedeniyle uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı ve soruşturma aşamasında şikayetçiye yapılan uzlaşma teklifinin geçersiz olduğunun anlaşılması karşısında, hükümden sonra 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik CMK’nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, CMK’nın 253/3. fıkrasında yer alan “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar” ibaresi madde metninden çıkarılmakla TCK’nın 151. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, mala zarar verme suçundan uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 08/07/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.